Bu sayfada Like ne demek nedir like hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi like resimleri yazıları türkçesi ne demek like ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller like hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Like nedir English: "Did you like the movie?" -- "Yes, a lot!" Turkish: "Filmi beğendin mi?" -- "Evet, çok!" English: "Did you like his music?" - "No, did you?" Turkish: "Onun müziğini sevdin mi?" - "Hayır, sen sevdin mi?" ...
Like a bump on a log nedir : Hoşlanmak. Benzer. Bağ.gibi. Sevmek. Dilemek. Beğenmek. -in özelliği. -miş gibi. Rağbet etmek. Hoşuna gitmek. A : Amperin simgesi. İngiliz alfabesinin birinci harfi. La (müzik terimi). Bir. Herhangi bir. En iyi kaliteyi ...
Like a drowned rat nedir : Benzer. İstemek. Olası. Gibi. Rağbet etmek. Sevmek. Dilemek. Beğenmek. Aynı. Hoşuna gitmek. A : En yüksek not. İngiliz alfabesinin birinci harfi. La (müzik terimi). Miktar belirtir. Belirli bir tür veya nitelikteki. Ampe...
Like a lamb nedir English: Right now, Ali is sleeping like a lamb. Turkish: Ali şu anda kuzu gibi uyuyor. : Hoşlanmak. İstemek. Hazzetmek. Aynı. -in özelliği. Beğenmek. Dilemek. -miş gibi. Hoşuna gitmek. Benzer. A : Atom ağırlığı. Beli...
Like a ship without a rudder nedir : Benzer. Beğeni duymak. -miş gibi. -in özelliği. Gibi. Bağ.gibi. Hazzetmek. Dilemek. Sevmek. Aynı. A : İngiliz alfabesinin birinci harfi. Argonun simgesi. Miktar belirtir. (herhangi) bir. La (müzik terimi). En yüksek not....
Like a streak of lightning nedir : Hoşlanmak. Hoşuna gitmek. Sevmek. Beğeni duymak. -in özelliği. Sempati duymak. Benzeri. Gibi. Bağ.gibi. İlg.gibi. A : İngiliz alfabesinin birinci harfi. En yüksek not. Argonun simgesi. La (müzik terimi). Herhangi bir. Bi...
Like blazes nedir : Hoşlanmak. Aynı. Hazzetmek. Benzer. Benzeri. Sempati duymak. Rağbet etmek. Olası. İstemek. Gibi. Blazes : Cehennem. [#Like a bomb : Çok iyi. Bomba gibi. Like a bull at a gate : Kaba saba bir şekilde. Paldır küldür. a bum...
Like clockwork nedir English: Everything's running like clockwork. Turkish: Her şey saat gibi çalışıyor. English: The public transportation system runs like clockwork. Turkish: Toplu taşıma sistemi saat gibi çalışır. : Benzeri. Gibi....
Like death warmed up nedir : Dilemek. Beğenmek. Sevmek. Olası. Hoşuna gitmek. İlg.gibi. Hoşlanmak. Sempati duymak. Beğeni duymak. Hazzetmek. Death : Yıkım. Son. Helak. Vefat. Canlılarda yeniden başlamamak üzere bütün hayati olayların son bulması. mo...
Like a bomb nedir : Gibi. Bağ.gibi. İstemek. Beğeni duymak. Beğenmek. Olası. Sempati duymak. Hazzetmek. -in özelliği. Dilemek. A : Amperin simgesi. Miktar belirtir. Belirli bir tür veya nitelikteki. Atom ağırlığı. İngiliz alfabesinin birinc...
Like a bull at a gate nedir : Benzeri. Sempati duymak. Bağ.gibi. -in özelliği. Dilemek. İstemek. -miş gibi. Beğeni duymak. Hazzetmek. Aynı. A : Argonun simgesi. Miktar belirtir. Belirli bir tür veya nitelikteki. İngiliz alfabesinin birinci harfi. Amp...
Like a cat with nine lives nedir : Hazzetmek. Sevmek. Benzeri. Rağbet etmek. Benzer. Beğeni duymak. Hoşuna gitmek. Gibi. Olası. Aynı. A : Atom ağırlığı. En iyi kaliteyi simgeleyen harf. Belirli bir tür veya nitelikteki. Pek iyi. La (müzik terimi). İngiliz...
Like a house afire nedir : Beğenmek. Hazzetmek. Hoşlanmak. Sevmek. Hoşuna gitmek. Bağ.gibi. Gibi. Dilemek. İstemek. Aynı. A : La (müzik terimi). İngiliz alfabesinin birinci harfi. Argonun simgesi. Miktar belirtir. Pek iyi. Belirli bir tür veya nit...
Like a sack of potatoes nedir : Sevmek. Aynı. Dilemek. Bağ.gibi. Hoşlanmak. Benzeri. İstemek. İlg.gibi. Hoşuna gitmek. Beğenmek. A : Herhangi bir. Belirli bir tür veya nitelikteki. Atom ağırlığı. En iyi kaliteyi simgeleyen harf. Pek iyi. Miktar belirti...
Like a shot nedir English: As soon as the dog heard his master's voice, off he ran like a shot. Turkish: Köpek sahibinin sesini duyar duymaz, bir ok gibi fırladı. English: I'd like a shot of tequila. Turkish: Bir yudum tekila isti...
Like anything nedir English: I don't like anything Tom does. Turkish: Tom'un yaptığı hiçbir şeyi sevmiyorum. English: Fine, would you like anything else? Turkish: Peki, başka bir şey ister misiniz? English: That doesn't look like an...
Like cat and dog nedir English: Ali and Mary fought like cat and dog. Turkish: Ali ve Mary kedi ve köpek gibi döğüştüler. English: They fight like cat and dog. Turkish: Onlar kedi ve köpek gibi kavga ediyorlar. : Sempati duymak. İsteme...
Like crazy nedir English: Her dog started barking like crazy. Turkish: Onun köpeği deli gibi havlamaya başladı. English: I'm working like crazy to make sure I have enough time. Turkish: Yeterli zamanım olduğundan emin olmak için ...
Like greased lightning nedir : Hoşuna gitmek. Hazzetmek. Bağ.gibi. -in özelliği. Benzeri. Hoşlanmak. -miş gibi. Rağbet etmek. Olası. Benzer. Greased : Yağlı. Yağlanmış. Yağ sürülmüş. [#Lightning : Şimşek gibi. Çok hızlı. Yıldırım. Şimşek. Şimşek çakma...