Farthings türkçesi Farthings nedir

  • Metelik.
  • Azıcık şey.
  • Çeyrek peni eski bir ingiliz parası.
  • Çeyrek peni.

Farthings ingilizcede ne demek, Farthings nerede nasıl kullanılır?

Brass farthing : Asgari tutar. Metelik. Zerre kadar.

Does not matter a farthing : Hiç önemli değil.

Farthing : Çeyrek peni. Azıcık şey. Metelik. Çeyrek peni eski bir ingiliz parası.

Farthingale : Çemberli kabarık etek. Jüpon. Çemberli iç etek.

Farthingales : Çemberli iç etek. Jüpon.

For farther detail : Ayrıntı için.

Farthest : En uzakta. En ileriye. En ileri. En ötede. En uzak. En uzağa. En uzaktaki. En uç. En ötedeki. En ilerde.

No farther : Geçilmez. Belirli bir noktadan sonra ilerlemek yasaktır.

At the farthest : En fazla. Buradan uzak değil. En çok.

The farther : Öteki. Daha öte. Uzaktaki. Daha fazla. Ötedeki. İlerdeki. Uzak. Daha uzaktaki. İlave edilen. Daha ileri.

İngilizce Farthings Türkçe anlamı, Farthings eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Farthings ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Sou : Beş kuruş (fransızca terim).

Dosage : Doz ayarlama. Düzem. Tür, yaş ve sağlık durumuna göre ilaçların tedavi dozunun ve uygulama biçiminin belirlenmesi. Doz. Dozaj. Dozlama. Bir parça. Bir organizmaya uygulanan madde miktarının zamanla birlikte ifade edildiği doz.

 

Penny : Sent. Pound'un yüzde biri. Peni. Kuruş.

Cent : Doların yüzde biri. Sent amerikan dolarının yüzde biri. Doların yüzde biri değerindeki para. Sent.

Bean : Akıl. Fasulye. Önemsiz şey. Adam. Dost. Şekerfasulyesi. Kafa. Baklagiller (leguminosae) familyasından, beyaz, pembe ya da mor çiçekli, meyveleri legümen tipte, taze ve kuru sebze olarak yenen, bir yıllık, otsu, tırmanıcı bir bitki. Kelle.

Grounding : Bilgilenme. Topaklama. Topraklama. Uçağın hizmetten alınması. Temel. Esas. Köklü eğitim. Karaya oturma. Temel bilgisi. Zemin.

Coin : Para basmak. Basmak. Söz türetmek. Değeri, devletin resmi damgası ile garanti edilmiş maden para. Bozuk para. Para. Madeni para. Küçük birimler üzerine basılmış madeni para. Para bastırmak. Eşyanın değerini ölçmek üzere değişim aracı olarak kullanılmakta olan satağa çıkarılan kağıt ya da madensel değişim aracı. değer ve eder ölçüsü birimi.

Doit : Kuruş. Mangır.

Pennies : Peni. Sent. Kuruş.

Farthings synonyms : farthing, fastening, attachment, brass farthing, dosages.