Knack türkçesi Knack nedir
Knack ile ilgili cümleler
English: I am not an artist. I never had the knack for it.
Turkish: Ben bir sanatçı değilim. O işi iyi beceremem.
English: Tom has the knack of making people cry.
Turkish: Tom'un insanları ağlatma yeteneği var.
English: I'm completely knackered.
Turkish: Ben tamamen bitkinim.
Knack ingilizcede ne demek, Knack nerede nasıl kullanılır?
Have the knack of : Püf noktasını bilmek. Püf çekidini bilmek.
Knick knack : Biblo. Küçük biblo. Ivır zıvır. Süs eşyası. Önemsiz şey. Cici bici. Ufak biblo. Çerez.
Knacked : Yorgun. Bitap düşmüş. Bozuk. Engellenmiş.
Knacker : Yorulmak. Yaşlanmış atları alıp satan kimse. Yıkmacı. Sakatat alıp hayvan maması yapan kasap. Eski evleri malzemesi için alan kimse. Yıkıcı. Bitap düşmek. Eski ev veya gemileri alıp satan kimse.
Knackered : Bitkin. Bitap düşmüş. Yorgun. Engellenmiş. Çok yorgun. Bozuk. Pestili çıkmış.
Knick knacks : Önemsiz şey. Ivır zıvır. Ufak biblo. Küçük biblo. Biblo. Çerez.
Knickknack : Süs eşyası. Önemsiz şey. Aksesuar. Biblo. Süslü eşya.
Knackwurst : Küçük boy baharatlı sosis. Bahartlı ve küçük boy sosis.
Knacking : Marifet. Püf noktası. Ustalıklı iş. İşin sırrı. Beceri. Hüner. Trük. Ustalık. Yetenek.
Knickknackery : Süs eşyası.
İngilizce Knack Türkçe anlamı, Knack eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Knack ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Artistries : Sanatsal nitelik. Sanatçılık. Sanat eserleri. Sanat yeteneği. Sanatkarlık. Güzel sanatlarla uğraşma.
Gadgets : Üçkağıt. Ivır zıvır. Hile. Küçük alet. Marifetli küçük araç. Değersiz şeyler. Zımbırtı.
Hang : İdam etmek. Asmak. Batmak. Kapma. Asılı olmak. İpe çekmek. Eğilmek. Bağlı olmak. Sallandırmak. Eğmek.
Natural endowment : Allah vergisi.
Dexterousness : Ustalıkla olma durumu. Yeteneklilik. Beceriklilik. Hünerlilik. Eli çabukluk.
Crux : Haç, çapraz. Temel özellik. Kruks. Sorunun en önemli noktası. Çapraz. Çözülmesi zor durum. Çözümü zor mesele. Düğüm noktası. En önemli noktası.
Abilities : Geniş anlamında, bireyin, davranışlarını düzenleyen, etkinliklerini koşullandıran ve dirimbilimsel-toplumsal olarak belirlenen özellikleri. dar anlamında, bireyi belli bir uğraşsal etkinliğe uygun kılan bir dizi ruhsal özellikleri. İktidar. Güç. Kabiliyet. Yetenekler. Yeterlik.
Aptitude : Doğuştan yetenek. Meyil. Kabiliyet. Anıklık. Uygunluk. Bir öğrenim ve yetiştirme süreci sonunda bireyin varabileceği gelişme düzeyini belirleyen doğal yeti. Yatkınlık. Doğal yetenek. Eğilim.
Master stroke : Usta işi.
Feat : Üstün başarı. Kahramanlık. Yiğitlik. İyi kotarılmış bir iş. Başarı. Verim. Beceri ya da cesaret isteyen hareket. Beceriklilik.
Knack synonyms : gadget, ability, gimmicking, competence, craftsmanship, adequacy, acquirement, ingenuity, art, knacks, ingeniousness, talent, artfulness, accomplishments, contraption, adeptness, endowment, artifices, the nub, cunningness, contrivances, accomplishment, artistry, agilities, bents, asset, contraptions, adequacies, knacking, diplomacy, craft, acumen, benting.
Knack ingilizce tanımı, definition of Knack
Knack kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A petty contrivance. To crack. A toy. A knickknack. A plaything. To make a sharp, abrupt noise to chink.
Bu kısımda Knack kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Knack ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Knack anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Knack ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.