Froes türkçesi Froes nedir

Froes ingilizcede ne demek, Froes nerede nasıl kullanılır?

Froe : Ağaç işçiliğinde kullanılan yarma aleti. Sürtük. Pasaklı kadın.

To and fro : İlerigeri. Bir ileri bir geri. Bir aşağı bir yukarı. İleri geri. Öteye beriye. Aşağı yukarı. Şuraya buraya. Bir yandan öbür yana. Öne arkaya.

Fro : Be. Den. Arka. Geri.

Frock : Kadın giysisi. Dini göreve atamak. Geniş elbise. Frak. Cübbe. İş elbisesi. Elbise. Redingot. Cüppe. Rop.

Frock coat : Frak. Redingot.

Frog spawn : Kurbağa yumurtası.

Frocking : Rop. Geniş elbise. Cüppe. Cüppe giydirmek. Dini göreve atamak. Kadın giysisi. İş elbisesi. Elbise. Cübbe. Frak.

Frog test : Kısraklarda gebelik tanısında kurbağalara muayene edilecek kısrağın kan serumundan enjekte edilerek gonadotropinlerin etkisinin ortaya çıkarılması esasına dayanan, immünolojik testler ve ultrasonografinin kullanılmasından önce yapılan biyolojik yolla gebelik tanı yöntemi, galli maini testi. Kurbağa testi.

Frocks : Frak. Cübbe. İş elbisesi. Redingot. Kadın giysisi. Cüppe. Geniş elbise. Cüppe giydirmek. Elbise. Dini göreve atamak.

Frog : Karakurbağası. Tuğla harç çukuru. Tuğla taban göçüğü. Kopça. İki başlı kas. Göbek kısmı. Kurbağa. Fransız (kötü). Makas göbeği. Hem suda hem karada yaşayan, çeşitli solucanların arakonakçılığını da yapabilen, yüzücü ve sıçrayıcı ufak omurgalıların genel adı.

 

İngilizce Froes Türkçe anlamı, Froes eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Froes ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

French fries : Cips. Kızarmış patates. Patates cipsi. Patates kızartması. Kızarmış parmak patates. Patates tava. Cipslik patates.

Gadabout : Gezenti. Başıboş tip. Avare kimse. Hovarda. Serseri.

Trollop : Hafifmeşrep kadın. Fahişe. Paçoz.

Dowdies : Pasaklı. Çapaçul. Derbeder. Kılıksız. Hırpani. Elmalı sufle. Elmalı turta. Dökük. Üstü başı dökülen kadın.

Slappers : Yosma. Tokat atan kimse. Küçük orospu. Önüne gelenle yatan kadın. Tokatlayan kimse veya şey. (ingiliz argosu) orospu.

French fried potatoes : Patates kızartması. Pomfrit patates. Patates cipsi. Cipslik patates. Cips.

Scutter : (ingiliz ingilizcesi) hızla kaçmak. Tüyen. Tüymek. Acele etmek. Hızla koşmak veya hareket etmek. Acele kaçan. Kaçmak.

Drab : Dostsuz. Arkadaşsız. Tekdüze. Gri. Monoton. Fahişe. Sıkıcı. Sönük renk. Donuk açık kahverengi kumaş.

Sluts : Küçük orospu. Dişi köpek. Orospu. Kancık. Pis kadın. Fahişe.

Minx : Arsız kız. Haspa. Fingirdek kız.

Froes synonyms : faeroes, thorshavn, irish potato, drabs, white potato, draggletail, slapper, female tramp, faroe islands, slut, potato, slattern, faeroe islands, lady of easy virtue, atlantic, flea bag, draggle tail, spud, atlantic ocean, slatterns, gadabouts, fleabag, lady of pleasure, chips, dowdy, murphy, froe, tater, bimbo, minxes.