Geçici siyasal örgüt nedir, Geçici siyasal örgüt ne demek

Teknik terim anlamı:

Avcı ve toplayıcı topluluklarda başına buyruk yerel öbeklerin geçici süreler için oluşturdukları siyasal örgüt.

Geçici siyasal örgüt anlamı, tanımı

Geçi : Keçi. Makas. Oynatılan orta kadını. Kız. Avam, halk. Haddeleme işleminde, haddelenen parçaların haddelerden bir kez geçişi

Siyasal örgüt : Toplumun güvenini, saldırılara karşı korunmasını, çatışmaların yönetilmesini, iç düzenin sürekliliğini sağlayan kurumlar ve düzenler.

Geçici : Çok sürmeyen. Yaya, yoldan veya karşıdan karşıya geçen kimse, yolcu. Bulaşan, bulaşıcı. Kısa ve belli bir süre için olan, muvakkat, palyatif, kalıcı karşıtı.

Örgü : Örme işi ya da biçimi. Örülerek yapılan, örme. Örülmüş saç bölüğü, belik. İletişim, ulaşım vb.nin ülke yüzeyinde yayılmış biçimi, ağ. Tığ, şiş veya özel makineyle ilmiklerin yan yana getirilmesiyle örülerek yapılmış şey. Dokumacılıkta atkı ve çözgü ipliklerinin, dokumayı oluşturacak biçimde belli bir desene göre kesişmesi. Konunun ana çizgisi, oyunun işlenişi veya çatısı. Her türlü eylem ve olaydan oluşan akış. Bazı sinir veya damarların birbirine geçip dolaşmasından ortaya çıkan oluşum. Yapı.

Örgüt : Ortak bir amacı veya işi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş kurumların veya kişilerin oluşturduğu birlik, teşekkül, teşkilat. Bir kuruluşa bağlı alt bölümlerin bütünü.

 

Siya : Kürekleri tersine kullanarak sandalı geriye yürütme.

Siyasa : Politika.

Siyasal : Politika ile ilgili, siyasi, politik.

Toplayıcı topluluk : Yaşamlarını, ellerini kullanarak ağaç, toprak ve sudan çeşitli doğal ürünler toplayarak sürdüren ilkel insan topluluğu.

Başına buyruk : Kimseden izin almaksızın dilediği gibi davranan (kimse), failimuhtar.

Toplayıcı : Kentin arkdüzenini yoketme yerlerine ya da denizin derinliklerine bağlayan anaboru. Yüzdürmede (flotasyon) kullanılan mineral taneciklerinin hava habbecikleri ile taşınma verimini artıran, ksantatlar gibi bir madde.

Topluluk : Nitelikleri bakımından bir bütün oluşturan kimselerin hepsi, toplum, camia, cemiyet. Vücudun dolgun olma durumu. Sanatçı grubu. Aynı türden canlıların bir araya gelmesiyle oluşan küme. Aynı yerde bulunan insan kalabalığı. Müzik eserlerini birden fazla ses veya sazla seslendirmek için oluşturulan grup, ansambl.

Süreler : Vergi işlemlerinde ve vergi anlaşmazlıklarında yasasında sınırlanan ölçülere göre uygulanan süreler.

Buyruk : Belirli bir davranışta bulunmaya zorlayıcı söz, buyuru, emir, ferman. Egemenlik.

Başına : Yalnızca, Tek basma.

Yerel : Yöresel. Sınırlı bir yerle ilgili olan, lokal. Gözlem yerine veya gözlemcinin bulunduğu yere göre tanımlanan.

Buyru : Kağnı, araba tekerleğine çakılan tahta çivi. Kağnı tekerini tutan ağaç çivi. (Garibçe Güdül, Alcılı Delice Ankara). Istarda kilimin sarılı olduğu mazıyı çeviren eğri ağaç araç. (Kötüören Pınarbaşı Kayseri).

Diğer dillerde Geçici sertlik anlamı nedir?

İngilizce'de Geçici sertlik ne demek ? : temporary hardness