Corruptness türkçesi Corruptness nedir

Corruptness ingilizcede ne demek, Corruptness nerede nasıl kullanılır?

Incorruptness : Namusluluk.

Corrupt practices : Hatalı uygulamalar. Kanunsuz işler.

Control data corrupt : Denetim verisi bozuk.

Most corrupt : En çok bozulmuş.

Corrupt : Bozulmuş. Bayağı. -e rüşvet yedirmek. Ahlaksız. Yiyici. Rüşvetçi. Bozmak (dili). Kötü yola sürüklemek. Kötüleştirmek. Bozmak.

Corruptibilities : Çürüme. Bozulabilir olma niteliği. Berbat etme eğilimi. Rüşvet yeme.

Corrupter : Bozan kime veya şey. Yozlaştıran kimse veya şey.

Corruptibly : Rüşvet alır bir halde. Ayartılabilir bir biçimde. Ayartılabilir bir şekilde. Bozulabilir bir biçimde. Çabuk çürüyen bir biçimde. Berbat etme eğilimi ile. Yolsuzlukla. Bozulabilir.

Corrupted : Bozuk. Bozulmuş. Virüslü. Lekelenmiş. Sapık. Ahlaksız. Sahtekar. Berbat olmuş.

Corruptibleness : Çürüme. Berbat etme eğilimi. Bozulabilir olma niteliği. Rüşvet yeme.

İngilizce Corruptness Türkçe anlamı, Corruptness eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Corruptness ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Orneriness : İnatçılık. Huysuzluk. Kötülük. Aşağılık. Alçaklık. Geçimsizlik.

 

Depravity : Ahlak bozukluğu. Fesat. Doğru yoldan ayrılma. Günahkarlık.

Barretry : Sık sık tartışma yaratma ve dava açma işi. Düzenbazlık. Sürekli tartışma yaratıp ve dava açma. Sık sık kargaşa ve huzursuzluğa sebebiyet verme.

Mediocrities : Orta hal. Aleladelik. Sıradanlık. Vasatlık.

Remorselessness : Acımasızlık. Merhametsizlik.

Collapse : Kollabe. Çöküntü. Güçten düşme. Bayılmak. Başarısız olmak. Ciğerlerine hava gitmemek. Düşmek. Çevresel damarların genişleyip burada kanın toplanmasıyla oluşan ağır bir çöküntü tablosu, vücutta bütün kuvvetlerin birdenbire kesilmesi. normal tonusun kaybedilmesi sonucu büzüşmesi, küçülmesi, sönmesi veya çökmesi. vazodepresyon. Başarısızlık. Suya düşmek.

Collapses : Portatif olmak. Bozulmak. Çöküntü. Çökmek. Açılır kapanır olmak (iskemle veya masa). Çökertmek. Yığılmak. Düşmek. Güçten düşmek.

Inferiorities : Daha aşağı bir nitelikte olma. Adilik. Kalitesizlik. Astlık. Aşağılık. Düşüklük.

Crackup : Sinir krizi. Dağılma. Yıkılma. Çarpışma. Çökme. Ruhsal çöküş. Kaza.

Debauchery : Alemcilik. Çapkınlık. Hovardalık. Zamparalık. Ayyaşlık. Sefahat. Uçarılık. Dışlanmışlık.

Corruptness synonyms : dolus, venalness, enticing, corruption, subornations, commonplaceness, degenerateness, antinomianism, grossness, deceptions, decadence, dishonesties, counterfeiting, beguilements, descent, cajolements, corruptions, unscrupulousness, inferiority, dishonour, common manners, hoydenism, decadency, platitude, circumvention, debauchedness, gaucherie, fakeries, beguilement, corniness, dissoluteness, incitation, breakups.

 

Corruptness zıt anlamlı kelimeler, Corruptness kelime anlamı

Corrupt : Bozulmuş. Yozlaştırmak. Bayağı. Bozmak. Kötüleştirmek. Rüşvetçi. Doğru yoldan saptırmak. Ahlaksız. Yozlaşmış. Baştan çıkarmak.

Incorrupt : Namuslu. Katışıksız. Şerefli. Saf. Mükemmel. Ahlaklı. Ahlaken bozulmamış. Masum. Onurlu. Tertemiz.

Incorruptness : Namusluluk.

Corruptness antonyms : honesty, honor.

Corruptness ingilizce tanımı, definition of Corruptness

Corruptness kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The quality of being corrupt.