Adım cümlesi nedir, Adım cümlesi ne demek

Adım cümlesi kısaca anlamı, tanımı:

Adım : Ayakta, esas duruşta, bir ayağın türlü yönlerde iki ayak boyu kadar yer değiştirmesi. Bir gösterge ucunun eş olarak ayrılmış yaylardan biri boyunca aldığı yol. İki diş arasındaki aralık. Yürümek için yapılmış olan ayak atışlarının her biri. Bir ayak atışıyla alınan ve uzunluğu yaklaşık 75 santimetre olan mesafe. Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap. Girişim, hamle.

Cümlesi : Hepsi.

Cümle : Bütün, hep. Bir yargı bildirmek için tek başına çekimli bir fiil veya çekimli bir fiille kullanılan kelimeler dizisi, tümce. Herkes. Dizge, sistem.

Halk : Belli bir bölgede veya çevrede yaşayanların bütünü, ahali. Bir ülke içerisinde yaşayan değişik soylardan insan topluluklarının her biri. Bir ülkedeki yurttaşların bütünü, kamu. Aynı soydan gelen, ayrı ülkelerin uyruğu olarak yaşayan insan topluluğu. Aynı ülkede yaşayan, aynı kültür özelliklerine sahip olan, aynı uyruktaki insan topluluğu, folk. Yaratma.

Oyun : Kumar. Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi. Güreşte rakibini yenmek için yapılmış olan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket. Şaşkınlık uyandırıcı hüner. Hile, düzen, desise, entrika. Müzik eşliğinde yapılmış olan hareketlerin bütünü. Teniste, tavlada taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç. Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma. Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence.

 

Zayıf : Bilgi yönünden yeterli olmayan, yeteneksiz. Başarısızlığı gösteren not. Çok az. Eti, yağı az olan, sıska, cılız, arık (insan veya hayvan). Enerjisi, etkisi, yoğunluğu az olan. Görevini yapacak yeterli gücü olmayan. Önemli, güvenilir olmayan. Sağlamlığı, dayanıklılığı olmayan. Kişilik ve ruhsal yönden gereği kadar güçlü olmayan.

Güçlü : Etkisi, önemi büyük olan, sözü geçer, forslu. Gücü olan, kuvvetli, yavuz. Şiddeti çok olan. Nitelikleri ile etki yaratan, etkili.

Hareket : Deprem. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım. Devinim. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi. Yola çıkma. Davranış, tutum. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma.

Figür : Bir dansı veya oyunu oluşturan ölçülü adımlarla beliren zincirleme hareketlerden her biri. Birbirini izleyerek melodik ve ritmik bakımdan bir bütün oluşturan notalar grubu. Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi.

Birleşim : Birleşme işi. Döllenmek için erkekle dişi hayvanın bir araya gelmesi. Bir meclisin bir gün içindeki toplanmaları, inikat.