Impressing türkçesi Impressing nedir

Impressing ingilizcede ne demek, Impressing nerede nasıl kullanılır?

Overimpressing : Aşırı etkilemek. Büyük ölçüde etkilemek.

Impressibility : Kolay etkilenme. Kolayca etkilenebilme. Etkilenebilirlik. Etkilenebilir olma.

Impressible : Duyarlı. Kolay etkilenen. Aşırı duygusal. Hassas.

Impressio : İz, çöküntü. İmpresyo.

Impressio abomasica : Şirden çöküntüsü. Geviş getirenlerde şirdenin karaciğerin viseral yüzünde yaptığı iz, impresyo abomazika. İmpresyo abomazika.

Impressio duodenalis : Duodenum'un pars cranialis'i ile pars descendens’inin, karaciğerin viseral yüzünde oluşturduğu iz, impresyo duodenalis. Onikiparmak bağırsağı çöküntüsü. Duodenum çöküntüsü. İmpresyo duodenalis.

Impressio cardiaca : Yürek çöküntüsü. Akciğerlerin facies medialis'in pars mediastinalis’inde kalbin neden olduğu çöküntü, impresyo kardiyaka. İmpresyo kardiyaka.

Impressio omasica : İmpresyo omazika. Geviş getirenlerde kırkbayırın karaciğerin viseral yüzünde yaptığı iz, impresyo omazika. Kırkbayır çöküntüsü.

Impression : Taklit. Fikir. İntiba. Nüsha. İz. Kanı. İzlenim. Belirti. Tesir. Basım.

 

Impressio esophagea : İmpresyo özofagea. Karaciğerin margo dorsalis’i üzerinde yemek borusunun oluşturduğu iz, impresyo özofagea. Yemek borusu çöküntüsü.

İngilizce Impressing Türkçe anlamı, Impressing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Impressing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Affect : Numarası yapmak. Poz yapmak. Gibi davranmak. Hoşlanmak. Duyguları etkilemek. Etki etmek. Sevmek. Tesir etmek. Duygulandırmak. Sarsmak.

Empierce : Delip geçmek. Delmek. İçyüzünü görmek. Sırrını anlamak. İçine işlemek. Tesir etmek. Bıçaklamak. Nüfuz etmek. Delik açmak.

Awesome : Harika. Korku veren. İnsanı huşu içinde bırakan. Korkunç. Hayranlıkla hayrete düşüren. Dehşetli. Müthiş. Dehşete düşürücü. Dehşet verici. Korku ifade eden.

Concerns : Karışmak. Kaygılandırmak. Ait olmak. İlgi. Endişelendirmek. Kaygılar. İlişkisi olmak. İlgilendirmek.

Besiege : Yağmuruna tutmak. Bunaltmak. Çevirmek. Dört bir yandan sarmak. Rahat vermemek. Yağmuruna tutmak (argo terim). Etrafını almak. Çevresini sarmak. Muhasara etmek.

Domineer : Hakim durumda olmak. Eziyet etmek. Hükmetmek. Zorbalık etmek. Zulmetmek. Despotça hükmetmek. Hakimiyet kurmak. Baskı altına almak. Hakimiyeti altına almak.

Dispossesses : Kapmak (top). Elinden almak. Malını elinden almak. Yoksun bırakmak. Tahliye etmek. Evinden çıkarmak. Malına el koymak. Mahrum etmek. Mal ve mülküne el koymak.

Presence : Yüksek frekansları düzenleyerek sesin canlılığını denetleyen bir çeşit frekans düzenleyici devre. Hazır bulunma. Görünüş. Bulunma. Varlık. Yapı. Duruş. Varoluş. Buradalık. Mevcudiyet.

 

Branding : Markalaşma. Kızgın demirle dağlama. Markalama. Damgalama. Dağlama. Markalaştırma. Bir hayvanın tanınması için kullanılan kalıcı veya yarı kalıcı marka, etiket. Marka çalışması.

Bear against : Karşı koymak. Bastırmak.

Impressing synonyms : first blush, eye popping, fulgurous, important looking, intuition, catches, constrict, bombarded, stunning, constricts, coerce, dazzling, leave behind, hunch, stigmatise, fulgurant, bring to terms, astonishing, clamour down, bludgeoned, crimp, appropriate, confiscate, scar, bludgeoning, idea, baronial, dispossessing, commandeer, constrains, capture, force, proud.

Impressing zıt anlamlı kelimeler, Impressing kelime anlamı

Unimpressive : Etkileyici olmayan.

Unmoving : Heyecansız. Hareketsiz. Devinmeyen. Hareket etmeyen. Sakin. Kımıldamayan.

Beseeching : Yalvaran. Yalvarma. Rica eden. Yalvarış.