Atasözü nedir, Atasözü ne demek

  • Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte söz, deme, mesel, sav, darbımesel

"Atasözü" ile ilgili cümleler

  • "Her atasözü yerleşmiş bir itiyadın, bir âdetin, bir huyun söz biçimine girmesi, böylelikle perçinleşmesi demektir." - N. Hikmet

Dil bilgisi olarak anlamı:

Eski kuşakların denemelerinden kalma yol gösterici, akıl verici yargı ve öğüt : Ak akçe kara gün içindir; Gülme komşuna gelir başına; Damlaya damlaya göl olur ve benzeri

Gramer anlamı:

Anonim özellik taşıyan, atalardan kaldığı kabul edilen ve toplumun yüzyıllar boyunca geçirdiği gözlem ve denemelerden, ortak düşünce, tutum ve davranışlarıyla dünya görüşünden oluşan, genel kural niteliğindeki kısa, özlü, kalıplaşmış söz: Âlet işler, el övünür. Ak akça kara gün içindir. Çalma elin kapısını, çalarlar kapını. Ağlamayan çocuğa meme vermezler. Keskin sirke küpüne zarar. Çobansız koyunu kurt kapar. Taşıma su ile değirmen dönmez. Güvenme varlığa düşersin darlığa. Bakarsan bağ, bakmazsan dağ ve benzeri

Edebi terim anlamı:

[Bakınız: atalar sözü]

Bilimsel terim anlamı:

Halkın, doğal ve toplumsal olaylarla ilgili kanıtlarını belirleyen özlü, kısa, geleneksel halk anlatımı. (Bu anlatım genellikle uyaklı, benzer, karşıt anlamlı, eş sesli sözcüklerle sözcük oyunlarından oluşmaktadır.)

 

Azerbaycan Türkçesi: atalar sözü; Türkmen Türkçesi: atalar sözi ~ nakil; Gagauz Türkçesi: söleyiş; Özbek Türkçesi: maqόl; Uygur Türkçesi: maqal; Tatar Türkçesi: mäqal' ~ babalar süze; Başkurt Türkçesi: mäqäl; Kmk: atalarsözü ~ ata sözü; Krç.-Malk.: nart söz ~ ata-babalanı sözleri; Nogay Türkçesi: ata söz ~takpak; Kazak Türkçesi: makal; Kırgız Türkçesi: makal; Alt:: kep sös; Hakas Türkçesi: söspek ~ adalarsözî; Tuva Türkçesi: üleger tomak; Şor Türkçesi: çajılgı sös; Rusça: poslovitsa

[Bakınız: atalarsözü]

İngilizce'de Atasözü ne demek? Atasözü ingilizcesi nedir?:

maxim, proverb

Atasözü hakkında bilgiler

Atasözü geçmişten günümüze gelen, uzun deneyimlerden yararlanarak kısa ve özlü öğütler veren, toplum tarafından benimsenerek ortak olarak kullanılan kalıplaşmış sözlerdir. Türkçe'de "sav" ve "irsal-i mesel, darb-ı mesel" olarak da adlanılır.

Atasözleri bir toplumun duygu, düşünce, inanç ve kültür yapısını yansıtır. Atasözleri, kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmediğinden anonimdir. Bu sözler topluma mâl olmuş, toplum tarafından benimsenmiş ve yüzyılların düşünce ve mantık isteminden geçerek günümüze ulaşmış kısa ve özlü sözlerdir. Atasözleri, bir düşünce açıklanırken ya da savunulurken tanık olarak da gösterilirler.

Atasözleri, halkın yalnızca ortak duygu ve düşüncelerini değil ortak dil zevkini de yansıtır.

Atasözü ile ilgili Cümleler

  • Fransızcada benzer bir atasözünüz var mı?
  • Eski bir atasözü zamanın nakit olduğunu söylüyor.
  • "Yuvarlanan taş yosun tutmaz" bir atasözüdür.
  • Az önce söylediğin şey bana eski bir atasözünü hatırlatıyor.
  • Bir atasözü kısa söylenen uzun bir deneyimdir.
  • "Bugünün işini yarına bırakma" bir atasözüdür.
  • Atasözünde dendiği gibi; söz gümüşse, sükut altındır.
  • Hiçbirinizin özel yaşamına karışamam; bizde bir atasözü var bilir misiniz her koyun kendi bacağından asılır diye.
  • Şimdiye kadar kaç tane atasözü öğrendik?
  • Bizim bir atasözü var alışmadık götte don durmaz diye, bilir misin kardeş?
 

Atasözü tanımı, anlamı:

Öğüt : Bir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz, nasihat.

Mesel : Atasözü. Örnek alınacak söz. Eğitici hikâye veya masal.

Deneme : Son biçimini bulmamış, taslak durumunda olan. Denemek işi, sınama. Herhangi bir konuda yeni ve kişisel görüşlerle bezenmiş bir anlatım içinde sunulan düzyazı türü.

Gözlem : Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi. İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede. Bir gök cismini, bir gök olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat. Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem. Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede.

Halka : Uykusuzluk, yorgunluk, üzüntü vb. sebeplerle göz altında beliren koyuluk. Değerli metallerden yapılmış olan çember biçimindeki süs eşyası. Su gibi sıvıların içine katı bir nesnenin düşmesiyle oluşan, gittikçe büyüyerek açılan çembere benzeyen biçim. Bir tür ufak, yağlı ve tuzlu simit. Yerden yüksekliği ayarlanabilen aralıklara asılı iki halatın uçlarına takılan 18 santimetre çapında, 28 milimetre kalınlığında tahta veya deri kaplı iki demir halkadan oluşan asılma araçlarından her biri. Çeşitli metallerden veya tahtadan yapılmış çember. Çember biçiminde olan. Çember biçiminde dizilmiş topluluk. Çember biçiminde çeşitli nesnelerden yapılmış tutturma aracı.

Verici : Başkasına aktarılmak üzere kan, doku veya organ veren kimse, donör. Çıkar gözetmeksizin her türlü yardımı yapan, esirgemeyen kimse. Elektromanyetik dalgalar yardımıyla işaret, ses ve görüntü iletmeye yarayan cihazların genel adı. Veren, verme yanlısı olan kimse.

Nitelik : Bir şeyin iyi veya kötü olma özelliği, kalite. Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik, vasıf, keyfiyet. Bireyi, nesne veya yaşantının bir yönünü ötekilerden ayırt etmeye yarayan ve ölçülebilen özellik, keyfiyet.

Deme : Anlam. Ağıt. Halk edebiyatında şiir. Demek işi. Atasözü. Genellikle Alevi şairlerin tarikatlarıyla ilgili konuları işleyen şiirlerine, kendilerince verilen ad.

Darbımesel : Atasözü, atalar sözü.

Geçmiş : Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi. Geçme işini yapmış. Birinin ölmüş ana, baba ve yakınları. Zaman bakımından geride kalmış, esbak. Arkada kalan hayat. Çürümeye yüz tutmuş.

Atasözü kullanma : Anlatıma güç kazandırmak, düşünceyi belgelemek ereğiyle yazıya, söze ve koşuğa atasözü katma.

Diğer dillerde Atasözü anlamı nedir?

İngilizce'de Atasözü ne demek? : n. proverb, adage, saying, byword, saw; gnome, rede

Fransızca'da Atasözü : proverbe [le]

Almanca'da Atasözü : Sprichwort

Rusça'da Atasözü : n. поговорка (F), пословица (F)