Destek nedir, Destek ne demek
Destek; kökeni farsça dilinden gelmektedir.
- Bir şeyin yıkılmaması için konulan eğik veya düz dayak, payanda.
- Bir birlik için sağlanan yardım veya koruma.
- Üzerine bir şey oturtmaya, tutturmaya, koymaya yarar araç, bindi, hamil.
- Maddi ve manevi yardımcı, dayanak
- Bir vektörü taşıyan sonsuz doğru.
- Kredi işlemlerinde her an sarf edilebilecek kredi.
- Yardım.
"Destek" ile ilgili cümleler
- "Kızardı, söylenirdi ama gene de tek desteği oydu hayatta." - O. Hançerlioğlu
- "Şamdan, sehpa, sacayak birer destektir."
Yerel Türkçe anlamı:
Senet.
Gitar terimi olarak anlamı:
Bir gitar sanatçısının bazı maddi yararlar karşılığında belli bir firmanın ürettiği müzik aletini kullanması ve bu yolla o ürünün reklamının yapılmasına dayalı karşılıklı anlaşma.
Hukuki terim anlamı:
muîn. ~ ten yoksunluk: muînden mahrûmiyyet.
Matematik terimi olarak kelime anlamı:
Fonksiyonun sıfırdan farklı değerler aldığı kümenin kapanışı.
Sinema ve Televizyon dünyasındaki anlamı:
Alıcı çalıştırılırken sallanmamasını ya da düzgün devinimlerde bulunmasını sağlayan biçim ve boydaki yardımcı araç; başlıcaları üçayak, tekayak, göğüs ayağı, omuzluktur.
Tiyatro'daki terim anlamı:
Bir dekoru ya da bir dekor parçasını arkadan tutan destek.
Bilimsel terim anlamı:
Çifteker çatısının arkasındaki sele borusu ile, gerideki maşa ayağı arasında bulunan ve çatıyı destekleyen borular.
Oyun düzenine göre asıl işi yüklenen oyuncuya ötekilerin yardıma hazır olması.
[Bakınız: zengin uyak]
İngilizce'de Destek ne demek? Destek ingilizcesi nedir?:
support, endorsement, camera support (mounting), mounting, brace, etai
Fransızca'da Destek ne demek?:
attelle ou éclisse, hauban
Osmanlıca Destek ne demek? Destek Osmanlıca'da ne anlama gelir?:
mesnet
Gezilecek görülecek bir yer, şehir olarak tanımı:
Amasya ilinde, Destek nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.
Destek tanımı, anlamı:
Destek görmek : Yardım edilmek.
Destek olmak : Güç sağlamak, yardımcı olmak.
Destek oyun : Halk oyunlarında adım ve biçimsel yapı açısından doruk noktaya ulaşmayı sağlayan oyunu pekiştiren ikincil oyun.
Deste : Cinsleri aynı veya birbirine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, bağlam. Yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları derecelerden biri. Kılıç, bıçak vb.nin elle tutulacak yeri. Aynı cinsten onluk bir küme. Elli iki karttan oluşan iskambil kâğıdı.
Destek doku : Kalın çeperli, güçlü hücrelerden oluşmuş, bitkiye diklik, sertlik ve sağlamlık kazandıran doku. Vücutta destek görevi gören bağ, kıkırdak ve kemik dokularına verilen ortak ad.
Destekçilik : Destekçi olma durumu.
Destekleme : Devletçe yapılmış olan para yardımı, sübvansiyon. Desteklemek işi.
Destekleme alımı : Bir ürünün değerini belli bir düzeyden aşağı düşürmemek için devletçe yapılmış olan satın alma işi.
Desteklemek : Destek koymak. Bir kimse veya kuruluşa yardım sağlamak, müzaheret etmek. Arka olmak, arka çıkmak.
Desteklenme : Desteklenmek işi.
Desteklenmek : Destekleme işine konu olmak.
Destekleşme : Destekleşmek işi.
Destekleşmek : Birbirlerini desteklemek.
Destekleyiş : Destekleme işi.
Destekli : Desteği olan. Desteklenmiş, destek konulmuş.
Destekli bütçe : Dayanağı olan bütçe.
Desteksiz : Desteği olmayan, desteklenmemiş.
Desteksiz atmak : Abartılı konuşmak, yalan söylemek.
Desteksizlik : Desteksiz olma durumu.
Yıkılma : Yıkılmak işi.
Eğik : Bükülmüş. Eğilmiş olan, dik veya düz olmayan. Dik veya paralel olmayan doğru. Yatay bir çizgi veya düzlemle açı oluşturacak biçimde olan, yalman, mail, şev.
Dayak : Evlerin kapısının açılmaması için kapının arkasına konulan kol, destek, sürgü. Bir şeyin yıkılmaması için dayanan ağaç, destek, payanda. Bir insanı veya bir hayvanı dövme işi, sopa, patak, kötek.
Payanda : Destek.
Oturtma : Halka halka kesilmiş patates, patlıcan, kabak vb. sebzelerden yapılmış olan bir tür kıymalı yemek. Oturtmak işi.
Tutturma : Tutturmak işi.
Koyma : Koymak işi.
Bir : Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Sadece. Ancak, yalnız. Sayıların ilki. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Bu sayı kadar olan. Beraber. Aynı, benzer. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Bir kez. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Tek. Eş, aynı, bir boyda.
Sonsuz : Sonu olmayan, bitmeyen, ebedî. Birçok. Sonu ve sınırı olmayan şey. Çok. Sonu olmayan, her niceliği aşabilen değişken (nicelik). Ölçülemeyecek kadar çok veya büyük olan.
