Kavsaraya getirmek nedir, Kavsaraya getirmek ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Sıkıştırmak, ivdirmek: Kavsaraya getirdiler beni.

Kavsaraya getirmek anlamı, tanımı

Kavsara : Hasırdan yapılmış buğday ambarı. Hasır çuval. Kıyma, kavurma ve yağ koymağa yarayan büyük tahtakutu, külek. Ruh, can : Kavsaram çok daraldı. Öksürük. Küçük sebze bahçesi. Hafif, zayıf kimse. İnce tahtalardan yapılan üzüm sepeti. Kavurma ya da yağ konulan tahta kutu. İvedi, tez. Sepet

Getirme : Getirmek işi.

Getirmek : Gelmesini sağlamak. Erişmek ya da eriştiğini sanmak. Bir makama atamak veya seçmek. Sebep olmak, ortaya çıkarmak. İleri sürmek. İletmek, bildirmek. Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak. Sağlamak. Bazı kelimelerle birleşik fiil yapar.

Sıkıştırmak : Bir şeyi dar bir yere zorla sığdırmak, tıkmak. Bir nesneyi sıkıca duracak biçimde bir yere koymak, yerleştirmek veya orada tutmak. Gevşek veya seyrek olan şeyleri birbirine yaklaştırarak sıkı duruma getirmek. Sarkıntılık etmek. Kaçmayacak biçimde çembere almak, kıstırmak. Bir şeyin sıkışmasına, kısılmasına, ezilmesine sebep olmak. Ansızın, gizlice ve karşısındakinin isteyip istemediğine bakmadan bir şeyi vermek, tutuşturmak. Zorlamak.

Sıkıştırma : Sıkıştırmak işi.

İvdirmek : Hareket durumunda olan bir nesnenin hareketini çabuklaştırmak.

 

İvdirme : İvdirmek işi.

Sıkış : Toplu, tıkız, şişman.

Sıkı : Dar. Güçlü ve çabuk, hızlı. Disiplin. İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan. Dikkatli, titiz ve göz yummadan uygulanan. Zorlu, güçlü ve etkili. Cimri. Ağızdan dolma ateşli silahlarda, barut ve kurşunun üstünden namluya sokulup bastırılan bez ve kâğıt parçaları vb. şeylerin tümü. Zorlayıcı durum. Yoğun. İlkelerine çok bağlı, hoşgörüsü olmayan, katı. Sıkıca, iyice.

Diğer dillerde Kavrulmuş mısır ezmesi anlamı nedir?

İngilizce'de Kavrulmuş mısır ezmesi ne demek ? : roasted-rolled corn