Üzüm eriği kallesi nedir, Üzüm eriği kallesi ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Üzüm eriği ve etle yapılan bir yemek.

Üzüm eriği kallesi kısaca anlamı, tanımı

Eriğ : İştah verici

Kalle : Para çekmecesi, kasa. Kumbara. Sincap. Sincabın kış için ceviz sakladığı yer : Bakın bir kalle buldum. Sebze yemeği, musakka. Kapuska. Haşlanmış, dövülmüş nohut, et ve soğanla yapılan yemek. Rendelenmiş kabak ve sütle pişirilmiş yemek. Komposto. Reçel. Kestane kabağından yapılan tatlı. Meyve kurusu ve etle yapılan tatlı. Domates salçası. Çavdarla karışık buğday. Toprak yumrusu, kesek. Karışık : Kaile yağ. Karışık: Yağları kaile edip yiyoruz.

Üzüm eriği : Küçük, kara erik.

Üzüm : Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi.

Yemek : Yemek yeme, karın doyurma işi. Kandırmak. Isırmak. Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek. Ağızda çiğneyerek yutmak. Harcamak, tüketmek, bitirmek. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek. Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek. Birine alacağını vermemek, ödememek. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek. Günün belli saatlerinde yenilen besin. Yasal yoldan cezalandırılmak. Konuklara yiyecek verilerek yapılmış olan ağırlama. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak. Başkasının parasını harcamak. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek. Sürekli üzmek, tedirgin etmek.

 

Yeme : Yemek işi. Yiyecek.

Yapı : Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina. Yapma, oluşturma, ortaya konulma, meydana getirme. Bütünün bir araya getirilişinde uyulan dizge, strüktür. Ögeleriyle somut bağımlılığı olan bütün. Parçaları ve ögeleri arasında yasaya uygunluk, durağan bağlar ve karşılıklı ilişkiler bulunan dizge veya bütün, strüktür. Yapılmakta olan konut, yol, köprü vb. inşaat, konstrüksiyon. Canlı bir varlığın ruh veya beden özelliklerinin tümü, bünye, strüktür. Bir hücrede, bir dokuda, karmaşık oluşumlu bir organizmada elemanların düzeni.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Ve : Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu. İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz.

Diğer dillerde Üzüm çekirdeği yağı anlamı nedir?

İngilizce'de Üzüm çekirdeği yağı ne demek ? : grape-seed oil