Civil nedir, Civil ne demek

Civil; Yerleşim Merkezi olarak kullanılan bir sözcüktür.

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Küçük tipli kişi.

Yağ, peynir, bezir koymağa yarayan küçük toprak çömlek.

Küçük iplik çilesi.

Titiz, duygulu.

Uyanık.

Peyniri yağda pişirerek yapılan yemek.

Yağı alınmış sütten yapılan peynir.

Ufak taneli darı.

Yazın ekilen ekin.

Doğranmış yeşil fasulye tanesi.

Kuşburnu.

Yaban ördeği.

Gezilecek Görülecek bir yer olarak anlamı:

Giresun şehri, Tirebolu ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer.

Civil tanımı, anlamı

Civil civil : Öter gibi güzel konuşmayı anlatır. Kuş sesi (hk.). Güneşli, açık havayı anlatır

Civil cücüğü : Yaşları küçük ve çok sayıda çocuk.

Civil peyniri : Tel peyniri.

Civildek : İnce sesiyle hiç durmadan konuşan. Küçük, olmamış meyve.

Civildemek : Tatlı sesle konuşmak. Fısıldamak.

Civildeşmek : Fısıldaşmak.

Civildirik : Sıcaktan bunalarak bayılan kişi.

Civilgi : Asma dalı.

Civilti : Kuş sesi, cıvıltı.

Yaban ördeği : Ördekgillerden, evcil ördeğe benzeyen, yeşil boyunlu bir tür ördek (Anas boschas).

Tirebolu : Giresun iline bağlı ilçelerden biri.

Kuşburnu : Çalılık ve ormanlık alanlarda yetişen, soluk pembe renkte çiçekler açan bir ağaç, yaban gülü ağacı (Rosa canina). Bu ağacın parlak kırmızı renkli, içi tüylü ve çekirdekli meyvesi. Bu meyveden yapılmış olan içecek.

 

Fasulye : Fasulyegillerden, barbunya, çalı, ayşekadın, horoz vb. türleri bulunan bitki (Phaseolus vulgaris). Bu bitkinin sebze olarak yararlanılan yeşil ürünü ve kuru tohumları.

Giresun : Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.

Duygulu : Duygusu, duyarlığı çok olan, kolay duygulanan, içli, duyar, hassas.

Çömlek : Toprak tencere.

Taneli : Tanelerden oluşmuş. Çeşitli boylarda tanesi olan.

Toprak : Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. Memleketli. Kara. Yer kabuğunun bu bölümünden yapılmış. Arazi, tarla. Ülke.

Merkez : Bir bölgenin veya kuruluşun yönetim yeri. Biçim, tarz. Bir işin öğretildiği yer. Bir kapalı eğrinin veya bazı çokgenlerde köşegenlerin kesişme noktası. Bir dairenin veya bir küre yüzeyinin her noktasından aynı uzaklıkta bulunan iç nokta, özek. Belirli bir yerin ortası. Polis karakolu. Bir işin yoğun olarak yapıldığı yer.

Uyanık : Uyumamış, bidar. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. Açıkgöz, kurnaz, cingöz. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili. Uykudan uyanmış.

Diğer dillerde Civciv ensefalomalazisi anlamı nedir?

İngilizce'de Civciv ensefalomalazisi ne demek ? : crazy chick disease