Cards türkçesi Cards nedir

  • Program.
  • Oyun kağıdı.
  • Tebrik kartı.
  • Amerika'da kredi kartı alacak hesapları ile desteklenen dönen nitelikteki sertifikalar.
  • Tarak (dokuma).
  • Kart.
  • İskambil kağıdı.
  • Esprili kimse.
  • Kartlar.
  • Belge.
  • Kartvizit.
  • Kartpostal.

Cards ile ilgili cümleler

English: Ali and Mary are playing cards in the next room.
Turkish: Ali ve Mary yan odada iskambil oynuyor.

English: Ali and his friends often play cards until after midnight.
Turkish: Ali ve arkadaşları, çoğu kez gece yarısına kadar kart oyunu oynar.

English: A lot of birthday cards will arrive soon.
Turkish: Bir sürü doğum günü kartı yakında gelir.

English: After dinner, we played cards till eleven.
Turkish: Akşam yemeğinden sonra, on bire kadar kart oynadık.

English: "Whose cards are these?" "They are Fahima's."
Turkish: "Bunlar kimin kartları?" "Onlar Fahima'nın."

Cards ingilizcede ne demek, Cards nerede nasıl kullanılır?

Laid his cards on the table : İçini döktü. İçinde olan her şeyi açığa vurdu. Samimi bir şekilde açıkladı.

Net cards to install : Yüklenecek ağ kartları.

Stack the cards against somebody : Kartları aleyhine dizmek.

A pack of cards : İskambil destesi.

Debit cards : Bankamatik kartı. Borç kartı. Hesap kartı. Borçlandırma kartı. Debit kart. Para çekme, hesap bilgilerini kontrol etme ve işlem yapma, ayrıca hesapta para olması koşuluyla satın alımlarda ödeme aracı olarak kullanılan ve bir banka, perakendeci veya diğer satıcılar tarafından çıkarılan plastik kart. Banka kartı. Kart sahibinin hesabından alışveriş tutarını doğrudan düşüren kart.

 

Net cards : Ağ kartları.

Do you accept credit cards : Kredi kartı kabul ediyor musunuz.

In the cards : Olası. Hesapta olan. Muhtemel. Oldu olacak. Eli kulağında.

Pack of cards : İskambil.

Game of cards : Kağıt oyunu.

İngilizce Cards Türkçe anlamı, Cards eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cards ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Format : Bir film ya da görüntülük üzerindeki resmin eni ile yüksekliği arasındaki oran. (ölçün filmlerde ve dar filmlerde bu oran 3:4 (1:1,33) tür. geniş görüntülük işlemleri bu oranın 1:2,70'e kadar çıkmasıyla gerçekleşir). tv. televizyon görüntülüğündeki resmin eni ile yüksekliği arasındaki oran; ölçün filmde olduğu gibi 3:4'tür. Kitap boyu. Çerçeve oranı. Resim boyu. Verinin önceden düzenlenmiş görünümü. bilgisayar belleğinde ya da izlencede, giriş-çıkış tutanaklarında ya da veri iletişimde bilgilerin gösteriliş düzenini belirleyen yapı. Şekil. Düzenlemek. Sayfa düzeni. Format. Genel düzen.

Calling card : Telefon kartı. Arama kartı.

Documentary : Dokümanter. Senet. Belgesel. Gerçek yaşamdan alınan herhangi bir olguyu, kendi doğal çevresi ve akışı içinde ya da buna en yakın biçimde sonradan kurulmuş bezemler, seçilmiş yerlerde işleyen, çok kez belirli bir amacı yansıtan film çeşidi. Vesika. Belgelere dayanan. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Belgeli. Belge niteliği taşıyan film ya da televizyon izlencesi.

 

Dct : Bilgi veya kanıt içeren kağıt.

Lead : Kurşun. İletme teli. Bir oyunda birinci derecedeki rol. Başını çekmek. Fazla tüketildiğinde zehirli etki yapan ağır bir metal. Yıldız oyuncu. Başı çekmek. Kurşundan yapılmış. Başoyuncu. Baş rol.

The aged : Yaşlanmış. İhtiyar. (içki) yıllanmış. Kocamış. Yıllanmış. Kartaloş. Yaşlandırılmış. Kartaloz. Yaşlı.

Argument : Argüman. Düşünme. Anlaşmazlık. Savunma. Delil. İşlenen konu. Bilgisayar, fizik, tiyatro alanlarında kullanılır. Kanıt. Bir tiyatro yapıtının baş tarafına yazılan oyun özeti bk. baş özet; inandırıcı söz, sahne. Görüş.

Card : Gözlem ya da verileri alansal ve yersel dağılımıyla gösteren çizim. Kart koymak. Gırgır. Şamatacı. Karşılaşma bağdarlaması. Üzerine bilgi ya da veri yazmak üzere kullanılan yazılık.

Charta : Ferman. Kişisel özgürlükle ilgili yasa. Büyük ferman (ing.).

Cards synonyms : high low jack, four card monte, vingt et un, cassino, fantan, strip jack naked, boodle, go fish, rouge et noir, long whist, poker game, short whist, trente et quarante, pisha paysha, business card, documentation, stops, carte, instrument, old, sevens, faro, nap, doc, beggar my neighbour, double, euchre, rum, michigan, doubling, dry, postal, chicago.