Eşlenik sıralama nedir, Eşlenik sıralama ne demek

Eşlenik sıralama; İstatistik alanında kullanılan bir terimdir.

İstatistiksel anlamı:

Verilen n nesnenin iki ayrı sıralamasının yeniden düzenlenmesi. Örneğin, beş nesneye ilişkin iki ayrı sıralama.

Eşlenik sıralama tanımı, anlamı

Sıral : “Sır olarak al, sır olarak sakla” anlamında kullanılan bir isim”

Eşlenik : Herhangi bir biçimde birbiriyle oranlı bulunan (nokta, çizgi, sayı).

Sıra : Yan yana, art arda olan şey veya kimselerin tümü, dizi. Nöbet. Bu biçimdeki topluluğun durumu. Ardı, arkası, önü ve yanı kelimelerinden sonra gelerek tamlamalar kuran ve "ardından, arkasından, önünden, yanından, beraberinde" anlamlarında kullanılan bir söz. Düzen. Bir şeye ayrılan, uygun görülen veya rastlayan zaman. Dershane, meclis vb. yerlerde kullanılan ve oturup yazı yazacak biçimde yapılmış olan mobilya. Belirli bir düzene ve niteliğe göre dizilme durumu. Tahtadan oturak.

Sıralama : Sıralamak işi.

Yeniden düzenlenme : Moleküller arasında çevrilme, göç veya yerdeğişimi, atom veya atom gruplarında yeniden düzenlenme ya da bir başka deyişle kendi kendilerince düzenlenme. Parçalı genom yapısına sahip virüslerin aynı hücreyi birlikte enfekte etmeleri sonucunda bu virüslerin gen parçaları arasında gerçekleşen parça değişimi, reassortment.

 

Düzenlenme : Düzenlenmek işi.

Yeniden : Gene, yine, bir daha, tekrar.

İlişkin : İlgisi, ilişiği olan, bağlı, ilgili, ait, merbut, müteallik.

Örneğin : Söz gelişi.

İlişki : İki şey arasında karşılıklı ilgi, bağ, münasebet, temas. Bağlantı, temas.

Düzen : Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem. Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo. Dolap, hile. Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept. Bez dokuma tezgâhı. Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri. Yerleştirme, tertip. Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim. Müzik aletlerinde ses ayarı, akort. Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo. Alet edevat takımı.

Nesne : Belli bir ağırlığı ve hacmi, rengi olan her türlü cansız varlık, şey, obje. Öznenin dışında kalan her konu, obje. Geçişli fiili bütünleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç.

Yeni : Kullanılmamış veya az kullanılmış olan, eski karşıtı. Tanınmayan, bilinmeyen. O güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan. Biraz önce, çok zaman geçmeden. Daha öncekilerden farklı olan. Eskisinin yerine gelen. En son edinilen. İşe henüz başlamış. Oluş veya çıkışından beri çok zaman geçmemiş olan.

Düze : Doz.

Veri : Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done. Bilgi, data. Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi. Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey. Gözlem ve deneye dayalı araştırmanın sonuçları. Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler.

 

Ayrı : Başka, başka türlü. Aynı yerde kalan. Yalnız, tek başına.

Beş : Dörtten sonra gelen sayının adı. İlkokul. Dörtten bir artık. Bu sayıyı gösteren 5 ve V rakamlarının adı.

Diğer dillerde Eşlenik sıralama anlamı nedir?

İngilizce'de Eşlenik sıralama ne demek ? : conjugate ranking