Görünüş geçerliği nedir, Görünüş geçerliği ne demek

Görünüş geçerliği; Eğitim alanında kullanılan bir sözcüktür.

Eğitim alanındaki anlamı:

Bir testin, o testi uygulayanlar ile sınava girenlerce belli bir amaç için elverişli ve ilginç bulunup benimsenmesi.

Görünüş geçerliği anlamı, kısaca tanımı

Geçe : Herhangi bir saat başını geçerek, geçerken. Karşılıklı iki yandan her biri, yaka. Taraf, yön. Eski türkçe keç-e: Karşı taraf; öte (Erzincan Merkez). Taraf. Taraf, yan

Görün : Mezar, mezarlık.

Geçer : Yürürlükte bulunan, geçerliği olan, kullanılan. Geçme özelliği olan. Geçer not. Beğenilen, makbul, mergup.

Geçerli : Yürürlükte olan, uygulanan, meri, muteber. Beğenilen, tutulan.

Görü : Görme yetisi. Bir yerin çevreyi görme özelliği, nezaret. Dolaysız kavrama, birden kavrama.

Görünüş : Görünme işi. Bulunulan bir yerden görülebilen alan, görünüm, manzara. Gözün ilk bakışta veya zihnin dolaysız olarak algıladığı şey. Fiillerin belirttiği oluşların süresi, gelişmesi ve bitmesiyle ilgili bütün biçimleri kapsayan dil bilgisi kategorisi. Gerçeğe uymayan dış görüntü, zevahir.

Elverişli : Uygun, müsait. İşe yarayan, ergonomik.

İlginç : İlgi uyandıran, ilgi ve dikkat çekici olan, enteresan.

Elver : Yılan balığı larvalarının metamorfoz geçirdikten sonraki hâli, genç bir yılan balığı yavrusu. “Yardımcı ol” anlamında kullanılan bir isim”.

 

İlgin : Dere ve çay kıyılarında biten, sepet örmeye yarayan bir çeşit söğüt ağacı. [Bakınız: elgin]. [Bakınız: Elgin].

Testi : Geniş gövdeli, dar boğazlı, emzikli veya emziksiz olabilen, toprak, cam, metal vb. maddelerden yapılmış olan su kabı. Bu kabın alabileceği miktarda olan.

Sınav : Öğrencilerin veya bir işe girmek isteyenlerin bilgi derecesini anlamak için yapılmış olan yoklama, imtihan, test. Direnme, dayanışma, güç gerektiren, sonuçta bir deneyim kazandıran zor durum.

Belli : Beli olan. Bilinmedik bir yanı olmayan, malum. Belirli, muayyen. Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr.

Giren : Hafif bulutlu, sisli hava.

Gire : Pazar günü: Yarın gire. Pazar günü.

Sına : Araba tekerleğinin çemberi. Yaşıt, akran.

Uygu : [Bakınız: bağıntı]. Uyum, uygunluk.

İçin : Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.

İlgi : İki şey arasında bulunan herhangi bir bağlılık, ilişki, alaka, taalluk, aidiyet. Belirli bir olay veya etkinliğe yakınlık duyma, ondan hoşlanma ve ona öncelik tanıma. Kimyasal şartlar eş veya birbirine çok yakın olduğunda ögelerin birbirleriyle birleşmede gösterdiği seçicilik. Dikkati öncelikle belirli bir şey üzerinde toplama eğilimi.

Amaç : Ulaşmak istenilen sonuç, maksat. Gaye. Hedef. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev, misyon.

Diğer dillerde Görünüş geçerliği anlamı nedir?

İngilizce'de Görünüş geçerliği ne demek ? : face validity