Homeotic gen türkçesi Homeotic gen nedir

  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Homeotik gen.
  • Bir vücut parçasının diğerine çevrilmesi, bir böcek bacağının bir antene değiştirilmesi gibi mutasyona uğramış gen.

Homeotic gen ingilizcede ne demek, Homeotic gen nerede nasıl kullanılır?

Gen : Esk. Bilgi vermek. Bilgi. Doğru bilgi. Tam bilgi. Doğru haber. Haber. Malumat.

Homeotic mutation : Vücudun bir bölümünün diğer bir bölümünün yerini almasını sağlayan mutasyon. Homeotik mutasyon.

Acrogen : (botanik terimi) sadece gövdesinin tek ucundan büyüyen çiçeksiz bitki. Ağaç gövdelerinde yetişen çiçeksiz bitki.

Active hydrogen : Aktif hidrojen.

Active nitrogen : Aktif azot.

Active oxygen : Aktif oksijen. Etkin oksijen.

İngilizce Homeotic gen Türkçe anlamı, Homeotic gen eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Homeotic gen ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A site : Ribozomun üzerinde amino asit taşıyan taşıyıcı rna ların bağlandığı yer. aminoasil yeri, aminoaçil yeri. A yeri.

A protein : Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. A proteini. Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein.

 

Abductor muscle : Abdüktör kas. Uzaklaştırıcı kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas.

Aardvarks : Yer domuzugiller. Memeliler (mammalia) sınıfının, damarlı dişliler (tubulidentata) takımından, vücutları aralıklı olarak kıllarla örtülü, parmakları ve kulakları büyük, kanca tırnaklı türleri içine alan bir familya. Memeliler (mammalia) sınıfının, etenliler (placentalia) alt sınıfından, az sayıda ve sütun biçiminde sıralanmış ve her birinin bir kanalı olan minesiz ve köksüz dişleri olan, ağızları boru biçiminde uzamış, kulakları büyük, seyrek kıllı, parmaklarında büyük kanca şeklinde tırnakları olan türlere sahip bir takım. Damarlı dişliler. Yerdomuzu.

Aardwolf : Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli. Yeleli sırtlan.

Abramis zone : Akarsuların durgun akan bölgeleri. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi. Abramis zonu.

Acacia : Arap zamkı. Mimoza. Akasya sakızı. Salkım ağacı. Küstüm otugiller (mimosaceae) familyasından, parçalı yapraklı, sarı çiçekli, çanak ve taç yaprakları 4-5 parçalı, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren çalı ya da ağaç formundaki bitkiler. Akasya.

 

Abambulacral area : Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi. Abambulakral bölge.

Abiotic factor : Abiyotik faktör. Canlı varlıkların hayatlarını önemli derecede etkileyen, iklim faktörleri, toprağın özellikleri ve suyun kimyasal yapısı gibi faktörler. Canlı varlıkların hayatlarını önemli derecede etkileyen iklim faktörleri, toprağın özellikleri, suyun kimyasal yapısı gibi faktörler.

Abo blood groups system : Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi. Abo kan grupları sistemi.

Homeotic gen synonyms : aardvark, abiotic environment, a cell, abacus bodies, a cells, a chromosome.