Doğru : Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı. Hiçbir yöne sapmadan, dosdoğru, doğruca. Karşı yönünce. Yakın, yakınlarında. Gerçek, yalan olmayan. İki nokta arasındaki en kısa çizgi. Gerçek, hakikat. Yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst, namuslu. Yanlışsız, eksiksiz bir biçimde. Akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun.
Maddi : Madde ile ilgili, maddesel, özdeksel, manevi karşıtı. Maddesel. Mal, para, varlıkla ilgili olan. Maddeden oluşan.
Ve : İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz. Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu.
Manevi : Görülmeyen, duyularla sezilebilen, ruhani, tinsel, maddi karşıtı.
Yardımcı : Yardımı olan (şey). Yardım eden veya gerektiğinde yardım edecek olan kimse vb., muavin, muin, yaver, asistan.
Dayanak : Dayanılacak şey, istinatgâh, mesnet. Destek, dayanak noktası. Bir iddiayı güçlendirmeye yarayan tanıt. Bir gerçekliğin onaylanması için olayların arkasında veya altında bulunan şey, kendisine bir şey yüklenilen, bir varlığa destek olan, altta bulunan temel.
Yardım : Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri. İşlerin daha etkin ve verimli olabilmesi için sağlanan katkı, destek. Bağış, iane. Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet. Etki.
Destek ağırlığı : Pano arkadaki desteğini sağlamlaştırmaya yarayan demir ağırlık.
Destek çubuğu : Deneyliklerde kimi aygıtların ya da düzeneklerin uygun konumlarda durmaları için kıskaçlarla tutturuldukları, sağlam tabanlı düşey demir çubuk. romolécule] Deney düzeneklerinin uygun konumlarda durmalarını sağlamak için kıskaçlarla tutturuldukları sağlam tabanlı düşey demir çubuk.
Destek demiri : Dekorda kapı çerçevesini ya da kemerleri uçlardan sağlamlaştırmada kullanılan demir kelepçe ya da bilezik. Dekorda kapıları ya da kemerleri alt taraftan sağlamlaştırmakta kullanılan demir kelepçe.
Destek doğrusu : ( )
Destek dokusu : Hayvanların vücudunda destek görevi gördükleri için kemik ve kıkırdak dokularına verilen ortak ad. İç ye dış iskelet. Kolenşima gibi kalın duvarlı hücrelerden yapılmış doku. (biyoloji) Hayvanların vücudunda destek görevi gören kemik ve kıkırdak dokuları. Hücre farklılaşması sonucu oluşan dört temel dokudan biri. Destek dokusunun bağ dokusu, kıkırdak dokusu, kemik dokusu ve kan dokusu olmak üzere dört türü bulunur. Vücuda destek görevi gördükleri için bağ dokusunun kıkırdak ve kemik dokularına birarada verilen bir ad.
Destek düzeyi : Borsada, belli bir süre içinde fiyatlardaki aşağı doğru düşme eğiliminin yoğun alımlarla durdurulduğu fiyat düzeyi.
Destek eğrisi : ( )
Destek elektroliti : Seyreltik elektrolitlerin kullanıldığı elektrokimyasal yöntemlerde, iyonik göçü üzerine alması için eklenen, elektrot tepkimelerine katılmayan tuz, baz, asit gibi elektrolitler.
Destek fonksiyonu : ( )
Destek hücreleri : Tat alma tomurcuğu gibi bazı organlarda duygu hücrelerinin yanında bulunan ve art arda destek teşkil eden hücreler. Bazı organlarda duyu hücrelerinin yanında bulunan ve ardarda destek teşkil eden hücreler.
Destek ile ilgili Cümleler
- Ölüm cezasını destekler misin yoksa karşı mı çıkarsın?
- Destekleyici olun.
- Destek için amcasına bağlıydı.
- Jale'ye destek verme.
- Destek için teşekkürler.
- Ali desteklemeye başladı.
- Beni desteklediğin için teşekkürler.
- Destekleri için herkese teşekkür etmek istiyorum.
- Ali ve ben birbirimize destek oluyoruz.
- Senin dinin uyuşukluğu destekliyor.
- Bu kararı bütün kalbimle destekliyorum.
- Destekleyici olmaya çalışıyorum.
Diğer dillerde Destek anlamı nedir?
İngilizce'de Destek ne demek? : adj. auxiliary, backup, supporting
n. support, stand by, brace, prop, rest, underlay, upholder, buttress, backing, backup, aid, supporter, friend, assistance, bolster, booster, bracer, bracket, contribution, cooperation, corbel, countenance, crutch, endorsement, indorsement, mounting
Fransızca'da Destek : appui [le], étai [le], étançon [le], main-forte [la], pilier [le], support [le], secours [le], support [le]
Almanca'da Destek : n. Anhalt, Anlehnung, Beihilfe, Förderung, Fürsorge, Halt, Hilfe, Hilfsmittel, Nachhilfe, Rückhalt, Spreize, Sprieße, Steife, Stempel, Strebe, Stützbalken, Stütze, Stützung, Tragbalken, Untersatz, Unterstützung, Verstrebung, Widerhalt
Rusça'da Destek : n. балка (F), подпорка (F), подпор (M), устой (M), поддержка (F), подспорье (N), подмога (F), подставка (F), штатив (M), кронштейн (M)
Bu kısımda Destek nedir? Destek ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Destek tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Destek hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.