Köse köy oyunu nedir, Köse köy oyunu ne demek

Köse köy oyunu; Gösteri alanında kullanılan bir sözcüktür.

Teknik terim anlamı:

Anadolu'da, halk tiyatrosunda, oyunları düzenleyene verilen ad.

Köse köy oyunu kısaca anlamı, tanımı

Köy : Yönetim durumu, toplumsal ve ekonomik özellikleri veya nüfus yoğunluğu yönünden şehirden ayırt edilen, genellikle tarımsal alanda çalışılan, konutları ve öteki yapıları bu hayata uygun yerleşim birimi, köylük yer, köy yeri. Köy halkı. Köy (bk. kü, küv, küy). Belli bir adı, okul, cami, muhtarlık ve benzerleri toplumsal ve dinsel kuruluşları, komşu köyden ayrıldığı sınırları, tarla, otlak ve korusu bulunan, halkının yaşamı aşağı yukarı tümüyle toprağa bağlı olan yerleşim biçimi. Birbirleriyle akraba olan ya da olmayan birden çok ailenin bir araya gelerek tarım yapmaya ya da hayvan yetiştirmeye elverişli yerey parçasının bir köşesinde kurdukları, alan ve sokaklar çevresinde toplanan küçük ya da büyük, dağınık ya da toplu yapılarla, bunların eklentilerinden oluşan evrensel ve geleneksel yerleşme yeri. bk. köylü, köy topluluğu, akraba. Yönetim durumu, toplumsal ve ekonomik özellikleri ya da nüfus yoğunluğu yönünden kentten ayırt edilen, genellikle tarımsal uğraşıda bulunmak gibi işlevlerle ayrımlaşan ve belirlenen, konutları ve öteki yapıları bu yaşamı yansıtan yerleşme birimi. Köz, kor; yanık, yanma; azap, ıztırap

 

Köse : Bıyığı, sakalı çıkmayan (erkek). Gümüşhane iline bağlı ilçelerden biri.

Köy oyunu : Kırsal kesimde köylülerin hazırlayıp sunduğu seyirlik oyun.

Oyun : Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence. Kumar. Güreşte rakibini yenmek için yapılmış olan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket. Müzik eşliğinde yapılmış olan hareketlerin bütünü. Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes. Hile, düzen, desise, entrika. Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi. Şaşkınlık uyandırıcı hüner. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma. Teniste, tavlada taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç.

Halk tiyatrosu : Geniş halk yığınlarına yönelen hem öğretici hem eğlendirici tiyatro. Kökeni tarihin derinliklerine dayanan, yaratıcısı, oyuncusu ve seyircisi halk olan geleneksel tiyatro türü. bk. büyü. Halk çoğunluğuna yönelen, yan öğretici, yarı eğlendirici tiyatro türü. Örn. Reşat Nuri Gültekin'in "Hülleci" si.

Düzenleyen : Bir karşılaşmayı planlayan ve gereklerini yerine getiren kişi.

Anadolu : Ön Asya'nın bir parçası olarak Türkiye'nin Asya kıtasında bulunan toprağı, Rum.

Tiyatro : Dram, komedi, vodvil vb. edebiyat türlerinin oynandığı yer. Bu türleri, izleyiciler önünde sahnede oynayan grup. Sahnelenmek için yazılmış oyunların tümü.

Düzen : Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem. Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo. Dolap, hile. Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept. Bez dokuma tezgâhı. Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri. Yerleştirme, tertip. Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim. Müzik aletlerinde ses ayarı, akort. Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo. Alet edevat takımı.

 

Veri : Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done. Bilgi, data. Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi. Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey. Gözlem ve deneye dayalı araştırmanın sonuçları. Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler.

Halk : Aynı ülkede yaşayan, aynı kültür özelliklerine sahip olan, aynı uyruktaki insan topluluğu, folk. Aynı soydan gelen, ayrı ülkelerin uyruğu olarak yaşayan insan topluluğu. Belli bir bölgede veya çevrede yaşayanların bütünü, ahali. Bir ülkedeki yurttaşların bütünü, kamu. Bir ülke içerisinde yaşayan değişik soylardan insan topluluklarının her biri. Yaratma.

Düze : Doz.

Ad : Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam. Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim. Sayma. Sayılma. Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu.

Diğer dillerde Körpe ton anlamı nedir?

İngilizce'de Körpe ton ne demek ? : crisp tone