Çelik kalemi nedir, Çelik kalemi ne demek

  • Her türlü metal, tahta ve taşları kesme, oyma ve yontma işlerinde çekiçle vurarak kullanılan, çelikten yapılmış, keskin uçlu alet

Çelik kalemi tanımı, anlamı:

Çelik : Bu alaşımdan yapılmış. Çocukların çelik çomak oyununda ucuna çomakla vurarak havaya kaldırdıkları iki tarafı sivri, kısa değnek. Bir ağacı aşılamak amacıyla hazırlanmış dal. Su verilerek çok sert ve esnek bir duruma getirilebilen, birleşiminde az miktarda karbon bulunan demir ve karbon alaşımı, polat. Kısa kesilmiş dal. Zayıf fakat güçlü (vücut). Kök salması için yere dikilen dal. Gemilerde, üzerine halat veya ip geçirip tutturmaya yarayan, ağaç veya metalden yapılmış kısa değnek.

Kalem : Çeşit, tür. Resmî kuruluşlarda yazı işlerinin görüldüğü yer. Yazma, çizme vb. işlerde kullanılan çeşitli biçimlerde araç. Yazar. Bazı deyimlerde yazı. Yontma işlerinde kullanılan ucu sivri veya keskin araç.

Kale : Malatya iline bağlı ilçelerden biri. Takımla oynanan bazı top oyunlarında topun sokulmasına çalışılan yer. Genellikle bir düşüncenin savunulduğu, sürdürüldüğü yer. Satranç tahtasının dört köşesine dikilen, tahtanın bir tarafından diğer tarafına kadar düz olarak boş hanelerde gidebilen kale biçiminde taş. Düşmanın gelmesi beklenilen yollar üzerinde, askerî önem taşıyan şehirlerde, geçit ve dar boğazlarda güvenliği sağlamak için yapılmış olan kalın duvarlı, burçlu, mazgallı yapı, kermen. Denizli iline bağlı ilçelerden biri.

 

Türlü : Çok çeşitli özellikleri olan, çeşit çeşit, muhtelif. Çeşitli sebzelerle pişirilen yemek.

Metal : Bu maddeden yapılmış. Dizgi makinelerinde satırları oluşturmak için eritilen antimon ve kurşun alaşımı. Çok yüksek elektrik ve ısı iletkenliği, kendine özgü parlaklığı olan, oksijenli birleşimiyle çoğunlukla bazik oksitler veren madde.

Tahta : Sebze bahçelerinde ayrılan küçük yer. Çeşitli işlerde kullanılmak üzere düz, enlice, uzun ve az kalın biçimde işlenmiş ağaç parçası. Çimlenen tohumlar için bahçede hazırlanan uzun tarh. Bu ağaçtan yapılmış. Kara tahta. Bu malzemeden oluşmuş yüzey, döşeme, ağaç.

Kesme : Kesin, değişmez, maktu. Kesmek işi. Küp biçiminde veya köşeli olarak kesilmiş olan. Nazımda veya nesirde, bir cümleyi sonu anlaşılacak biçimde yarım bırakma sanatı, kat. Kesme işareti. Kıyılarımızda yaygın olarak bulunan, yuvarlak tepeli, 5 metre kadar boylu, her dem yeşil, yaprakları küçük ve kenarları testere dişli, çiçekleri yeşilimsi beyaz renkli olan bir süs ağacı, akçakesme (Phillyrea latifolia). Çizgisel iki doğru parçası ve bir eğri yayı ile sınırlanan düzlem yüzeyi. İki çekimin birbirine doğrudan doğruya bağlanmasından, iki ayrı çekimin birbirini izlemesinden doğan durum. Lokum. Teneke, sac vb.ni kesmek için kullanılan makas.

Yontma : Yontulmuş veya yontularak yapılmış. Yontmak işi.

Çekiç : Yaklaşık 1,20 metre uzunluğundaki madenî tele bağlı ve ağırlığı 7,257 kilogram olan gülle. Çivi çakma, madenleri dövme vb. işlerde kullanılan saplı bir el aleti.

Keskin : Kırıcı, incitici. Çok kesici, iyi kesen. Hassas. Tiz (ses). Kıvrak. Kırıkkale iline bağlı ilçelerden biri. Etkili, sert. Dikkatli. Zampara.