Doğruluk nedir, Doğruluk ne demek

  • Doğru ve dürüst olma durumu, doğru olana yakışır davranış, dürüstlük, adalet.
  • Düşüncenin gerçekle uyuşması, yargı ve önermelerin gerçeğe uygun olması

"Doğruluk" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Güzel düşün, iyi hisset, yanılma, aldanma / Ne varsa doğrudadır, doğruluk şaşar sanma" - T. Fikret

Doğruluk hakkında bilgiler

Doğruluk, hakikat olarak da kullanılan felsefe terimi ya da kategorisi. Felsefenin bütün gelişim aşamalarında, felsefe içi tartışmalarda ve tanımlamalarda belirleyici bir konu başlığı olarak yer almıştır. Dolayısıyla genel bir tanımı olmaktan çok, her felsefe eğiliminde ya da okulunda farklı şekillerde tanımlanışları söz konusudur. Yine de genel bir tanımlama yapılacak olursa, Doğruluk ya da Hakikat, gerçek’ten ya da gerçeklik’ten ayrı olarak belli bir gerçekliğin düşünsel ya da zihinsel olarak temsil edilmesi ve temsilin gerçeklige uygun olması halidir diyebiliriz. Bu son derece sorunlu bir tanımlamadır söz konusu felsefe-içi tartışma bağlamında; özellikle de günümüz felsefe tartışmalarının ya da bu tartışmaların sonuclarının boyutları dolayısıyla.

Her felsefe eğilimi ya da akımı belli bir epistemolojik model kullanmakta ve dolayısıyla Doğruluk kategorisi buna göre farklı niteliklerde ele alınıp değerlendirilmektedir.

 

Çok genel olarak, doğruluğun, felsefe bağlamında epistemolojik ve ontolojik olmak üzere iki ayrı bağlamda ele alındığını belirtmek mümkündür.

Epistemelojik olarak doğruluk, bilgi etkinliğinin temel bir kavramıdır ve bilgiyi bilgi olmayan biçimlerden ayırmak üzere kullanılır. Doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir olan bilgi düzleminde ele alınır. Doğruluk, doğrulanabilir bilginin kuramsal ifadesidir. Buna göre doğruluk varolana dair bildirimde bulunan özneyle birlikte mümkündür. Özne-nesne ilişkisi bağlamında yer alan ve öznenin nesneyi bilişinin niteligini belirten bir kategoridir. Ontolojik doğruluk kavramı ise, doğruluğu varlığın özüyle özdeş olma hali olarak ele almak anlamına gelir. Burada bilginin doğruluğunun bir özne-nesne ilişkisi sorunu değil varlığın özüyle ilgili oldugu varsayılır.

Doğruluk ile ilgili Cümleler

  • Cümleler doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen.
  • Doğruluk çok önemlidir.
  • Müdürler çalışanlardan doğruluk,verimlilik ve adanmışlık bekler.
  • Bunların hiçbir doğruluk payı yok!
  • Onun yanıtı doğruluktan uzak.
  • Asalet boyda değil soyda, incelik belde değil dilde, doğruluk sözde değil özde, güzellik yüzde değil yürekte olur.
  • Doğruluk ve yanlışlık büyük ölçüde görecelidir.
  • Doğruluk aritmetikte önemlidir.
  • Şimdi o olay şöyle doğruluk güzel bir miras ama okuduğum çok sevdiğim bir adamın kitabında şöyle der kara koyundan ak kuzu, ak koyundan kara kuzu da çıkar der.

Doğruluk kısaca anlamı, tanımı:

Gerçek : Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici. Yapay olmayan. Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat. Doğruluk. Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak var olan. Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan. Temel, başlıca, asıl. Gerçeklik. Yalan olmayan. Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, özbeöz, hakiki, reel.

 

Uygun : Elverişli, yarar, müsait, muvafık. Orantılı, oranlı. Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip.

Doğrulu : Bir doğru boyunca olan, müstakim.

Dürüst : Sözünde ve davranışlarında doğruluktan ayrılmayan, doğru (kimse). Kurallara uygun, yanlışsız.

Durum : Duruş biçimi, konum, tavır. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri. Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon.

Yakış : Yakma işi.

Davranış : Davranma işi, tutum, davranım, muamele, hareket. Dıştan gözlemlenebilecek tepkilerin toplamı. Organizmanın uyaranlar karşısındaki tepkilerinin bütünü.

Dürüstlük : Doğruluk.

Adalet : Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme, doğruluk. Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, türe. Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları. Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme.

Düşünce : Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, ide, idea. Niyet, tasarı. Dış dünyanın insan zihnine yansıması. Tasa, kaygı, sıkıntı. İlke, yönetici sav.

Felsefe : Bir filozofun, bir felsefe okulunun, bir çağın öğretisi. Bir konuda soyut düşünüş. Bir bilimin veya bilgi alanının temelini oluşturan ilkeler bütünü. Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması. Dünya görüşü.

Diğer dillerde Doğruluk anlamı nedir?

İngilizce'de Doğruluk ne demek? : n. accuracy, uprightness, exactness, authenticity, rectitude, honesty, truthfulness, straightness, straightforwardness, candor, candour [Brit.], correctitude, correctness, directness, evenness, exactitude, faithfulness, fidelity, integrity, justice

Fransızca'da Doğruluk : droiture [la], exactitude [la], vérité [la], loyauté [la], justice [la], bien-fondé [le], authenticité [la], certitude [la], correction [la], fidélité [la], honnêteté [la], justesse [la], rectitude [la], véracité [la]

Almanca'da Doğruluk : n. Authentie, Authentizität, Bündigkeit, Echtheit, Ehrlichkeit, Exaktheit, Genauigkeit, Geradheit, Gewissenhaftigkeit, Glaubhaftigkeit, Ingenuität, Korrektheit, Präzision, Rechtschaffenheit, Redlichkeit, Richtigkeit, Wahrhaftigkeit

Rusça'da Doğruluk : n. прямота (F), правильность (F), верность (F), безошибочность (F), точность (F), правдивость (F), искренность (F), правда (F)