İlingesel doğrusal uzay nedir, İlingesel doğrusal uzay ne demek

İlingesel doğrusal uzay; Matematik alanında kullanılan bir sözcüktür.

Matematik'te terim anlamı:

Üzerinde biri ilingesel öteki doğrusal iki yapı olan ve toplama ile sayılla çarpma işlemleri sürekli olan küme. Anlamdaş. ilingesel yöney uzayı.

İlingesel doğrusal uzay anlamı, tanımı

Doğrusal uzay : [Bakınız: sol doğrusal uzay]

İlinge : Geometride olduğu gibi, katı biçimlerin değil, esneyip sündürülen biçimlerin özelliklerini, değişmezlerini, kimyada da kesin bağ uzaklıklı, açık özdecik biçimleri yerine, yalnız hangi öğeciklerin hangilerine bağlı oldukları üzerinde duran temel matematiksel dal. Verilen bir X kümesi için X in altkümelerinden oluşan aşağıdaki koşullan gerçekleyen £ kümesi : a) £ nin her altkümesinin bileşimi £ nin içindedir, b) £ nin her sonlu altkümesinin kesişimi £ nin içindedir, Anlamdaş. ilingesel yapı. bk. ilingebilgisi.

Doğru : Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı. Hiçbir yöne sapmadan, dosdoğru, doğruca. Yakın, yakınlarında. Yanlışsız, eksiksiz bir biçimde. Gerçek, hakikat. Yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst, namuslu. Akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun. Gerçek, yalan olmayan. Karşı yönünce. İki nokta arasındaki en kısa çizgi.

Doğrusal : Bir doğru ile ilgili olan. Bir doğruyu izleyen. Aynı doğruya ait olan.

 

Uzay : Bütün varlıkların içinde bulunduğu sonsuz boşluk, feza, mekân. Bütün gök cisimlerinin içinde bulunduğu sınırsız boşluk.

Yerel sınırlı ilingesel doğrusal uzay : Sıfırın bir sınırlı yöresi var olan ilingesel doğrusal uzay.

İlingesel yöney uzayı : [Bakınız: ilingesel doğrusal uzay].

Sayılla çarpma : Bir K oyutu üzerindeki E doğrusal uzayı için, KxE den E içine tanımlı olan işlemi, Anlamdaş. katlama.

Yöney uzayı : [Bakınız: sol doğrusal uzay].

Anlamdaş : Eş anlamlı.

Üzerinde : Üstünde. ile ilgili, üzerine.

Sürekli : Kesintisiz olarak süren, kalıcı, devamlı, baki, daimî. Yumuşak. Uzun süreli olarak, daima.

Toplama : Toplamak işi. Kalın bazlamaya benzer bir çeşit tandır ekmeği. Değişik parçaların bir araya getirilmesiyle oluşmuş. Sayıları veya nicelikleri birbirine ekleyip toplamını bulma işlemi, cem. Toplanarak bir araya getirilmiş.

Çarpma : Çarpmak işi. Kuyu çengeli biçiminde beş kollu büyük olta iğnesi. Dört işlemden biri, çarpmak işlemi, darp. Alaturka müzikte temel notaların arasına sıkıştırılmış ve usulü bozmayan, tek perdelik küçük fazlalık.

Toplam : Toplama işleminin sonucu, mecmu, yekûn.

Anlam : Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör. Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey.

Üzeri : Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı. Bazı tamlamalarda zaman bildiren bir söz. Vücut, beden. Artan, geriye kalan bölüm. Bir şeyin dış yüzü, yüzey.

Sayıl : Deniz kıyısı. Ermiş, bilen, vâkıf. Dilenci. Yöney ve gereyler gibi, birkaç bileşkenli ya da öğeli olmayıp tek bir sayı ile belirlenen nicelik. Yalnızca büyüklüğü ile belirlenen, doğrultu özelliği olmayan (nicelik). Bir oyutun (çoğunlukla da R ya da C oyutunun) öğelerinden biri. Bir ölçek aracılığıyla ölçüye vurulan nesne ya da özelliklerin bir sayı dizgesinin birimlerine göre aldığı değer. “Saygı gör, sözün dinlensin değerin artsın anlamında kullanılan bir isim”.

 

Diğer dillerde İlingesel doğrusal uzay anlamı nedir?

İngilizce'de İlingesel doğrusal uzay ne demek ? : topologicàl linear space