İndirme nedir, İndirme ne demek

  • İndirmek işi

Yerel Türkçe anlamı:

Eritme, sıvı hale getirme : İndirilmiş sade yağ çabuk bozulmaz.

Tek katlı evlere yapılmış olan ek bölüm.

Damadın evine gelen geline, attan inerken erkek evi tarafından verilen armağan.

Ağır yük çekmekten hayvanların ayaklarında olan şişlik.

İktisat alanındaki kelime anlamı:

İndirim işlemi.

Bilimsel terim anlamı:

Vücut bölümlerini kaldırıldıkları yerden kendi ağırlıklarıyla doğal duruma getirme.

İngilizce'de İndirme ne demek? İndirme ingilizcesi nedir?:

lowering, discounting, submersion

İndirme hakkında bilgiler

İndirme, bilgisayar ağlarında uzak bir sistemden yerel bir sisteme veri aktarımı yapmak anlamına gelir. İndirme işleminin yapılabileceği uzak sistemler, web sunucularını, FTP sunucularını, e-postasunucularını ve benzer sistemleri içerebilir. İndirmeler çoğunlukla bilgisayar oyunu, video, film ve herhangi bir bilgisayar programı indirmek için yapılmaktadır.

Tam tersi bir tabir olan yükleme ise, yerel bir sistemden uzak bir sisteme, verinin uzak sistemde de bulunması amacıyla veri aktarımı anlamına gelir. Bu terimler, ilk olarak 1970'lerin sonlarında, çevirmeli ağların yaygınlaşmasıyla birlikte Monochrome BBS'lerin yaygınlaşmasıyla kullanılmaya başlandı.

 

İndirme ile ilgili Cümleler

  • Film sitesi bütün indirmelerde %20 indirim duyurdu.
  • Bunu indirmeme yardım edin.
  • Yazılımını yükseltmek için indirme sayfasına gitmelisin ve en son sürümü indirmelisin.
  • Bir uçağı bu adaya indirmek mümkün mü?
  • Bu ağda indirme hızı yükleme hızının iki misli daha hızlı.
  • Biraz para biriktirmek için restoranlarda yemek yemeyi haftada sadece bir kereye indirmeye karar verdim.
  • İndirmeye başlamadan önce "kaydet" butonuna tıklayın.
  • Bu ağda indirme hızı yükleme hızından iki kat daha hızlı.

İndirme anlamı, tanımı:

İndirmek : Kapamak. Yüksekten, sarp ve kötü yerden veya yukarıdan aşağıya inmesini sağlamak. Fiyatını azaltmak, düşürmek. Bir taşıt veya binek hayvanından aşağıya almak. Yağmur, sis, birdenbire bastırmak. Kırmak, tahrip etmek. Hızla vurmak.

Hava indirme : Hava kuvvetlerine ait birliklerin hava yoluyla gerçekleştirdiği harekât.

Bayrağı yarıya indirmek : Millî yas ilan etmek için bayrağı direğin yarısına kadar indirmek.

Boğazına indirmek : Fazla ve gelişigüzel yemek.

Camı çerçeveyi indirmek : Etrafı kırıp dökmek, her şeyi parçalayıp dağıtmak.

Cebine indirmek : Hakkı olmadığı hâlde parayı kendine mal etmek.

Denize indirmek : Genellikle yeni yapılmış olan bir aracı kızaklar yardımıyla karadan suya salıvermek.

Eteklerini indirmek : Üzerine düşen görevi yerine getirmek.

Gönül indirmek : Kendisine yakıştıramadığı bir şeye razı olmak.

Hatim indirmek : Kur'an'ı başından sonuna kadar okuyup bitirmek, hatmetmek.

Keçi geberse de kuyruğunu indirmez : "inatçı ölse de inadından vazgeçmez" anlamında kullanılan bir söz.

Kepenkleri indirmek : İşi tatil etmek.

 

Mideye indirmek : Yemek içmek. haksız yere, kanunsuz olarak para kazanmak.

Suratına indirmek : Tokat atmak.

Tahttan indirmek : Hükümdarlığına son vermek.

Yelkenleri suya indirmek : Direnmekten vazgeçip karşısındakinin dediğini benimsemek, kabul etmek.

Bilgisayar : Çok sayıda aritmetiksel veya mantıksal işlemlerden oluşan bir işi, önceden verilmiş bir programa göre yapıp sonuçlandıran elektronik araç, elektronik beyin.

Uzak : Gidilmesi çok süren, çok ötelerde bulunan, ırak, yakın karşıtı. Ayrı, birbiriyle yakın ilgisi olmayan. Arada çok zaman bulunan. Yakın olmayan yer. İhtimali az olan. Eli, gücü veya hükmü yetişmez.

Sistem : Dizge. Bir aracı oluşturan düzen, düzenek, tertibat. Model, tip. Bir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni. Düzen. Yol, yöntem.

Yerel : Yöresel. Gözlem yerine veya gözlemcinin bulunduğu yere göre tanımlanan. Sınırlı bir yerle ilgili olan, lokal.

Aktarım : Psikoterapide hastanın terapiste ruhsal yapısı üzerinde etkili olmuş deneyim ve ilişkilerini aktarması. Aktarma işi, nakil.

Yapmak : Dışkı çıkarmak. Olmak. Bir şeyi başka bir şey durumuna getirmek. Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek. Edinmek, sahip olmak. Olmasına yol açmak. Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek. Gerçekleştirmek. Davranmak, hareket etmek. Düzenli bir duruma getirmek. Salgılamak, çıkarmak. Bir dileği, bir isteği yerine getirmek, uygulamak, ifa etmek. Onarmak, tamir etmek. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek. Üretmek. Evlendirmek. Bir durum yaratmak. Bir düşünceyi, bir davranışı, bir isteği işe dönüştürmek, gerçekleştirmek. Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak. Yol almak.

İşlem : Sayıları karşı karşıya getirip belirli birtakım kurallara uygun olarak birbiri üzerine etkilendirme yöntemi. Bir işi sonuçlandırmak için yapılmış olan iş veya uygulamaların hepsi, muamele, muamelat. Madde üzerinde her türlü değişim yapma işi, muamele. Ham veya ara malları ve maddeleri fiziksel, kimyasal değişikliklerle daha uygun, kullanılır duruma getirme, muamele. Bir amaca ulaşmak için tutulan yol, prosedür. Nakit veya menkul değerleri kullanarak alım satım, takas, borçlanma vb. piyasa hareketi.

Diğer dillerde İndirme anlamı nedir?

İngilizce'de İndirme ne demek? : n. lowering, setdown, degradation, relegation, curtailment, landing

Fransızca'da İndirme : abaissement [le], débarquement [le], abattement [le], commutation [la], défalcation [la], réduction [la]

Almanca'da İndirme : n. Ausbau, Reduzierung

Rusça'da İndirme : n. снижение (N), опускание (N), спуск (M), высаживание (N), выгрузка (F), высадка (F), низведение (N), выбивание (N), доводка (F), вычет (M)