Durum gökbilimi nedir, Durum gökbilimi ne demek

Durum gökbilimi; Astronomi alanında kullanılan bir terimdir.

Astronomi'deki terim anlamı:

Küresel üçgen ölçümünden yararlanarak, gök küresinde seçilen bir konsayı dizgesine göre yıldızların bu küre üzerindeki yerlerini, yer değiştirmelerini inceleyen bir gökbilim kolu. "Küresel gökbilim" de denir.

Durum gökbilimi tanımı, anlamı

Gökbilim : Gökcisimlerinin uzaydaki durumlarını, devinimlerini, doğabilimsel - kimyasal yapılarıyla inceleyen bilim dalı. Gökcisimlerini inceleyen bilim

Duru : Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak. Pürüzsüz (ten). Arınmış, karışık olmayan (dil, üslup vb.).

Durum : Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Duruş biçimi, konum, tavır. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri.

Küresel gökbilim : Gökbilimin bir kolu. Gökcisimlerini gökküresi üzerinde birer nokta olarak alan, küre üzerindeki yerlerini, devinmelerini, aralarındaki uzaklıkları (açı olarak) inceleyen bilim.

Konsayı dizgesi : Noktaların uzayda yerlerini belirlemeye yarayan değişkenler ya da değişken eksenleri.

Yer değiştirme : Bir yerden başka bir yere gitme, tebdilimekân. Bir birimde çalışan görevlilerin düzenli bir biçimde başka birimlere geçmesi, rotasyon. Göçüşme. Laboratuvarlarda gazları toplamakta izlenen yöntem.

 

Küresel üçgen : Bir küre yüzeyi üzerine çizilen ve kenarları üç büyük çember yayı olan üçgen.

Gök küresi : İç yüzü gökyüzü olarak kabul edilen, yarı çapı sonsuza uzanmış yer merkezli küre.

Değiştirme : Değiştirmek işi, tebdil, tahrif.

Yıldızlar : Yarış günü onaltı yaşından büyük, onsekiz yaşından küçük olan atletler.

Üzerinde : Üstünde. ile ilgili, üzerine.

Konsayı : Eksenlere ve bir köken noktasına göre, noktaların uzaydaki yerlerini belirten sayılar takımı içinden bir sayı.

Küresel : Küre ile ilgili olan. Küre biçiminde olan, kürevi. Dünya ölçüsünde geniş bir bakış açısıyla benimsenen, global.

Yıldız : Çekirdeğinde oluşan füzyon sonucunda açığa çıkan enerjiyi uzaya ışınım biçiminde yayan, ışıklı gök cisimlerinden her biri. Bu biçimde olan. Bir toplulukta, bir meslekte, üstün başarı gösteren kimse. Kuzey 360°'lik yön, kuzey. Baht, şans, talih. Bir noktadan çevreye beş veya daha fazla çıkıntısı olan çok köşeli şekil. Sinema, tiyatro veya müzikhol sanatçısı, star.

Yarar : Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj. Çıkar. Yarayan, elverişli, uygun.

Küres : Güreş.

Seçil : “Benzerlerin arasından seçil, beğenil, üstün ol, sevgi ve saygı gör” anlamında kullanılan bir isim”.

Ölçüm : Ölçme işi. Ölçülerek elde edilen sonuç. Ölçümleme sonucu, takdir. Eli işe yatkın, becerikli, usta. Doktor. Fal. En, boy, oylum, süre gibi nicelikleri kendi cinslerinden seçilmiş bir birimle karşılaştırıp kaç birim geldiğini belirtme işlemi. Özdeğin türlü görünümlerini ve bunların niteliklerini karşılaştırabilmek ve dolayısıyla niceliklerini belirleyebilmek amacıyla nesnelere, ilişkin olduğu niteliğe uygun belli kurallara göre sayı verme işlemi. Bir kümenin altkümelerinden oluşan bir dolam üzerinde artı değerler alan sayılabilir toplamsal küme işlevi, Anlamdaş. sayılabilir toplamsal ölçüm. Türlü toplumsal olguların özelliklerini uygun ölçü araçları kullanarak sayısal olarak saptamaya yönelik bir bilme süreci. Bir değişken taşıdığı özelliği belirtmek için yapılan bir işlem. Ölçüye vurulan bir konuda bir ölçme aracıyla elde edilen ve ölçme dizgesinin çeşitli birimleriyle dile getirilen değer. Şekil, biçim, tarz. Acemi, beceriksiz. Şımarık.

 

Üzeri : Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı. Bazı tamlamalarda zaman bildiren bir söz. Vücut, beden. Artan, geriye kalan bölüm. Bir şeyin dış yüzü, yüzey.

Diğer dillerde Durum gökbilimi anlamı nedir?

İngilizce'de Durum gökbilimi ne demek ? : positional astronomy