Açık kapı politikası nedir, Açık kapı politikası ne demek

Açık kapı politikası; bir ticaret terimidir.

  • Yabancı malları bir ülkeye serbestçe sokma politikası, açık kapı siyaseti

İktisat alanındaki kelime anlamı:

Yabancı malları bir ülkeye serbestçe sokma politikası.

İngilizce'de Açık kapı politikası ne demek? Açık kapı politikası ingilizcesi nedir?:

open door policy

Almanca'da Açık kapı politikası ne demek?:

politik der offenen tür

Fransızca'da Açık kapı politikası ne demek?:

politique de la porte ouverte

Açık kapı politikası hakkında bilgiler

Açık Kapı Politikası, ABD'nin, Çin'in toprak ve yönetim bütünlüğünün sağlanması, Çin'le ticari ilişkileri olan ülkeler arasında eşit ayrıcalıkların korunması için ilan ettiği ilkeler bildirgesidir (1899-1900).

Açık kapı politikası anlamı, kısaca tanımı:

Ülke : Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların tümü, diyar, memleket. Devlet. Bir özelliği ön plana çıkarılarak düşünülen bölge.

Politika : Bir hedefe varmak için karşısındakilerin duygularını okşama, zayıf noktalarından veya aralarındaki uyuşmazlıklardan yararlanma vb. yollarla işini yürütme. Devletin etkinliklerini amaç, yöntem ve içerik olarak düzenleme ve gerçekleştirme esaslarının bütünü, siyaset, siyasa. Davranış biçimi, düşünce yapısı.

 

Kapı : Ev gezmesi için gidilen yer. Tavla oyununda iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer. Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân. Osmanlı Devleti'nde resmî görev yeri. Devlet dairesi. Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat. Gidere yol açan gereksinim. Sadece bir konuda yoğunlaşmış bilgilerin yer aldığı Genel Ağ sayfası, portal.

Politik : Belli bi hedefe ulaşabilmek için uzlaşmayı, iyi geçinmeyi amaçlayan. Siyasal.

Yabancı : Bir konuda bilgisi, deneyimi olmayan. Başka bir milletle ilgili olan. Aileden, çevreden olmayan (kimse veya şey), özge. Belli bir yere veya kimseye özgü olmayan. Tanınmayan, bilinmeyen, yad. Aynı türden, aynı çeşitten olmayan. Başka bir milletten olan, başka devlet uyruğunda olan (kimse), bigâne, ecnebi.

Serbestçe : Hareketlerine dikkat etmeyen. (serbes'tçe) Serbest bir biçimde.

Sokma : Sokmak işi.

Siyaset : Politika. Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış.

Toprak : Yer kabuğunun bu bölümünden yapılmış. Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. Arazi, tarla. Kara. Ülke. Memleketli.

Yönetim : Dümen. Yönetme işi, çekip çevirme, idare.

Sağlanma : Sağlanmak işi.