İftira nedir, İftira ne demek

İftira; kökeni arapça dilinden gelmektedir.

  • Bir kimseye kasıtlı ve asılsız suç yükleme, kara çalma, bühtan

"İftira" ile ilgili cümleler

  • "Kaynağını iftiradan ve yalandan alır." - N. Hikmet

İftira hakkında bilgiler

İftira, Türk Ceza Kanunu'nun "Adliyeye Karşı Suçlar" bölümü, 267. maddede "yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmek" olarak tanımlanmaktadır.

Karşılıklılık Etiği gereği; basın ve yayın yoluyla işlenen iftira suçundan dolayı mahkûmiyet kararı verilmesi halinde hüküm, suçun işlendiği veya eşdeğeri basın ve yayın organıyla ilan edilmekte ve ilan masrafları hükümlüden tahsil edilmektedir.

İftira ile ilgili Cümleler

  • İftira bir suçtur.
  • Ali komşularının çoğuna iftira niteliğinde mektup yazdı.
  • Ona kuru iftira atıyorlar.
  • İftira niteliğinde, küçük düşürücü, müstehcen, uygunsuz, iffetsiz, pornografik, şiddet, suistimal, hakaret, tehdit ve taciz yorumlarına katlanılmaz.
  • Birine işlemediği bir suçu veya kendisinde bulunmayan bir ayıbı yükleyene "iftiracı, müfteri, karalamacı" denir.
  • Serbest konuşma özgürlüğün var ama iftira etme hakkın yok.
  • Kuru iftira atmasanıza ona.
  • Kimseye kuru iftira atmayın.
  • İftira ve hakaret içeren yorumlarını çıkarmanı istiyorum yoksa avukatım seninle temas kuracak.
  • Jale iftira niteliğinde bir mektup aldı.
 

İftira kısaca anlamı, tanımı:

Kimse : Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi.

İftira etmek : Bir suçu birinin üzerine atmak, kara çalmak, kara sürmek.

İftira atmak : İftira etmek.

İftira çalmak : İftira etmek.

İftiraya uğramak : Kasıtlı ve asılsız suç yüklenmek.

Kuru iftira : Gerçekle hiçbir ilişiği, hiçbir dayanağı olmayan iftira.

İftiracı : Karalamacı.

İftiracılık : Karalamacılık.

Kasıtlı : İsteyerek, bilerek yapılan, maksatlı.

Asılsız : Doğru olmayan, temelsiz, köksüz, dayanaksız, yalan (haber). Uydurma.

Yükleme : Yüklemek işi, tahmil. Bir yere, bir nesneye elektrik yükü biriktirme, doldurma, şarj.

Bühtan : Kara çalma, iftira.

Türk : Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan, Türkçenin değişik lehçelerini konuşan soy ve bu soydan olan kimse. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan halk ve bu halktan olan kimse.

Ceza : Uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım. Suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı yasaların öngördüğü yaptırım.

Kanun : Dikdörtgen biçiminde, bir köşesi kesik, yassı bir sandık üzerine gerilmiş tellerden oluşan, tırnak adı verilen çalgıçlarla çalınan ince saz çalgısı. Yasa. Geçerli olan kural.

Diğer dillerde İftira anlamı nedir?

İngilizce'de İftira ne demek? : n. slander, calumny, defamation, aspersion, calumniation, complaint, denigration, malediction, obloquy, scandal, smear, vilification

 

Fransızca'da İftira : calomnie [la], diffamation [la]

Almanca'da İftira : n. Verleumdung

Rusça'da İftira : n. оговор (M), клевета (F), кляуза (F), поклеп (M), инсинуация (F), диффамация (F), пасквиль (M)

adj. клеветнический