Aşıkyolu nedir, Aşıkyolu ne demek

Aşıkyolu; Güzel Sanatlar alanında kullanılan bir sözcüktür.

Güzel Sanatlar'daki anlamı:

(Süsleme).

Dik köşeli çizgilerin içe ve dışa bükülerek meydana getirdikleri geometrik kenar suyu, süsü.

Birbiri içine girip çıkan yuvarlak kıvrımların meydana getirdikleri süs, su.

Aşıkyolu anlamı, tanımı

Aşık : Aşık kemiği. Aşırma. Bir kimseye veya bir şeye karşı aşırı sevgi ve bağlılık duyan, vurgun, tutkun kimse. Sevişen bir çiftten kadına oranla genellikle erkeğe verilen ad. Halk ozanı. Dalgın, kalender kimse. “Ahbap, arkadaş” anlamında kullanılan bir seslenme sözü. Yağ çıkarmak için kullanılan ağaç. Kadınların bir süs eşyası. Allah adamı, safderun, bön. Çingene. Âşık. Alıcı ile göstericilerde filmin aralı devinimini sağlayan tırnaklara gerekli devinim biçimini veren, çapraşık bir devinimi sağlayabilecek biçimde yapılmış, özeğinden geçmeyen bir eksene bağlı madenden parça. Saz çalarak şiir okuyan halk ozanı tipi. Çatıyı oluşturan ağaçlardan her biri. (Afşar Gelendost Isparta). Akıntı, cereyan. Türk gölge oyununda ciddi tiplerden biri; saz çalarak şiir okur. Halk ozanlarının ezgicilerine ve öykücülerine verilen ad. (Halk edebiyatı terimi) Saz şâiri. [Bakınız: halk ozanı]. Tutkun, vurgun, sevdalı

 

Yol : Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik. Bir amaca ulaşmak için başvurulması gereken çare, yöntem. Kumaşta bulunan çizgi. Kez, defa. Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer. İçinden veya üstünden bir sıvının geçtiği, aktığı yer. Hile, tuzak. Düğünde, oğlanevinin kızevine verdiği para, mal veya armağan. Davranış, tutum, gidiş veya davranış biçimi. Uyulan ilke, sistem, usul, tarz, tarik. Yolculuk. Genellikle yerleşim alanlarını birbirine bağlamak için düzeltilerek açılmış ulaşım şeridi. Gaye, uğur, maksat. Gidiş çabukluğu, hız.

Kenar suyu : Kenar süslemesi.

Geometrik : Geometriyle ilgili veya geometriye uygun olan, hendesi.

Geometri : Nokta, çizgi, açı, yüzey ve cisimlerin birbirleriyle ilişkilerini, ölçümlerini, özelliklerini inceleyen matematik dalı, hendese. Bu konu ile ilgili olan kitap veya ders.

Yuvarlak : Top veya küre biçiminde olan, müdevver. Top veya küre biçiminde toparlak şey. Kesin ve açık olmayan (söz, laf vb.). Homoseksüel erkek.

Süsleme : Süslemek işi, bezeme, donama, tezyin. Sanat eserlerinin yüzeyini süslemek için kullanılan motif, oyma vb. Süsleri yerleştirme biçimi ya da sanatı.

Birbiri : Karşılıklı olarak bir diğeri.

Birbir : Yabancı olmayan, akraba, yakın. Akraba, yakın.

Köşeli : Köşesi veya köşeleri olan.

Kıvrım : Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, büklüm. Ayrım, dönemeç. Bir tatlı türü. Kıvrılma sonunda oluşan toprak dalgası.

Meydan : Alan, saha. Fırsat, imkân ya da vakit. Bulunulan yer ve çevresi, ortalık. Mevlevi tekkelerinde ayin yapılmış olan yer. Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri.

 

Çıkan : Çıkarma işleminde bütünden alınan sayı.

Çizgi : Çizilerek veya çeşitli yollarla oluşmuş iz, çizi, hat, tahril. Yüz ve vücut hatlarının her biri. Bir noktanın yürütülmesiyle oluşan biçim. Bir durumdan başka bir duruma atlanan, geçilen yer, sınır. Temel.

Kenar : Bir şeyin, bir yerin bitiş kısmı veya yakını, kıyı, yaka. Bir şeyi çevreleyen çizgi. Bir biçimi sınırlayan çizgilerden her biri. Yan. Merkezden uzak olan, kuytu, ıssız, sapa, tenha yer. Pervaz, çizgi, antika, baskı vb. çevre süsleri.

Yuvar : Organizmadaki kan, lenf, süt vb. sıvılarda bulunan, genel olarak yuvarlak veya oval küçük cisim. Yer yuvarlağı gibi düzgün olmayan küresel biçim.

İçine : İçin edatı.

Bükü : Büyü. Örülmüş kamış tornan. Eski paçavradan yapılan dokuma. (Bozüyük Bilecik).

Giri : Geri taraf, kıç. Geri.

Çıka : Kız çocuğu. Yaramaz çocuk.

Diğer dillerde Aşıkyolu anlamı nedir?

İngilizce'de Aşıkyolu ne demek ? : fretwork