Colorless türkçesi Colorless nedir

Colorless ile ilgili cümleler

English: Phenolphthalein will turn fuchsia in the presence of a base with a pH of or above 10.0 and will remain colorless in the presence of a solution with a pH of or below 8.2.
Turkish: Fenolftalein, 10.0 ya da daha fazla bir pH'a sahip olan bir baz varlığında parlak mora dönüşecektir ve 8.2 ya da daha az bir pH değerine sahip bir çözeltinin varlığında renksiz kalacaktır.

English: Colorless green ideas sleep furiously.
Turkish: Renksiz yeşil fikirler öfkeli bir şekilde uyur.

Colorless ingilizcede ne demek, Colorless nerede nasıl kullanılır?

Turn colorless : Şeffaflaşmak.

Colorlessness : Rengi olmama niteliği. Renksizlik. Renksemezlik. Akromatizm.

Color adaptation : Hayvanın kendi rengini çevresinin rengine uydurması ile oluşan bir korunma biçimi. Renk uyumu.

Color at roughage : Kaba yemlerin kalitesinin belirlenmesinde kullanılan, kuru otun kendine has parlak yeşil renge sahip olması veya silaj ve saman gibi kaba yemlerin doğal renk taşımalarının iyi kalitede, sarı, kahverengi veya siyah gibi renk almaları durumunda bozulmanın kabul edildiği fiziksel bir gösterge. Kaba yem rengi.

Color bar : Renkli televizyonda ayar resminde yer alan ve renk ayarını sağlamakta kullanılan, izgenin altı renginden oluşan çubuklar. Zencilerin beyazlarla aynı etkinliklere katılmasını önleyen engel. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Renk çubuğu. Beyazlar ve siyahlar arasındaki ırk ayrımı. Irk ayrımı. Ayrım.

 

Color blindness : Nesnelerin renksiz algılanması ya da kimi renklerin algılanmamasından ileri gelen bir görme bozukluğu. Renk körlüğü. Biyoloji, eğitim alanlarında kullanılır. İnsanda renklerin ayırt edilemediği, kırmızının yeşil, yeşilin kırmızı, pembenin gri, grinin pembe görüldüğü, x kromozomuna bağlı çekinik genlerle kontrol edilen, kalıtsal bir hastalık. daltonizm, dalton hastalığı, akromatopsi.

Color buttons on toolbars : Araç çubuğunda renkli düğmeler.

Color code : Renk simgesi. Renklerle kodlamak. Renk kodu.

Color cinematography : Renkli sinema. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Renkli film çevirmekle uğraşan sinema dalı.

Color break up : Renkli filmlerde dış etkilerden dolayı renkli resimlerin bozulması. Renk çözülmesi. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

İngilizce Colorless Türkçe anlamı, Colorless eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Colorless ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Clinical : Klinikal. Kliniğe, hastaya ait olan. Soğukkanlı. İlgisiz. Hasta başında yapılan. Umursamaz. Klinik. Klinikle ilgili.

Doughier : Güçsüz. Yufka gibi. Hamur gibi. Daha güçsüz. Pelte gibi.

Anemic : Güçsüz. Mecalsiz. Kansız, soluk, anemiyle belirgin, anemiden etkilenen veya anemiye ait olan. Beti benzi atmış. Kansız. Anemik. Sönük. Durgun.

 

Disinterested : İlgisiz. Karşılık beklemeden yapılan. Önyargısız. Bir konuda hiçbir çıkarı olmayan (kimse). Ön yargısız. Bir konuyla hiçbir ilgisi olmayan. Umursamaz. Kişisel duygularla etkilenmeyen.

Clouded : Karanlık. Bulutlu. Tartışmalı. Gölgeli. Tartışma yaratan. Belirsiz. Bulutlanmış. Bulanık. Lekeli.

Greyed : Ağarmak. Beyazlamak. Silikleştirilmiş. Kırlaşmak. Grileştirilmiş.

Nonpartisans : Partiye bağlı olmayan. Taraflı olmayan kimse. Etki altında kalmamış olan kimse. Partizan olmayan. Önyargılı olmayan kimse. Parti tutmayan.

Retiring : Mahcup. Çekingen. Göze çarpmayan. İçine kapanık. Sıkılgan. Utangaç. Emeklilik. Emekli. Mahçup.

Breath : Nefes. Esinti. An. Dem. Ağızdan çıkan buhar. Hafif rüzgar. Fısıltı.

Colorless synonyms : waxlike, pastelike, waxen, prefaded, achromatous, cooler, worn, diaphanous, wan, mealiest, deadpanned, sits on the fence, drab, monotony, pale, meeker, flattest, drabber, absurds, hueless, cockamamie, dispassionate, absurd, lurid, coldest, color, nonpartisan, deadpan, drabbest, washed out, ashen, faded, monotonous.

Colorless zıt anlamlı kelimeler, Colorless kelime anlamı

Colorful : Canlı. Renk renk. Parlak. Renkli. Ala. Rengarenk. Hareketli.

Chromatic : Yarım seslerden oluşan ses dizisi. Renközü olan. renksemezin karşıtı. Kromatik. Renkser. Parlak renkli ya da boyandığında parlak renk meydana getiren. Renksel. Biyoloji, gitar, kimya, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Renklerle ilgili. Renge ilişkin olayları ya da nesneleri belirleyen (özdek). içinden geçen güneş ışığını tek renkli bileşenlerine ayıran (özdek). Renklere ait.

Colourful : Rengarenk. Ala. Parlak. Renk renk. Renkli. Hareketli. Canlı.

Colorless antonyms : lively.

Colorless ingilizce tanımı, definition of Colorless

Colorless kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Without color. Not distinguished by any hue. Transparent. As, colorless water.