Foskulak nedir, Foskulak ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Mantargillerden çamlar arasında yetişen içinde siyah toz bulunan bir çeşit mantar.

Foskulak anlamı, kısaca tanımı

Yetişen : Ulaşan, kavuşan. Van şehri, Kocapınar nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi

Mantar : Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, silindir bir gövde ve üst tarafı şapka biçiminde olan ilkel canlıların genel adı (Fungi). Esnek ve sudan hafif olduğundan şişe tapası, cankurtaran simidi, cankurtaran yeleği, ayakkabı tabanı ve daha birçok şeyin yapımında kullanılan, su geçirmeyen, meşe ağacı tabakası. Balık ağlarını su yüzünde tutmaya veya olta sarmaya yarayan mantar parçası. Uydurma söz, yalan. Mantar hastalığı. Mantar hastalığına neden olan mikroskobik canlı. Hayvanların burun ucu. Kaldırıma araçların park edilmesini engellemek amacıyla zemine gömülmüş mantar biçiminde beton yükselti. Bu tabakadan yapılmış olan şişe tapası. Çocukların özel tabanca ile patlattıkları barutlu madde.

İçinde : Süresince, zarfında. ile dolu bir biçimde. Ortamında.

Manta : Ayak terlememesi için ayakkabıların içine konan mantar. (Senirkent Isparta).

Siyah : Kara, ak, beyaz karşıtı. Bu renkte olan. Baskıda başka harflerden daha kalın görünen harf türü.

Yetiş : “Amacına ulaş, isteğine kavuş” anlamında kullanılan bir isim.”.

 

Çeşit : Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev. Türlü. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik.

Yeti : İnsanda bulunan, bir şey yapabilme yeteneği, meleke. Bellek, usa vurma, algılama veya imgeleme gibi insanın doğuştan gelen zihin güçlerinden herhangi biri, meleke.

Siya : Kürekleri tersine kullanarak sandalı geriye yürütme.

İçin : Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Toz : Çok küçük ve hafif parçacıklara bölünmüş toprak. Çok küçük parçacıklara bölünmüş olan herhangi bir madde. Bu durumda olan.

Diğer dillerde Fosil bilimi anlamı nedir?

İngilizce'de Fosil bilimi ne demek ? : palaeontology, paleontology