Çocuksu nedir, Çocuksu ne demek

Çocuksu; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de sıfat olarak kullanılır.

  • Çocuk gibi, çocukça olan, çocuğa benzeyen.
  • Çocuğa benzer bir biçimde

"Çocuksu" ile ilgili cümleler

  • "Annesinin tesiri altında kalır, biraz çocuksu gözleriyle yangından korkar, her türlü korkusunu gizlemek dilermiş." - A. Ş. Hisar
  • "Filvaki bu genç kız, fikirlerini biraz daha çocuksu anlatıyor." - R. H. Karay

Çocuksu anlamı, tanımı:

Çocuk : Küçük yaştaki erkek veya kız. Soy bakımından oğul veya kız, evlat. Genç erkek. Büyüklere yakışmayacak, daha çok küçüklerin yapabileceği gibi davranan kimse. Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde bulunan oğlan veya kız, uşak. Belli bir işte yeteri kadar deneyimi ve yeteneği olmayan kimse. Büyükler arasında daha az yaşlı olan kişi.

Çocuksuluk : Çocuksu olma durumu.

Çocuksuz : Çocuğu olmayan.

Çocuksuzluk : Çocuksuz olma durumu.

Benzer : Benzeşim. Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapı ve yüz bakımından bu oyuncuyu andıran kimse, dublör. Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil.

Biçim : Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Tarz. Biçme işi.

 

Bir : Aynı, benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Ancak, yalnız. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Eş, aynı, bir boyda. Sadece. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Tek. Bu sayı kadar olan. Sayıların ilki. Beraber. Bir kez.

Çocuksu biçem : Çocukça sayılabilecek bol sıfatlarla zenginleştirilmeye uğraşılmış tatsız bir anlatım biçimi, bk. biçem.

Çocuksu bunama : Kişinin yaşına uygun düşmeyen ilkel davranışlara doğru gerilemesi biçiminde ortaya çıkan erken bunama türü.

Çocuksu davranış : Yetişkin kişide görülen çocuklara özgü davranış.

Çocuksu konuşma : Çok kez uyum güçlükleri yüzünden yetişkin bir kimsenin, küçük çocuklara özgü birtakım söyleyiş yanlışlıkları yaparak konuşması.

Çocuksulaşma : Çocuksulaşmak durumu.

Çocuksulaşmak : Çocuksu duruma gelmek. İlgili cümle: "“Yüzü, o garip bakan gözleriyle çocuksulaşmıştı.”" T. Dursun K.

Çocuksu ile ilgili Cümleler

  • Ali ve Mary çocuksuz öldüler.
  • Sen çocuksu görünüyorsun.
  • Ali çocuksuz olarak boşandı.
  • O çocuksu.
  • Bazen çok çocuksusun.
  • Çocuksu olma.
  • Sen bir çocuksun.
  • Çocuksu bir şekilde davranmaya başladı.
  • Sen tuhaf bir çocuksun.

Diğer dillerde Çocuksu anlamı nedir?

İngilizce'de Çocuksu ne demek? : adj. childish, babyish, boyish, infant, puerile

Fransızca'da Çocuksu : enfantin/e, puéril/e

Almanca'da Çocuksu : adj. jungenhaft, kindhaft, naiv

Rusça'da Çocuksu : adj. мальчишеский