Dissimilar türkçesi Dissimilar nedir

Dissimilar ingilizcede ne demek, Dissimilar nerede nasıl kullanılır?

Become dissimilar : Farklılaşmak.

Make dissimilar : Farklılaştırmak.

Dissimilarities : Ayrılık. Başkalık. Benzemezlik. Benzeşmezlik. Farklılık. Benzersizlik.

Dissimilarity : Ayrılık. Benzemezlik. Benzeşmezlik. Benzersizlik. Başkalık. Farklılık.

Dissimilarly : Benzeşmeyerek. Farklı olarak. Birbirine benzemeyen bir şekilde. Farklı bir şekilde.

Dissimilitude : Fark. Başkalık. Benzeşmeme.

Dissimulated : İkiyüzlülük etmek. Belli etmemek. Duygularını gizlemek. Taslamak. Başka türlü göstermek. Gizlemek (gerçeği). İki yüzlülük yapmak.

Dissimulates : Başka türlü göstermek. Gizlemek (gerçeği). Duygularını gizlemek. İkiyüzlülük etmek. Belli etmemek. Taslamak. İki yüzlülük yapmak.

Dissimilate : Farklı sesler çıkarmak. Farklılaşmak. Farklı yapmak. Farklı olmak. Bir kelimede birbiriyle ilgili iki sesi atlamak (sesbilim). Farklılaştırmak.

Dissimulating : Gizlemek (gerçeği). Taslamak. Duygularını gizlemek. Başka türlü göstermek. İkiyüzlülük etmek. Belli etmemek. İki yüzlülük yapmak.

İngilizce Dissimilar Türkçe anlamı, Dissimilar eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Dissimilar ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Inhomogeneous : Aynı olmayan. Homojen olmayan. Türdeş olmayan. Tek türde olmayan.

Calico : Patiskadan yapılmış. Pamuklu. Patiska. Amerikan. Pamuklu bez. Basma. Basmadan yapılmış. Karışık. Benekli.

Any more : Daha. Gayrı. Daha fazla başka. Daha çok. Artık. Daha fazla. Biraz daha.

Differing : Ters düşmek. Farklı olmak. Anlaşamamak. Farlı düşünmek. Benzememek.

Calicos : Amerikan. Karışık. Patiskadan yapılmış. Basma. Pamuklu. Pamuklu bez. Basmadan yapılmış. Patiska. Benekli.

Diversified : Farklı alanlara yönlendirilmiş. Dağıtılmış. Rizikoları dağıtılmış. Çeşitli.

Diverging : Farklı olmak. Dağılma. Sapan. Ayrılmak. Birbirinden uzaklaşmak. Ayrılan. Uyuşmamak. Açılmak. Ayrılma.

Barring : Telli çalgıların klavyesinde bir parmakla birden fazla tele basılması. ...olmazsa. Öncelik (oynatımı). Kapama. Önemli bir filmin, birinci sınıf bir ya da birkaç sinemada ilk olarak oynatılması; böylelikle bir sinemaya ya da sinema topluluğuna, iyi filmlerin işletilmesi için geçici bir tekel sağlanması, aynı süre içinde komşu sinemaların ve izleyicilerin bu filmden yoksun kalması biçiminde uygulanan yöntem. Dışında. Haricinde. Olmazsa. Gitar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

Disjunct : Soyutlanmış. Tümce belirteci. Bitişik veya komşu elementten ayrılarak gösterilmiş. İzole edilmiş. Ayrık. Ayrılmış. Bölen.

Discrete : Soyut. Belirli. Münferit. Kesikli. Ayrılmış. Bilgisayar, bilişim, fizik alanlarında kullanılır. Damgalar ya da yalnız ayrı değerler alabilen fiziksel büyüklükler gibi ayrı öğeler biçimindeki verilere değgin. Aralıklı.

 

Dissimilar synonyms : a far cry from, beside, divergent, excepting, newing, forth, nonhomogeneous, similarity, novel, atypical, alien, deviational, aside, alternative, alterable, far out, apart, different, unlike sings, else, another, diverse, detachedly, asides, nonidentical, distinctive, but, aloof, unlike, disjuncts, discontinuous, discriminating, distinct.

Dissimilar zıt anlamlı kelimeler, Dissimilar kelime anlamı

Dissimilarity : Başkalık. Farklılık. Ayrılık. Benzersizlik. Benzeşmezlik. Benzemezlik.

Similar : Benzeş. Benzeşen. Mümasil. Okşaş. Aynı türden. Müşabih. Benzeyen. Okşar. Bendeş. Ayrımsız.

Like : Dilemek. Hoşlanmak. Sevmek. Beğenmek. Gibi. -miş gibi. Benzer. Hoşuna gitmek. İstemek. Olası.

Dissimilar ingilizce tanımı, definition of Dissimilar

Dissimilar kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Unlike. As, the tempers of men are as dissimilar as their features. Heterogeneous. Not similar.