Ölüm dalışı nedir, Ölüm dalışı ne demek

Ölüm dalışı; Gösteri alanında kullanılan bir sözcüktür.

Teknik terim anlamı:

Çok yüksekten, küçük bir su havuzuna perende atarak dalış yapma numarası.

Ölüm dalışı kısaca anlamı, tanımı

Dalış : Dalma işi. Topu yakalamak amacıyla savunmadaki bir oyuncunun yatay olarak sıçraması, plonjon

Ölüm : Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat. İdam cezası. Ölme biçimi. Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz. Sona erme, yok olma, ortadan kalkma.

Perende : Havada çark gibi dönerek atılan takla.

Numara : Bir şeyin bir dizi içindeki yerini gösteren sayı, rakam. Benzer şeyleri ayırt etmek için her birinin üzerine işaret olarak yazılan sayı. Eğlendirici oyunlardan her biri. Öğrenciye verilen not. Ölçü. Okullarda öğrencileri birbirinden ayırt etmek için her birine verilen sayı. Hile, düzen, dalavere, yalan.

Yüksek : Altı ile üstü arasındaki uzaklık çok olan, alçak karşıtı. Yukarıda, üst tarafta olan yer. Toplum içinde para, ün vb. bakımından üstünlüğü olan. Normal değerlerin üstünde olan. Belirli bir yere göre daha yukarıda bulunan. Güçlü, şiddetli. Derece ya da makamı bakımından üstün. Erdemli, faziletli. Etkili.

 

Yapma : Yapmak işi. Yapay. Yapmacık. Tezek. Bulgurla yapılmış, yuvarlak ve yassı köfte. Sır, gizem. Elle biçim verilen tezek. Tezek, kerme (Çayağzı).

Peren : Ülker yıldızı.

Küçük : Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Geri aşamada. Değersiz, önemsiz. Niceliği az olan. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Yaşı daha az olan. Niteliği aşağı olan, bayağı. Kısık, parlak olmayan (ses). Küçük abdest.

Havuz : Su biriktirme, yüzme, çevreyi güzelleştirme vb. amaçlarla altı ve yanları mermer, beton benzeri şeylerden yapılarak içine su doldurulan, genel olarak üstü açık yer. Bir amaç güdülerek farklı kaynaklardan gelen paranın ilgililere daha sonra paylaştırılmak üzere toplandığı belirli bir yer. Büyük gemilerin onarılmak için çekildikleri yer. Kum, asit vb. konulan çukur yer.

Havu : Undan yapılan bir çeşit yiyecek. Ham deri. Şiddetli istek. İşte o.

Atar : Cesaret, cüret, kudret. Çaput aygıtı. (Dutluca, İnönü Eskişehir).

Pere : Davarların sağıldığı yer, ağıl. Su bendi. Başörtüsü. Durum (insan, hayvan ve bitkiler için): Bu yıl ekinlerin peresi bozuk. Yara, bere. Yaprak: Bir pere kağıt. Tarladan geçen su yolu, ark. Evlek.

Küçü : Dokuma tezgâhlarında arış ipliklerini açıp kapayan tarak. Gücü (dokuma aygıtında). Dokumacılıkta arış ipliklerini aralayan iplik tarak.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

 

Çok : Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı. Aşırı bir biçimde.

Su : Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab. Meyve, sebze vb.nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı. Bazı kokulu yaprak veya çiçeklerin imbikten çekilmesiyle elde edilen kokulu sıvı. Kez. Sutaş. Yemeğin sıvı bölümü. Demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra, suya daldırılarak sağlanılan sertlik. Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu.

Diğer dillerde Ölüm dalışı anlamı nedir?

İngilizce'de Ölüm dalışı ne demek ? : dive of death