Dostlaşmak nedir, Dostlaşmak ne demek

  • Dost durumuna gelmek, dost olmak

Dostlaşmak tanımı, anlamı:

Dost : İyi geçinen, aralarında iyi ilişki bulunan. Sevilen, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi anlaşılan kimse, düşman karşıtı. Bir şeye aşırı ilgi duyan, koruyan kimse. Sahibine sevgi gösteren hayvan. Erkek veya kadının evlilik dışı ilişki kurduğu kimse, zamazingo.

Durum : Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Duruş biçimi, konum, tavır. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri. Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon.

Gelme : Gelmiş olan. Bir ışının, kaynağından çıkarak bir ayna yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine erişmesi. Yetişme. Gelmek işi.

Gelmek : Mal olmak. İsabet etmek. Herhangi bir sırada bulunmak. Sonuç çıkmak. Kendine yapılmış olan herhangi bir davranış veya durumu iyi karşılamak. Düşmek, rast gelmek. Daha önce üzerinde durulmuş olan bir konuya yeniden dönmek. Getirmek. Belli bir süre dolmak. -mez, -mezlik ile birlikte yapmacık anlatan deyimler yapar. Kadar olmak. Olmak, -e uğramak. Yönelme durumundaki bazı kelimelere getirilerek birleşik fiil yapar. Türemek. Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e) eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Dayanmak, tahammül etmek. Çıkmak, yönelmek. Kazanılmak, sağlanılmak. Uymak. Uygun düşmek. Katılmak, eklenmek. Başlamak, ortaya çıkmak. İhtiyaç anlatan deyimler kurmaya yarayan bir fiil. Etkisini herhangi bir biçimde göstermek. Biriyle birlikte gitmek. Bir şeye sonradan inanmak, doğruluğuna hak vermek, eğilim göstermek, kabul etmek. Belli bir zamana ulaşmak. Görünmek, sanılmak. Oturmaya, ziyarete gitmek. -dikçe, -esi biçiminde kullanılan sıfat-fiil eklerinden sonra geldiğinde önceki fiille ilgili olarak pekiştirilmiş bir istek ve sürerlik bildiren bir fiil. İzlemek, takip etmek. Ortaya çıkmak, doğmak. Bir yerden alınıp bir yere ulaştırılmak. Varlığını sürdürmek, yaşamak, intikal etmek. Ulaşmak, varmak. Akmak.

 

Olmak : Sıfat-fiil eki almış kelimelerle birlikte başlama, bitirme vb. bildiren fiilleri oluşturur. Sarhoş olmak. Bir durumdan başka bir duruma geçmek. Hastalığa yakalanmak, tutulmak. Gerçekleşmek veya yapılmak. Bir ad veya sıfatın belirttiği durumu almak. Herhangi bir durumda bulunmak. Uygun düşmek, yerinde görülmek. Yaklaşmak, gelip çatmak. Bir yerde doğmuş, yaşamış olmak. Yetişmek, olgunlaşmak. Bir olayla karşılaşmak, başına kötü bir şey gelmek. Yitirmek, elinden kaçırmak. Bulunmak. Yol açmak. Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak. Sürdürmek, yürütmek. Bir şey, birinin mülkiyetine geçmek. Uymak, tam gelmek. Ek fiilin geniş zamanı olan -dır (-dir) anlamında kullanılan bir söz. Hazırlanmak, hazır duruma gelmek. Bir şeyi elde etmek, edinmek. Bir kuruluşla, örgütle ilgili bulunmak, mensup olmak. Geçmek, tamamlanmak. Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak.