Kesit nedir, Kesit ne demek

  • Bir şey enlemesine veya boylamasına kesildiğinde ortaya çıkan yüzey.
  • Bir toplumun bölümü, kesim.
  • Bir cisim düz olarak kesildiğinde ortaya çıkan düzlemin biçimi, makta.
  • Ayırıcı özellikleriyle belirlenen süreç

"Kesit" ile ilgili cümle

  • "Bu süreç, bu çok önemli yaşam kesiti bilinmez olarak kalacak." - S. İleri
  • "Ağacın kesiti."
  • "Bir kürenin her kesiti daire biçiminde olur."

Yerel Türkçe anlamı:

Kalker.

Öksüz, kimsesiz.

Kestirme, kısa (yol ve benzeri).

Biyoloji'deki anlamı:

Mikroskopta incelemek üzere hazırlanmış ince doku tabakaları.

Coğrafya'daki terim anlamı:

Büyük ölçekli haritalarda, eşyükselti eğrilerinden yararlanarak, istenilen iki nokta arasında yeryüzü biçimlerini ve içyapısını gösteren yandan görünüş.

Güzel Sanatlar alanındaki anlamı:

(Mimarlık) Bir yapının enine ya da boyuna dikey olarak kesildiği düşünülerek, yapının yan duvarını, döşeme kalınlıklarını, odaların yüksekliklerini ve benzeri ölçüleri vermek için yapılmış olan çizim. Kesitler enine olursa enine kesit, boyuna olursa boyuna kesit denir.

Matematik terimi olarak kelime anlamı:

Bir katı öyutun bir düzlemle kesişimi.

Edebi terim anlamı:

Yunan ve Lâtin tartısında durak, ki dizenin ortasına doğru belli bir adımın içinde bir kelimenin bitmesiyle meydana gelen kesintiden ibarettir. Bu kesinti uzun veya vurgulu bir heceden sonra olursa ERİL (Masculine), kısa veya vurgusuzdan sonra olursa DİŞİL (Féminine), üçüncü, beşinci ve yedinci yarım adımdan sonra geldiğine göre ÜÇÜNCÜ YARIM ADIM KESİTİ (Césure trihémimère), BEŞİNCİ YARIM ADIM KESİTİ (Césure penthémimère), ve YEDİNCİ YARIM ADIM KESİTİ (Césure hepthémimère) adını alır.

 

Bilimsel terim anlamı:

Metal bir parçada sıcak ya da soğuk işlem sonucu oluşan mekanik biçim değiştirme doğrultusuna dik olan yön.

metalbilim:

bayındırlık: Bir yapı tasarında, katların derinlik ve yüksekliklerini belirtecek biçimde çıkarılan enine ya da boyuna yanay.

İngilizce'de Kesit ne demek? Kesit ingilizcesi nedir?:

section, profile, altimetric profile, eut, intersection

Fransızca'da Kesit ne demek?:

eccope, coupe, ……tomie, césure

Osmanlıca Kesit ne demek? Kesit Osmanlıca'da ne anlama gelir?:

makta', makta

Kesit anlamı, kısaca tanımı:

Ara kesit : Çizgilerin, yüzeylerin, katı cisimlerin birbirlerine rastladıkları ve kesiştikleri yer.

Başkesit : Ağacın boyuna dikey yönde kesilmesi sonunda yıl halkalarının çember biçiminde görüntü verdiği yüzey.

Öz kesit : Tomruğun boyu yönünden alınan ve özünden geçen kesit yüzeyi.

Enlem : Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi.

Boylama : Boylamak işi.

Ortay : Bir uzayı, bir yüzeyi eşit iki parçaya bölen (düzlem, çizgi). Bir düzlem şeklin aynı yöndeki paralel bütün kirişlerini eşit parçalara bölen (çizgi).

Yüzey : Bir cismi uzaydan ayıran dış ve yaygın bölüm, satıh, yüz.

 

Toplum : Topluluk. Aynı toprak parçası üzerinde bir arada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların tümü, cemiyet.

Bölüm : Bir bütünü oluşturan parçaların her biri, kısım. Çağ, devir. Bir kuruluşun yönetim birimlerinden her biri, departman, seksiyon. Canlıların bölümlenmesinde filumların bir araya gelmesiyle oluşan birlik. Bir okul veya üniversitenin herhangi bir bilim ve uzmanlık dalında eğitim sağlayan birimlerinden her biri, departman. Bölme işlemi sonunda elde edilen sayı.

Kesim : Kesme işi. Boy bos, endam. Terzinin belli bir ölçü ve örneğe göre kumaşa biçim verme işi, fason. Bölüm, parça, kısım, sektör. Hazineye ait herhangi bir gelirin belli bir bedel karşılığı keseneğe verilmesi, mukataa. Kesme zamanı. Bölge. İşaretlenmiş belli yer. Pazarlık, anlaşma.

Bir : Sadece. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Ancak, yalnız. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Bu sayı kadar olan. Sayıların ilki. Aynı, benzer. Beraber. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Bir kez. Tek.

Ayırıcı : Ayırma özelliği veya gücü olan. Yüksüz elektrik devrelerini açıp kapayan araç.

Süreç : Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi, vetire, proses.

Kesit alan : Tanecik çarpışmaları olasılıklarını veren, bir taneciğin etkileşim alanı ile ilgili nicelik.

Kesit deney düzeni : Biri deney, ötekisi denetim kümesi sayılan iki ayrı kümenin aynı anda gözlenerek karşılaştırılması,,temeline dayanan ve zaman boyutunu elemiş olan eksik denetimli deney düzeni.

Kesit oranı : Lastiğin yapısını tamamlamakta kullanılan, topuk ile sırt arası yüksekliğin yanaklar arası genişliğe bölünmesinden elde edilen sayı.

Kesitaraştırma : Belli bir evrenden belli bir zamanda örneklemeyle alınmış bir kesit üzerinde yapılan gözlemlerle gerçekleştirilen araştırma, bk. ağırlıklı kesitaraştırma, ağırlıksız kesitaraştırma.

Kesitdeya : Birdenbire (kalkmak, bir işe davranmak için).

Kesitmek : Birisini yermek, kötülemek.

Kesitsel eğrilik :

Diğer dillerde Kesit anlamı nedir?

İngilizce'de Kesit ne demek? : adj. cutaway

n. section, profile, crossing, edge

Almanca'da Kesit : n. Durchschnitt, Schnittfläche, Segment

Rusça'da Kesit : n. сечение (N), срез (M)