Counselor at law türkçesi Counselor at law nedir

Counselor at law ingilizcede ne demek, Counselor at law nerede nasıl kullanılır?

Counselor : Müşavir. Rehber. Öğütçü. Müsteşar. Avukat. Elçiden sonraki diplomat. Bkz.counsellor. Danışman. Yaz kampı idarecisi. Okullarda her öğrenciye kişisel olarak yardım eden ve ayrıca öğrencilerin okulları, aileleri ve çevreleri ile ilgili güçlüklerin çözümünde kılavuzluk yapan görevli. kılavuzluk ve danışma odalarına baş vuran kimselerin ruhsal, toplumsal, akademik ya da meslekle ilgili sorunları ile uğraşan uzman.

At : Üzere. E. De. Bir iş veya hareketten bahsederken kullanılır. Ye. Hatta. Yanında. Üzerinde. Ya. Bir yeri belirtmek için kullanılır.

Law : Doğa olaylarının oluş nedenlerini ortaya koyan ve gelecekteki olayları önceden kestirme olanağı veren bağıntı; newton kanunu, kepler kanunları. Yasal çözüm. Olguların zorunlu, doğal gelişimlerini belirleyen temel içsel bağıntı; olgular ya da nesnelerin özellikleri arasındaki nedensel, zorunlu ve durağan (güvenilir) bağlantı. devlet gücünce yerleştirilmiş ve yaptırıma bağlanmış, insan etkinliklerini düzenleyen buyurucu davranış kuralları ve ölçüleri. İlke. Tüze. Yasa. Siyasal örgütü bulunan toplumlarda herhangi bir zamanda siyasal erkin uyulmasını yaptırıma bağladığı, çoğunlukla yazılı buyruklar ve yasaklamalar, biçimindeki davranış kurallarının tümü. Sakçı. Kanun. Hukuk.

 

Attorney at law : Avukat. Dava vekili. Başsavcı.

Barrister at law : Dava vekili.

Serjeant at law : En yüksek rütbedeki özel tip ingiliz avukatı.

Counsellor at law : Dava vekili. Avukat.

Sergeant at law : Özel tip ingiliz hukukçusu veya avukatı.

İngilizce Counselor at law Türkçe anlamı, Counselor at law eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Counselor at law ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Legal practitioner : Stajyer avukat.

Pleaders : Savunma vekili. Dava savunucusu. Savunucu.

Attorney at law : Başsavcı.

General practitioner : Stajyer avukat. Pratisyen hekim. Pratisyen. Pratisyen doktor.

Lawyer : Müdafi. Hukukçu. Hukuki danışman. Aklavcı. Savunman.

Barristers : Duruşmaya çıkan avukat. Avukat (amerikan ingilizcesi). Dava vekili (ingiliz ingilizcesi). En yüksek mahkemelerde dava görebilen avukat. Vekil.

Advocated : Müdafi. Müdafaa etmek. Savunmak. Korumak. Yandaş. Taraftar. Desteklemek. Savunucu.

Advocates : Yandaşlar. Taraftar. Yandaş. Savunucu.

Counselor at law synonyms : counsellor at law, case lawyer, advocator, barrister, atty, attorneys, advocate, barr, attorney, attorney at low, brief, ballyhoo man, barrister at law, briefed, pleader.