Marginalism türkçesi Marginalism nedir

  • İktisat alanında kullanılır.
  • Marjinalizm.
  • Bir malın değerini emek değer kuramı yerine malların piyasadaki göreli kıtlık derecesine göre açıklayan ve dolayısıyla istem-sunum dengesince belirlenen fiyat ile değer arasında özdeşlik kuran iktisadi çözümleme yöntemi. iktisada marjinal maliyet, marjinal verimlilik ve marjinal fayda kavramlarını katarak mal ve faktör piyasalarında bireylerin fayda, firmaların kar ençoklaştırmasını hedefledikleri ileri sürerek iktisadi davranışları açıklayan düşünce akımı.

Marginalism ingilizcede ne demek, Marginalism nerede nasıl kullanılır?

Marginalisation : Ötekileştirme. Marjinalleşme.

Marginalise : Önem derecesini düşürmek. Ayırmak. Yalnız bırakmak. Tecrit etmek. Ötekileştirmek.

Marginalised : Önem derecesi düşürülmüş.

Marginalises : Ayırmak. Ötekileştirmek. Önem derecesini düşürmek. Yalnız bırakmak. Tecrit etmek.

Marginalising : Yalnız bırakmak. Önem derecesini düşürmek. Ötekileştirmek. Tecrit etmek. Ayırmak.

Marginalize : Tecrit etmek. Ötekileştirmek. Önem derecesini düşürmek. Yalnız bırakmak. Ayırmak.

Marginal area : İki ayrı ekin bölgesine bitişik olan ve her ikisinden de kesinlikle etkilenen bölgelere budunbilimde verilen ad. bk. geçiş bölgesi. Kıyı bölge. Marjinal alan. Uzak bölge.

 

Marginalia : Kenar notları. Haşiyeler. Haşiye. Dipnotlar. Çıkmalar.

Marginalization paradox : Marjinalleşme çatışkısı.

Marginalized likelihood : Marjinalleştirilmiş olabilirlik.

İngilizce Marginalism Türkçe anlamı, Marginalism eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Marginalism ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Ability to pay approach : Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı. Güç yaklaşımı.

A change in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçenin giderleri. Olağanüstü bütçe gideri.

A change in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

A change in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

 

Interact : Birbirini etkilemek. Karşılıklı etkilemek. Etkileşmek. Etkileşim içinde olmak. Reaksiyon göstermek. Perde arası.

A type mutual funds : Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı.

Position : Sav. Konum. Görüş. Duruş. Yer. Hal. Fikir. Durmak (bir yerde). Yerleştirmek. Bilgisayar, bilişim, fizik, kimya, jimnastik, voleybol, veterinerlik alanlarında kullanılır.

A shift in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.

Marginalism synonyms : spatial relation, ability to pay principle, a shift in supply, a pass through certificate, abolition of forced labour convention, marginalize, a shift in demand, abnormal budget, abnormal budget receipts, ability rent.

Marginalism zıt anlamlı kelimeler, Marginalism kelime anlamı

Centrality : Merkezde olma. Merkezi pozisyon. Ortada. Merkez odak. Merkeziyet.