Çalışan nedir, Çalışan ne demek

Çalışan; Yerleşim Merkezi olarak kullanılan bir kelimedir. Dil bilgisi yönünden Türkçe'de isim olarak kullanılır.

  • Çalışma işini yapan kimse
  • Bir iş yerinde ücret karşılığında görev yapan kimse, personel, eleman.

Gezilecek Görülecek bir yer olarak anlamı:

Mardin şehrinde, Ömerli belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Çalışan ile ilgili Cümleler

    Çalışabilmek ile ilgili Cümleler

      Çalışabilme ile ilgili Cümleler

      • Çalışabilmek için odama gidiyorum.
      • Seninle tekrar çalışabilmek için çok zahmete girdim.
      • Sağlık sektöründe çalışabilmek için o konuda yeteneğe sahip olman gerekir.
    • “O her vakit, benim zaman elverirse pek çok çalışabileceğimi söyler.”
    • Çalışabilmek için odama gidiyorum.
    • Sağlık sektöründe çalışabilmek için o konuda yeteneğe sahip olman gerekir.
    • Seninle tekrar çalışabilmek için çok zahmete girdim.
  • Çalışanlar bir birlik oluşturmak istiyor.
  • Çalışanlarımız bahşiş kabul etmezler.
  • Ali serbest çalışan bir tesisatçıdır.
  • Çalışanlarımızın Fransızca konuşabilmeleri çok önemli.
  • Ali bizim çalışanımızdır.
  • Çalışanlar kibar olmalı, aklından diğer insanları küçümsememeli.
  • Çalışan kadın sayısı artıyor.
  • Çalışanlar çok para ve tatil talep ettiler.
  • Bize çalışan daha çok Mustafa gibi adamlar lazım.
  • Çalışanlar yöneticinin önerisini oyladılar.
  • Çalışan bir adama yaşına göre değil maharetine göre ödeme yapılmalı.
  • Burada çalışan insanların çoğu, ücretsiz gönüllülerdir.
  • 13 çalışanım var.
 

Çalışan anlamı, tanımı

Çalı : Böğürtlen, ahududu gibi küçük, dalları dibinden çatallanan ve sapları odunsu bitki. Olmamış meyve. Bir an, bir ara. Delikli taş. Bahçe. Keçileri kovalama ünlemi. Toprak üstü gövdelerinde sekonder kalınlaşmanın ve odunlaşmanın olduğu, boyları 1-3 m kadar olan, çok yıllık bitkiler. Kimileri bir ağaççık kadar iri olurlarsa da, genellikle bodur, gövdesiz, ancak odunsu, kimi kez dikenli, iklim ve toprak koşullarına göre bir çok türleri olan bitki takımı, bk. çalılık. Saban demirini ökçeye tutturan ağaç. (Taşpınar Aksaray Niğde). Bursa ili, Çalı nahiyesine bağlı bir bölge

Çalış : Çalma işi.

Çalışan ortak : İçinde bulunduğu ortaklıkta bir işle görevlendirilen, çalışan kişi. Bilgi ve görgüsünden ötürü ortaklığa fayda sağlayan ortak kişi.

Çalışan ortaklık : Tecimsel çalışmaları süregelen ortaklık.

Çalışanlar : Trabzon şehri, Dernekpazarı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Ek çalışan etkisi : Hanehalkından birinin işsiz kalması yüzünden hanehalkının diğer bireylerinin emek sunumunu artırmaları.

Ek çalışan önsavı : İktisadi dalgalanmaların daralma evresinde, hanehalkının reel gelir düzeyini korumak ve sürdürmek amacıyla ailedeki çalışmayan diğer bireylerin de işgücüne katılacakları varsayımına dayanan ve iktisadi çevrime işgücüne katılım oranı arasında ters yönlü bir ilişki olduğunu ileri süren önerme.

 

Kamu yararına çalışan dernekler : Tüzel kişiliği bulunmak üzere kurulmuş ve uyguladıkları konular bakımından kamu yararına çalışmalar yapmakta olan dernekler (Kızılay, Dil ve Tarih Kurumları, Yardım Sevenler gibi).

Belediye : İl, ilçe, kasaba, belde vb. yerleşim merkezlerinde temizlik, aydınlatma, su, toplu taşıma ve esnafın denetimi gibi kamu hizmetlerine bakan, başkanı ve üyeleri halk tarafından seçilen, tüzel kişiliği olan örgüt, şehremaneti. Bu örgütün bulunduğu bina.

Personel : Bir hizmet veya kuruluşun görevlileri, bir iş yerinde çalışanların tümü. Devlet ve diğer kamu kuruluşlarında çalışan, etkinliğe çeşitli görevleriyle katılan gerçek kişiler.

Yerleşim : Yerleşme, iskân.

Çalışma : Çalışmak işi, emek, say. Bilimsel ve sanatsal amaçlı ürün. Bünyesindeki suyun azalması veya çoğalması sonucu ağacın biçim ve boyutlarının değişmesi. Bir yapı elemanının yük altında biçim değiştirmesi, az veya çok zorlanması.

İş yeri : Bir görevin yapıldığı yer. İşçinin iş sözleşmesine göre çalıştığı yer.

Yerinde : İyi, yeterli. Zamanı, yeri uygun düşerek, gerektiği biçimde. Durumunda.

Merkez : Bir bölgenin veya kuruluşun yönetim yeri. Biçim, tarz. Bir işin öğretildiği yer. Bir kapalı eğrinin veya bazı çokgenlerde köşegenlerin kesişme noktası. Bir dairenin veya bir küre yüzeyinin her noktasından aynı uzaklıkta bulunan iç nokta, özek. Belirli bir yerin ortası. Polis karakolu. Bir işin yoğun olarak yapıldığı yer.

Ömerli : Mardin iline bağlı ilçelerden biri.

Nahiye : Bucak. Bölge.

Mardin : Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.

Eleman : Öge. Bir toplulukta çalışan insanların her biri. Kümeye ait varlıklardan her biri.

Beledi : Şehirle ilgili. Pamuklu, kalın bir tür kumaş. Yerleşik.

Diğer dillerde Çalıkuşugiller anlamı nedir?

İngilizce'de Çalıkuşugiller ne demek ? : kinglets