Komut nedir, Komut ne demek

Bilişim alanındaki terim anlamı:

Üzerinde işlem yapılacak işlenenlerle birlikte, bir bilgisayarın yapabileceği temel işlemlerden herhangi birinden oluşan en küçük izlenceleme öğesi.

Bilgisayar Terimi olarak kelime anlamı:

[Bakınız: yönerge]

Veterinerlik alanındaki anlamları:

Binicinin komutlarını ata ses, eller ve ayak gibi doğal sinyaller veya kamçı ve mahmuz gibi yapay sinyaller vererek bildirmesi.

Bilimsel terim anlamı:

Cimnastikte, alıştırmaları yaptırmak için verilen kısa emirler.

İngilizce'de Komut ne demek? Komut ingilizcesi nedir?:

instruction, command, order, aids

Komut hakkında bilgiler

Komut, Bilişim Biliminde, Mikroişlemci üzerinde çalışan programların yapı taşlarına denir. Bir işlemcinin çalıştırabileceği komutlar, o işlemcinin komut kümesini oluşturur. İşlemciler, mimarilerine göre komutları farklı şekillerde işletebilirler. Bilgisayarın komuthattının uzunluğu ve genişliği, kaç komutun aynı anda işletilebileceğini belirler.

Komut ile ilgili Cümleler

  • Komutan Joki'nin bir ailesi var.
  • Komutan muavini kim?
  • Komutan adamlarını silah atışına maruz bıraktı.
  • Evet, Yoldaş Komutan.
  • O yalaka ve sahtekar komutanın yanında ağlamamalıydım.
  • Emredersiniz komutanım!
  • Ben hâlâ senin komutanınım.
  • Komuta artık sende değil.
  • Yüksek komuta şafakta saldırmaya karar verdi.
  • Komutan gemiyi en son terk etmez mi?
  • Komutan herkesin gemiyi terk etmek zorunda olduğuna karar verdi.
  • Komutan kalacaklarını söyledi.
  • Tom'un komuta subayını öldürdüğü söyleniyor.
  • Benim komutanın emirlerini görmezden gelemiyorum.
 

Komut tanımı, anlamı:

Komut vermek : Herhangi bir davranış, hareket vb. için buyrukta bulunmak.

Uyarma komutu : Jimnastikteki komutun alıştırma için uyarıcı nitelikteki ilk ve uzunca bölümü.

Komuta : Askerî birliği ve onunla ilgili işleri yönetme görevi, kumanda.

Komuta etmek : Askerlikte yönetmek, kumanda etmek.

Komutan : Bir asker topluluğunun başı, kumandan, bey.

Emir komuta zinciri : Herhangi bir işlemi hiyerarşik düzende yapma. Yapılacak bir iş için ast ve üstler arasında emir alıp verme.

Emir komuta zinciri içinde olmak : Herhangi bir işlem en alt rütbe veya makamdan en üst rütbe veya makama doğru gerçekleşmek.

Kuvvet komutanları : Kara, deniz, jandarma ve hava kuvvetleri komutanlarına toplu olarak verilen ad.

Ordu komutanı : Bir orduya komuta eden ve genellikle orgeneral rütbesinde olan asker.

Asker : Askerlik görevi veya ödevi. Er. Orduda görev yapan erden generale kadar herkes. Topluluk düzenine saygısı olan, disiplinli. Yurdunu iyi koruyan, kahraman özelliği taşıyan.

İzci : İz güderek aradığını bulabilen kimse, keşşaf. Dayanışma ve yardımlaşma duygularını geliştirmek, ruhça ve bedence güçlendirilmek için kamplarda ve okullarda eğitilen genç.

Öğrenci : Öğrenim görmek amacıyla ders alan kimse, okul çocuğu, talebe, şakirt. Bir bilim veya sanat yetkilisinin gözetimi ve yol göstericiliği altında belli bir konuda çalışan kimse. Özel ders alan kimse.

 

Beden : Giysilerde ölçü. Kale duvarı. Canlı varlıkların maddi bölümü, vücut. Vücudun, baş, kol ve bacak dışında kalan bölümü, gövde.

Eğitim : Çocukların ve gençlerin toplum yaşayışında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları elde etmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine okul içinde veya dışında, doğrudan veya dolaylı yardım etme, terbiye. Eğitim bilimi.

Çalışma : Bilimsel ve sanatsal amaçlı ürün. Çalışmak işi, emek, say. Bünyesindeki suyun azalması veya çoğalması sonucu ağacın biçim ve boyutlarının değişmesi. Bir yapı elemanının yük altında biçim değiştirmesi, az veya çok zorlanması.

Tören : Anma, kutlama, nişan, evlenme, ölüm gibi sebeplerle yapılmış olan toplantı, merasim, seremoni. Bir toplulukta, üyelerin belli bir olayı, kişiyi veya değeri ayırt edip sembolleştirmesi, bunların anlam ve öneminin güçlendirilmesi amaçlarıyla düzenlenen hareket dizisi, merasim.

Bilişim : İnsanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin özellikle elektronik makineler aracılığıyla düzenli ve akla uygun bir biçimde işlenmesi bilimi, enformatik.

Komut dosyası : [Bakınız: betik]

Komut yazmacı : Bilgisayarda uygulanmakta olan komutun bulunduğu yazmaç.

Komuta çatalı : İstenilen hız oranını sağlamak için dişli ya da kavramları dingil üzerinde eksenel olarak sürmeye yarayan, ucu yarım ay biçiminde kol.

Komuta kolu : Karartıcı kanallarına komuta eden kol.

Komutanlık : Komutanın görevi veya makamı, kumandanlık. İlgili cümle: "“Alay komutanlığına sonradan verdiği raporda patlamayı şöyle anlatacaktır.”" A. İlhan.

Komutmak : Harekete getirmek.

Diğer dillerde Komut anlamı nedir?

İngilizce'de Komut ne demek? : n. word of command

Fransızca'da Komut : commandement [le], ordre [le]

Almanca'da Komut : n. Befehl, Kommando, Order

Rusça'da Komut : n. команда (F)

adj. командный