For good and all türkçesi For good and all nedir

For good and all ile ilgili cümleler

English: I have given up smoking for good and all.
Turkish: İlk ve son defa sigarayı bıraktım.

English: Have you given up smoking for good and all?
Turkish: Sigara içmeyi kalıcı olarak bıraktın mı?

For good and all ingilizcede ne demek, For good and all nerede nasıl kullanılır?

For : -e uygun. -e karşı. Namına. Dolayı. Şerefine. Çünkü. Diye. Süresince. Yüzünden. Karşılığında.

Good : Sağlam. İyilik. Hayırlı. Uslu. Sağlığa yararlı. Emin. İyi. Hayır. Yarar. Çok.

And : Da... da... ya da de... de. Ve. Ayrıca. Ve bu yüzden. De. Üstelik. Daha sonra. İle. -bundan dolayı. Hem... hem de.

All : Tümüyle. Berabere. Her biri. Her iki taraf. Her. Alayı. Oyunun herhangi bir anında oyuncuların sayı ya da dönem bakımından eşit durumda olduklarını bildiren deyim. Tümü. Tüm. Hep.

For good : Temelli. Tümüyle. Sonsuza dek. Sürekli olarak. Bütün bütün. Kesinlikle. Geri dönmemek üzere. Sonsuz. Resmen. Temelli olarak.

For good measure : Eklenti yapmak için. İlave olarak. -'a ilaveten. Fazladan. Ekstra olarak. Ek olarak. Perçinlemek için. Garantiye almak için. Emin olmak için.

For goodness sake : Tanrı'nın hatırı için!. Aman tanrım!. Tanrı aşkına!. Allah aşkına! (kızgınlık veya çileden çıkma ifadesi).

 

For goods and all : Temelli olarak.

One and all : Herkes!. Topunu birden. Hepsi. Herkes. Her biri.

İngilizce For good and all Türkçe anlamı, For good and all eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak For good and all ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Completely : Eksiksiz. Komple. Düpedüz. Büsbütün. Eksiksiz bir biçimde. Eksiksiz olarak. Bütün bütün. Tam anlamıyla. Adamakıllı.

Bang on : Bir şeye vurup durmak. Tümüyle doğru. Tamamen doğru. Tam. Şüphesiz doğru. Çok doğru. Aynen öyle.

In ordinary : Devamlı.

Costiveness : Kabızlık. Pintilik. Cimrilik. Peklik.

Every inch : Sapına kadar. Her zerre. Tepeden tırnağa. Her bir inç. Tepeden tırnağa kadar. Parçaların tamamı.

In actual fact : İşin doğrusu. Gerçekte.

Actually : Aslında. Gerçekte. Bizatihi. Filvaki. Doğrusu. Sahiden. Aslına bakarsak. Fiili olarak. Aslına bakılırsa. Asıl.

In fact : Aslına bakılırsa. Oysa. Aslında. Adeta. Gerçekte. Filhakika. Bilfiil. Hakikaten. Doğrusu.

In brief : Kısacası. Kısaca. Velhasıl kelam. Uzun sözün kısası. Özetleyecek olursak. Sözün özü. Özetle. Özet olarak. Hulasa. Kısaca özetlemek gerekirse.

For good and all synonyms : by my troth, at large, for keeps, honestly, neck and crop, all the way, decidedly, wholely, continually, durably, root and branch, on and on, permanents, evermore, invariably, utterly, in effect, all, bodily, in short, now and again, to the core, bona fide, to the last detail, for good, wholly, forsooth, lastingly, every whit, full time, in the long view, for real, abidingly.