Başörtü nedir, Başörtü ne demek
"Başörtü" ile ilgili cümleler
- "Hanımlar gene bir örnek yeldirme giymişler, bir örnek başörtü örtmüşler." - S. M. Alus
Başörtü hakkında bilgiler
Başörtüsü, başı özellikle saçları yıpratıcı dış etkenlerden korumak, örtünmeyi sağlamak, tanınmamak için kullanılan, başın üst kısmının çoğunu ya da tamamını kaplayan bir çeşit örtü ve giysi.
Kimi toplumlarda erkekler tarafından kefiye, puşi gibi adları olan başörtü çeşitleri kullanılsa da başörtüsü genellikle kadın giyiminin bir parçası olarak kabul edilir. Batıdan Doğuya, Hıristiyanlıktan Budizm’e kadar farklı dini ve coğrafi çevrelerde evrensel bir yaygınlığa sahiptir.
Başörtüsü, bir giysi olarak örttüğü başı sıcaktan ve soğuktan koruma şeklindeki ana işlevinin ötesinde bazı toplumlarda dini ya da geleneksel işlevler ve anlamlar kazanmıştır. Bölge ve kültür şartlarına göre başörtüsü şekilleri büyük bir çeşitlilik gösterdiği gibi üstlendiği anlamlar da farklılaşır. Bir toplumda sosyal statünün, asaletin göstergesi olarak kullanılırken bir başkasında erkeğin kadın üzerindeki hâkimiyetinin işareti olarak kabul edilebilmektedir.
Baş ve yüz örtme âdetinin Mezopotamya toplumlarında milâttan önce 4000’lere kadar gittiği kaydedilmektedir.Sumer’deki İnanna mâbedlerinde rahibeler başlarını örtmek mecburiyetindeydi. Bu tapınaklarda rahibelerin kutsal fahişelik görevi yaptıkları ve bundan dolayı diğer kadınlardan ayrılmak için başlarını örttükleri belirtilmektedir
Başörtü ile ilgili Cümleler
- Birçok Türk kadını kırmızı bir başörtüsü takmayı sever.
- Başörtülü güzel bir kız yatağımın baş ucunda oturuyor.
- Birçok Türk kadını kırmızı renkli başörtüsü takmayı sever.
- Yatağımın başucunda oturan başörtülü güzel bir kız var.
- Birçok Türk kadını kırmızı renkli başörtüsü giymeyi sever.
- Birçok Türk kadını kırmızı bir başörtüsü giymeyi sever.
Başörtü anlamı, tanımı:
Başörtülü : Başını başörtüsü ile örtmüş olan (kadın).
Etken : Etki eden şey, faktör. Doğrudan doğruya öznenin yaptığı işi anlatan, öznesi belli olan fiil, etken fiil, aktif, aktif fiil, malum, edilgen karşıtı. Bir madde üzerinde belli bir değişiklik yapan şey, müessir.
Korumak : Karşılamak, denk gelmek. Tehlikeli, zararlı durumları önlemek. Bir şeyin eskimesini, yıpranmasını önlemek için gereken dikkat ve özeni göstermek. Bir kimseyi veya bir şeyi dış etkilerden, tehlikeden, zor bir durumdan uzak tutmak, esirgemek, muhafaza etmek, vikaye etmek, sıyanet etmek. Tehlikeye karşı denetimi altında bulundurmak, savunmak, müdafaa etmek. Süregelen bir durumun değişikliğe uğramasını önlemek. Güçlü bir kimse veya kuruluş, güçsüz birini veya bir şeyi desteklemek, himaye etmek.
Örtünme : Örtünmek işi.
Sağlamak : Elde etmek, sahip olmak. Bir işlemin doğruluğunu ortaya koymak. Öndeki aracın sağından ilerleyerek önüne geçmek. Bir işin olması için gerekli durumu, şartları hazırlamak, temin etmek.
Tanınma : Tanınmak işi.
Tamam : Bütün, tüm. Tamamlanmış, bitmiş. Eksiksiz. Yanlış ve yalan olmayan, doğru. Beğenilmeyen bir iş veya öneri karşısında söylenen bir söz. Evet.
Örtü : Yapılarda çatı, dam. Örtmek için kullanılan şey, vualet.
Diğer dillerde Başörtü anlamı nedir?
İngilizce'de Başörtü ne demek? : n. headkerchief, kerchief
Almanca'da Başörtü : (= başörtüsü) Tuch, Kopftuch
Rusça'da Başörtü : n. платок (M)


Bu kısımda Başörtü nedir? Başörtü ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Başörtü tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Başörtü hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.