Kurabiye nedir, Kurabiye ne demek

Kurabiye; kökeni arapça dilinden gelmektedir.

  • Un, yağ, badem, fıstık vb. ile yapılan, şekerli küçük çörek

Fransızca'da Kurabiye ne demek?:

trochisque

Kurabiye hakkında bilgiler

Kurabiye (Arapça: قرابیه,Qurabiyə‎, Farsça: قرابیه, Türkçe: Kurabiye, Yunanca: Κουραμπιές, Kourabiedes, Arapça: ghurayba‎) un, yağ, badem, fıstık, fındık, kakao gibi malzemelerle yapılmış olan bir çeşit bisküvidir.

Dilimize Arapça “kureybiyye” kelimesinden türeyerek giren kurabiye aslen Felemenkçe kökenli bir kelimedir. Felemenkçe'de küçük çörek anlamına gelen koekje (koekie) kelimesi Kuzey Amerika'ya göç eden Hollandalılar tarafından İngilizce'ye kazandırılmıştır.

Kurabiye ile ilgili Cümleler

  • Kurabiye yapıyoruz.
  • Ben eve varmadan önce çocuklarım bütün kurabiyeleri yemişti.
  • Kurabiye getirdim.
  • Sadece üç düzine kurabiye yaptım.
  • Kurabiye yapmak zaman alır.
  • Annem benim için kurabiye pişirdi.
  • Kurabiyeler lezzetliydi.
  • Son kurabiyeyi kim yedi?
  • Kurabiye kavanozu boştu.
  • Kurabiye sevmiyorum.
  • Kurabiyeler için teşekkürler. Onlar lezzetliydi.
  • Biraz kurabiyem var.
  • Ali gecenin ortasında uyandı ve bütün bir torba kurabiyeyi yedi.
  • Ali silahını buzdolabının üstündeki kurabiye kavanozuna sakladı.

Kurabiye kısaca anlamı, tanımı:

 

Badem : Bu ağacın yaş veya kuru yenilen yemişi. Badem ağacı.

Fıstık : Güzel, gösterişli kadın. Antep fıstığı, çam fıstığı veya yer fıstığı denilen yemişlerin genel adı. İyi, hoş.

Küçük : Niceliği az olan. Yaşı daha az olan. Geri aşamada. Kısık, parlak olmayan (ses). Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Niteliği aşağı olan, bayağı. Değersiz, önemsiz. Küçük abdest.

Çörek : Kurs. Az yağlı, bazen şekerli ve yumurtalı, gevrekçe bir hamur işi.

Kurabiye gibi : Çok gevrek, ağızda dağılıveren (yiyecek).

Acı badem kurabiyesi : Toz şeker, pirinç unu, öğütülmüş acı badem, yumurta beyazı ile yapılmış olan ve üzerine acı badem konularak fırında pişirilen bir tür kurabiye.

Kurabiyeci : Kurabiye yapan veya satan kimse.

Şekerli : İçinde şeker bulunan. Lezzetli, tatlı.

Farsça : Bu dille yazılmış olan. İran devletinin resmî dili, Acemce.

Türkçe : Genel Türk dili. Türkiye Türkçesi.

Yunan : Yunanistan'da yaşayan veya Yunanistan halkından olan kimse, Yunanistanlı, palikarya.

Arapça : Sami dilleri ailesine giren ve Arap ülkelerinde kullanılan dil, Arabi. Bu dille yazılmış olan.

Fındık : Bu ağaççığın sert bir kabuk içinde bulunan yağlı, nişastalı ürünü. Kayıngillerden, kuzey yarım kürenin ılık yerlerinde ve yurdumuzun genellikle Doğu Karadeniz bölgesinde yetişen, boyu 6-7 metre, yaygın tepeli bir ağaççık (Corylus avellana). Hileli zar.

Kakao : Bu çekirdeklerin öğütülmesiyle elde edilen toz. Bu tozdan su veya sütle hazırlanan içecek. Bu ağacın meyvesinin çekirdeği. İki çeneklilerden, Amerika'nın sıcak bölgelerinde yetişen bir ağaç, Hint bademi (Theobroma cacao).

 

Kurabiyecilik : Kurabiyecinin yaptığı iş.

Diğer dillerde Kurabiye anlamı nedir?

İngilizce'de Kurabiye ne demek? : n. cookie, cooky, biscuit, shortcake, shortbread

Fransızca'da Kurabiye : macaron [le]

Almanca'da Kurabiye : Plätzchen

Rusça'da Kurabiye : n. курабье (N), пряник (M)