Kargasaya girmek nedir, Kargasaya girmek ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Kuş ya da tavuklar tüy değiştirmek.

Kargasaya girmek tanımı, anlamı

Girme : Girmek işi

Girmek : Dışarıdan içeriye geçmek. İncelemek, ayrıntılara inmek. İyice anlamak, iyice bilmek. Erişmek, ulaşmak. Yemek yemek. Sulu bir şeyin veya su dolu bir yerin içine batmak veya dalmak. Sığmak. Tecavüz etmek, geçmek. Ağrı, sancı başlamak, saplanmak. Zaman anlamlı kavramlar için gelmek. Girişmek, başlamak. Kavgaya tutuşmak. Yeni bir duruma geçmek, dönüşmek. Yüklenmek. Bir şeyin yapımında, birleşiminde yer almak. Bulaşmak. Almak, fethetmek. Yazılmak, başlamak. Katılmak.

Karga : Kargagillerden, kanatları geniş, tüyleri kara renkte, tarla ve bahçelere çok zarar veren kuş (Corvus). Yelkenleri toplama. Bir şeyin asıl durumunu yitirerek baş aşağı olması.

Değiştirmek : Başka bir biçime sokmak, değişikliğe uğratmak. Başka bir duruma, başka bir görünüme getirmek. Bir şey verip yerine başka bir şey almak. Anlatıma yeni bir içerik vermek. Bir şeyi veya bir kimseyi bulunduğu yerden başka bir yere götürmek. Birini bırakıp başkasını kullanmak.

Değiştirme : Değiştirmek işi, tebdil, tahrif.

Tavuklar : Tavuksular takımının bir alt takımı.

Ya da : Seçeneği, çeşitliliği veya tercihi belirten bir söz.

 

Tavuk : Sülüngillerden, eti ve yumurtası için üretilen kümes hayvanı (Gallus).

Değiş : Değme işi. Değişim.

Kuş : Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı. Acemi er.

Tüy : İnsan ve hayvan derisi üzerinde bulunan ince, kısa, yumuşak ve sık uzantılar. Bazı bitki ve meyvelerle bazı dokumalar üzerinde görülen ince, kısa, yumuşak ve sık uzantılar. Kuşların gövdesini örten ince ve tel gibi uzantıların her biri veya tamamı.

Da : Doğrulama, uygun bulma, evet. [Bakınız: dahacık, dâhacık]. Daha anlamında kullanılır. Şaşma bildirir ünlem. Değil mi ya anlamında kullanılır. İşte, orada, şurada. Genellikle cümle sonlarında çeşitli anlamlarda kullanılan ünlem. Bağlama ve kuvvetlendirme edatı. Daha, henüz. Da, dahi (bk. de). Dağ. Dahi, da. Henüz. Dağı. Dağa. Daha.

Ya : "Ey, hey" anlamlarında bir seslenme sözü. Bazı çekimli zamanlardan sonra gelerek anlamı pekiştiren, kuvvetlendiren bir söz: Yediydin ya. Oturmuşum ya. Şaşma, şaşkınlık bildiren bir söz. Bilinen, görülen, hatırlanıp anlatılan bir olay dolayısıyla da sorulan başka bir konu için kullanılan bir söz. Gereklik ve onay bildiren cümlelerde yargının onaylandığını bildiren bir söz. Cevap niteliğinde olan cümlenin sonuna getirildiğinde asıl yargının arkadan gelen cümle ile anlatılacağını belirten bir söz. Evet. Dilek ve geniş zaman kiplerinde yargıyı güçlendiren bir söz. Bir düşüncede sıra ile yer alan ayrı cins ögelerden biri ötekilerden üstün görüldüğünde "hele, özellikle" anlamlarında kullanılan bir söz. Bir düşüncenin karşıtı düşünülürken kullanılan bir söz.

Diğer dillerde Kargabüken bitkisi anlamı nedir?

İngilizce'de Kargabüken bitkisi ne demek ? : strychnosnux vomica