Kamu kurumlarınca işletilme nedir, Kamu kurumlarınca işletilme ne demek

Teknik terim anlamı:

Zorunlu durumlarda, karşılığı ödenerek ya da ödenmeyerek bulgunun kamu kurumlarınca işletilmesi.

Kamu kurumlarınca işletilme anlamı, kısaca tanımı

İşle : Nakış: İşle ipliğini aldım

İşletilme : İşletilmek işi.

Kamu : Halk hizmeti gören devlet organlarının tümü. Hep, bütün. Bir ülkedeki halkın bütünü, halk, amme.

Kuru : Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı. Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek). Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem. Canlılığını yitirmiş (bitki). Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı. Heyecanı, tadı olmayan, tekdüze. Kuru fasulye. Salgısı olmayan. Etkisi ve sonucu olmayan. Döşenmemiş, çıplak. Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan. Akıcı olmayan, duygudan yoksun.

Kurum : Ocak bacalarında biriken veya çevrede savrulan kalın is. Kendini büyük ve önemli gösterme davranışı, büyüklenme, gösteriş, azamet, tekebbür. Evlilik, aile, ortaklık, mülkiyet gibi köklü bir yapıyı içeren, genellikle devletle ilişkisi olan yapı veya birlik, müessese.

Zorunlu durum : Kaçınılmaz nedenininden ötürü yapılamayan bir yüklenmede ileri sürülen gerekçe. Bulgu, oranlama, önleme gibi uğraşılarla engellenemeyen zorunlu nedenler.

 

Zorunlu : Kesin olarak gereksinim duyulan, zaruri, mecburi, ıztırari. Doğal olarak kaçınılması imkânsız olan, olumsal karşıtı.

Ödenme : Ödenmek işi.

Durum : Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Duruş biçimi, konum, tavır. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri.

Zorun : Mecburiyet.

Bulgu : Var olduğu hâlde bilinmeyeni bulup ortaya çıkarma işi ve bu işin sonunda elde edilen şey. Araştırma verilerinin çözümlenmesinden çıkarılan bilimsel sonuç, netice. Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun veya hastalığın belirlenmesine yarayan, hekimin saptadığı işaret.

Ya da : Seçeneği, çeşitliliği veya tercihi belirten bir söz.

Karşı : Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi. İçin, hakkında. Bulunan yere göre önde, ileride olan. Karşılık olarak, mukabil. -e doğru. Karşıt, zıt, muhalif. Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı. Ön, kat, huzur. Yüzünü bir şeye doğru çevirerek.

Öden : Mide, karın.

Duru : Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak. Pürüzsüz (ten). Arınmış, karışık olmayan (dil, üslup vb.).

Diğer dillerde Kamu kurumlarınca işletilme anlamı nedir?

İngilizce'de Kamu kurumlarınca işletilme ne demek ? : public use of patented inventions