Gömmek nedir, Gömmek ne demek

"Gömmek" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Ben annemin çarşafına kafamı gömdüm." - S. F. Abasıyanık
  • "Sen bu sağlam bünye ile daha pek çok kimseyi gömersin."
  • "Onu kalenin yanındaki küçük mezarlığa, bir zeytin ağacının yanına gömdüler." - Halikarnas Balıkçısı
  • "Gözlerini sıktı ve dört gün evvel refikasını gömdüğünü ağlayarak söyledi." - A. H. Müftüoğlu

İngilizce'de Gömmek ne demek? Gömmek ingilizcesi nedir?:

embed

Gömmek anlamı, kısaca tanımı:

Gömme : Mayalı, mayasız, yağlı veya yağsız olarak yapılmış olan bir tür kül pidesi. Üzerinde bulunduğu yüzeyin içine gömülmüş olan. Defnetme, tedfin. Güzün veya kışın ekilen ekin. Gömmek işi.

Sandığa gömmek : Seçimde ağır yenilgiye uğratmak.

Altın : Üstün nitelikli, değerli. Altından yapılmış sikke. Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C'de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au). Bu elementten yapılmış.

Üstün : Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik. Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan. Arap harfli metinlerde bir ünsüzün a, e seslerinden biriyle okunacağını gösteren işaret, fetha.

 

Toprak : Memleketli. Kara. Ülke. Arazi, tarla. Yer kabuğunun bu bölümünden yapılmış. Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü.

Örtmek : Kapamak. Kötü bir durumu belli etmemek, gizlemek, saklamak. Korumak, görünmez duruma getirmek veya gizlemek için üstüne bir şey koymak. Kaplamak.

Yerleştirmek : Tokat, şamar vurmak. Yerine koymak. Söz veya cevabı tam sırasında söylemek. Yerleşmesini sağlamak.

Defnetmek : Ölüyü gömmek, toprağa vermek.

Cenaze : Ölü, ölmüş kimse. Cenaze töreni. Kefenlenip tabuta konmuş, gömülmeye hazırlanmış insan ölüsü.

Bir : Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Beraber. Bu sayı kadar olan. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Sayıların ilki. Aynı, benzer. Sadece. Ancak, yalnız. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Eş, aynı, bir boyda.

Kaldırmak : Hastayı hastaneye götürmek. Tören yaparak ölüyü gömmek. Çalmak, aşırmak. Tayin etmek, atamak. Alıp başka yere götürmek. Elin ulaşamayacağı yere koymak, saklamak. İyi etmek, iyileştirmek. Yukarı doğru hareket ettirmek. Bulunduğu yerden almak. Yok etmek, ortadan silmek. Yükseltmek. Uyandırmak. Kaçırmak. Toplamak. Bir kuruluşun çalışmasına son vermek, feshetmek, lağvetmek. Piyasadan çekmek. Uygun gelmek, yakışmak. Bir şeyden çokça satın almak. Çekmek, taşımak. Ürün toplamak, taşımak.

 

Katılmak : Aşırı derecede gülme, ağlama, gıdıklanma, korkma vb. tepkiler sırasında, solunum kaslarının kasılmasından dolayı soluk kesilmek. Ortak olmak, benimsemek. Bir topluluğa girmek, iştirak etmek, iltihak etmek. Hak vermek. Katma işi yapılmak.

Batırmak : Bir işte kazanç sağlayamaz duruma gelmek. Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek. Kirletmek. Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak. Yitirmek. Mahvetmek.

Daha : Kendisinden sonra üçüncü kişi iyelik eki alan bir sıfatla birlikte sözü edilen konuda en önemli durumu belirtmek için kullanılan bir söz. Var olana, elde bulunana ek olarak. Bunun dışında. Henüz.

Çok : Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı. Aşırı bir biçimde.

Yaşamak : Düzen vermek. Yasa koymak.

Gömmek ile ilgili Cümleler

  • En kısa sürede her şeyi geçmişe gömmek istiyorum.
  • Onun görevi ölü hayvanları gömmektir.
  • Köpek, kemiğini bahçeye gömmekle meşguldü.

Diğer dillerde Gömmek anlamı nedir?

İngilizce'de Gömmek ne demek? : v. bury, let in, commit to the ground, dig in, embed, entomb, immerse, inhume, inter, intomb, lay to rest, sink, sink into

Fransızca'da Gömmek : enfouir, inhumer, enterrer, ensevelir, abîmer, encastrer, porter en terre

Almanca'da Gömmek : v. beerdigen, begraben, beisetzen, verbuddeln

Rusça'da Gömmek : v. хоронить, погребать, закапывать, зарывать, встраивать, прятать, похоронить, захоронить, схоронить, погрести, закапать, закопать, зарыть, встроить, спрятать