Citizens türkçesi Citizens nedir

Citizens ile ilgili cümleler

English: Many citizens enlisted in the army.
Turkish: Birçok vatandaş orduya yazıldı.

English: In a democracy, all citizens have equal rights.
Turkish: Bir demokraside bütün vatandaşların eşit hakları vardır.

English: Many citizens joined the army.
Turkish: Birçok vatandaş orduya katıldı.

English: All citizens should respect the law.
Turkish: Tüm vatandaşlar hukuka saygılı olmalı.

English: A great number of citizens went into the army.
Turkish: Çok sayıda vatandaş orduya katıldı.

Citizens ingilizcede ne demek, Citizens nerede nasıl kullanılır?

Citizens rights movement : Yurttaşlık haklarını destekleyen siyasi bir hareket. Yurttaş hakları hareketi.

Senior citizens residence : Huzurevi. Yaşlanmışların ikamet ettiği ev. Yaşlılar için ev.

Senior citizens : Kıdemli yurttaşlar veya vatandaşlar. İhtiyarlar. Yaşlılar.

Citizenship : Uyrukluk. Vatandaşlık. Yurttaşlık. Hemşerilik. Hemşehrilik. Tabiiyet.

Citizenship education : Vatandaşlık eğitimi. Programı ve yöntemi ile, her yaştaki öğrencinin toplumca benimsenen davranışları geliştirmesi ve iyi bir yurttaş olarak yetişmesi amacını güden eğitim etkinliği. Yurttaşlık eğitimi.

 

Waiver of citizenship : Vatandaşlıktan feragat. Vatandaşlıktan çıkma. Vatandaşlıktan çıkarılma. Vatandaşlığı bırakma.

Intercitizenship : Eşit vatandaşlık hakları tanıma. Farklı ülkelerdeki aynı vatandaşlara eşit hakları tanımak.

Senior citizen center : Yaşlılar merkezi. Yaşlı insanlar için çeşitli aktiviteler sunulan yer.

Foreign citizenship : Yabancı uyruklu milliyet. Yabancı vatandaşlık.

Citizen of contractant parties : Anlaşmalı ülkeler uyruğu. Paris birliği andlaşması'nı uygulayan ülkelerin uyruğu olan kişi.

İngilizce Citizens Türkçe anlamı, Citizens eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Citizens ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Freeman : Azat edilmiş köle. Güney dakota eyaletinde şehir. Washington eyaletinde yerleşim yeri. Hemşeri. Serbest oyuncu. Özgür adam. Onursal hemşehri. Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Missouri eyaletinde şehir. Köle olmayan kimse.

Vassals : Köle gibi. Hizmetli. Kul. Tebaa. Bağımlı. Derebeyine bağlı kimse. Derbeyine bağlı kimse. Vasal. Köle.

Denizens : Bir yerin yerlisi veya orada yerleşik olan kimse. Oturma iznine sahip kimse. Yerleşmiş yabancı sözcük. Müdavim. Ortama uyum sağlamış canlı. Oturma izni olan kimse.

Civilian : Mülki. Sivil. Başı bozuk.

Countrywoman : Vatandaş (kadın). Taşralı kadın. Köylü kadın.

Countrywomen : Köylü kadın. Taşralı kadın. Vatandaş (kadın).

Voter : Oy veren kimse. Oy kullanan. Saylavcı. Müntahip. Seçmen.

Townsmen : Şehirli. Kasabalı.

Fellow countryman : Hemşeri. Aynı ülkeden olan.

Townsman : Kentli. Kasabalı. Şehirli.

 

Citizens synonyms : active citizen, arcado cyprians, private citizen, country people, compatriots, countryman, habitant, national, citizenry, governed, cannie, repatriate, canniest, calm, compatriot, ataraxic, shacker, thane, balmier, calmer, man in the street, member of the public, fellow citizen, denizen, commonalty, ionian, subject, arcadias, grouping, dorian, fellow countrywoman, fellow countrymen, indweller.

Citizens zıt anlamlı kelimeler, Citizens kelime anlamı

Noncitizen : Yurttaş olmayan kimse. Vatandaşlık almamış kişi. Yabancı ülkeden kişi. Vatandaş olmayan kimse. Kaçak yabancı.

Serviceman : Araba tamircisi. Hizmetçi. Tamirci. Asker. Servis görevlisi.