Bagasse türkçesi Bagasse nedir

  • Zeytin şeker kamışı veya üzüm kalıntısı (işlemden geçtikten sonra).
  • Bagas.
  • Pirina.
  • Küspe.
  • Şeker kamışı küspesi.
  • Posa.

Bagasse ingilizcede ne demek, Bagasse nerede nasıl kullanılır?

Bagassosis : Bagasoz. Bagasozis.

Rutabagas : Sarı şalgam. Bir tür şalgam. Şalgam.

Baganda : Uganda'da yaşayan etnik bir grup. Doğu afrika'nın (çoğunlukla uganda'da) yaşayan ve toplam nüfusun yaklaşık yüzde 30'unu oluşturan en büyük etnik grubu.

Bagatelle : Bilardoya benzer bir oyun. Belirli biçimi olmayan kısa müzik parçası. Önemsiz şey. Bilardo benzeri bir oyun.

Bagatelles : Belirli biçimi olmayan kısa müzik parçası. Bilardo benzeri bir oyun. Önemsiz şey.

Bag of bones : Kemik torbası. Bir deri bir kemik kimse. Bir deri bir kemik.

Bag of tricks : Bir şeyi yapmak için elde bulunan yöntem ve teknikler. Eldeki imkanlar. Elde bulunan olanaklar. Zengin kaynaklı planlar seti.

Bag and baggage : Bütün eşya ile. Bütün eşyasıyla. Pılını pırtısını toplayarak. Takım taklavat. Pılıyı pırtıyı toplayarak. Her şeyi ile. Tasını tarağını toplayarak. Bütün eşyası ile. Pılı pırtı. Pılı pırtıyı toplayarak.

Rutabaga : Şalgam. Sarı şalgam. Bir tür şalgam.

Bag filter : Torba süzgeç. Torba filtre. Torbalı süzgeç.

İngilizce Bagasse Türkçe anlamı, Bagasse eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Bagasse ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Oil meal : Köftün.

Residue : Kalan kısım. Belirli bir işlem sonucunda geriye kalan, artan. Bir maddenin orijinal bileşenlerinden bir kısmının alınmasından sonra geriye kalan kısmı. Vasiyetin paylaşımından sonra kalan parça. Artık. Net tereke. Kalan. Tortu. Çökelti. Kalıntı.

Draff : Tortu. Mutfak artığı.

Feculence : Tortu. Bulanıklık. Pislik. Çamur.

Oil : Yağ. Gaz. Yağcılık yapmak. Pohpohlamak. Sıvı yağ. Bağıl devinimli parçalar arasına konarak kaymayı kolaylaştıran, sürtünme ve aşınmayı azaltan kaygan sıvı. Sıvıyağ. Kimya, madencilik alanlarında kullanılır. Petrol.

Pulp : Ucuz kağıda basılmış sansasyonel (roman veya dergi). Öz. Değersiz şeyler. Kağıt hamuru yapmak. Lapa. Meyve eti. Ucuz dergi. Etli kısım.

Faeces : Bok. Kaka. Tortu. Pislik. Dışkı. Feses. Feçes. Atık.

Marc : Dişi at. Kısrak. Üzüm posası. Cibre.

Dross : Cüruf. Dışık. Değersiz şey. Değersiz şeyler. Artık. Süprüntü. Kül curuf. Maden posası. Metal yüzünde oluşan cüruf.

Oilcake : Köftün. Yağı çıkarıldıktan sonra kalan yoğunlaştırılmış ketentohumu (veya başka bir bitki maddesi)bitkisi malzemesinden oluşan yığın (hayvan yemi gübresi olarak kullanılan).

Bagasse synonyms : cake, dreg, foots, marcs, pulped, feces, pomace, meal, fecula, oil cake, pulps, lees, cossene, dregs, cossette.

Bagasse ingilizce tanımı, definition of Bagasse

Bagasse kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Sugar cane, as it comes crushed from the mill. It is then dried and used as fuel. Also extended to the refuse of beetroot sugar.