Hell türkçesi Hell nedir

Hell ile ilgili cümleler

English: For him, the arctic climate of Arkhangelsk was hell on earth, but for her, who had grown up in this region, Arkhangelsk was heaven on earth.
Turkish: Onun için, Arhangelsk'in arktik iklimi yeryüzündeki cehennemdi, ama o bölgede büyüyen diğeri için Arhangelsk yeryüzündeki cennetti.

English: All hell broke loose.
Turkish: Bu tamamen panikti.

English: Get the hell out of my room.
Turkish: Odamdan defol git.

English: Heaven and hell exist only in the human heart.
Turkish: Cennet ve cehennem sadece insanın kalbinde bulunur.

English: Even hell can be a nice place to live when you get used to it.
Turkish: Alışınca cehennem bile yaşaması güzel bir yer olabilir.

Hell ingilizcede ne demek, Hell nerede nasıl kullanılır?

Hell bent : Kararlı. Kafasına koymuş. Düşüncesiz. İstekli. Tepkisel. Dürtüsel.

Hell fire : Lanetlenme ateşi. Orta çağ dinsel tiyatrosunda belli bir kimyasal karışımla elde edilen ateş etmeni. Cehennem ateşi. Cehennem azabı ateşi.

Hell mouth : Cehennem ağzı. Orta çağ dinsel tiyatrolarında cehennem ağzını simgeleyen düşsel bir canavar ağzı dekoru.

Hell spot : Seki eseri. Atlarda bacaklarda koranada ufak leke şeklinde beyazlığın bulunması.

 

A hell of a lot : Sürüsüne bereket. Bir yığın. Birçok. Çok fazla miktarda. Bir sürü. Çok fazla.

Until hell freezes over : Daima. Dünya tersine dönse bile olmaz. Sonsuza dek (ne olursa olsun gerçekleşmeyecek bir şeyi anlatmak için kullanılır - örneğin: dünya tersine dönmeye başlayana kadar bile çalışsa asla bir grupta şarkı söyleyemeyecek, çünkü onun müzik kulağı yok). Dünya tersine dönse olmaz veya imkansız. İlelebet. Dünya tersine dönmeye başlasa bile olmaz. Sonsuza dek. Hep.

To hell with him : Cehennemde çürüsün. Cehenneme kadar. Kahrolsun. Cehennemde çürüyecek.

There will be hell to pay : Kıyamet kopacak.

The hell i do : Sen sadece benim senin benim ne yapmamı istiyorsan onu yapacağımı sanıyorsun. Onu unut. Cehennemde yaparım. Çok beklersin.

For the hell of it : Gırgırına. Öylesine. Yok yere. İş olsun diye. Yeşillik olsun diye. Sırf eğlence olsun diye. Şamata olsun diye. Eğlence için. Sadece eğlence olsun diye.

İngilizce Hell Türkçe anlamı, Hell eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Hell ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Affliction : Istırap. Bela. Keder. Üzme. Dert. Ağrı. Üzüntü. Izdırap. Sıkıntı. Acı.

Broiler : Etlik piliç. Çok sıcak gün. Tava. Kavgacı tip. Izgaralık piliç. Piliç. Et tavuğu. Kasaplık piliç.

Tartarus : Tortu.

Broch : Yanlış. Hata. Bozukluk (argo terim).

Above : Yukarıdaki. Yukarıda. Yukarı. Fazla. Artık. Üst. Bir şeyin üstünde.

Infernal : Cehennemi. Rahatsız edici. Cehennem gibi. Şeytanca. Şeytani. Cehenneme ait. Cehennemlik. Sinir bozucu.

 

Confoundedly : Bela gibi.

Banes : Kötülük. Zehir. Zarar. Afet. Ziyan. Dert. Yıkım.

Affluents : Varlıklı. Zengin. Gönençli. Bol. Irmak ayağı. Refah içinde. Bir nehrin ayağı. Gürül gürül akan. Hali vakti yerinde.

Hell synonyms : nether region, hell on earth, fictitious place, mythical place, infernal region, red region, acres and acres, calamity, cruelly, hellfire, blight, awed, crassest, affluent, appalling, high jinks, commotion, banter, calvary, a world of, bottomless pit, beastlier, beyond all reason, inferno, jocular, gaming house, imaginary place, underworld, abaddon, awfuller, calamities, cataclysmal, din.

Hell zıt anlamlı kelimeler, Hell kelime anlamı

Heaven : Tanrı. Cennet. Tanrı katı. Ç.gökyüzü. Mutluluk. Saadet. Gök. Allah. Gökyüzü. Sema.

Inactivity : Etkisizlik. Hareketsizlik. Tesirsizlik. Tembellik. Üşengeçlik. Durgunluk. Avarelik.

Hell ingilizce tanımı, definition of Hell

Hell kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The grave. To overwhelm. Called in Hebrew sheol, and by the Greeks hades. The place of the dead, or of souls after death.