Liaisons türkçesi Liaisons nedir
- İlişki.
- Bitişme.
- Yasak aşk.
- Ulama.
- [#bağ Bağlantı].
- Birleştirme.
- Evlilik dışı cinsel ilişki.
- Vasletme.
- Terbiye (yemek).
- İrtibat.
- Yemekte terbiye.
- Münasebet.
Liaisons ingilizcede ne demek, Liaisons nerede nasıl kullanılır?
Liaison committee : İrtibat komitesi. İki grup veya komite arasında bağlantı kurmak için tasarlanmış olan komite. İrtibat kurulu.
Liaison officer : Askeri kurumlar arasında bağlantı görevi olan subay. Diğer subaylar arasında bağlantı görevi olan kurmay subayı. İrtibat subayı.
Air liaison officer : Hava irtibat subayı.
Idf liaison unit for lebanon : İsrail savunma kuvvetleri lübnan irtibat birliği. Lübnan silahlı kuvvetlerine hizmet sağlayan israil askeri birimi.
In liaison with : İle işbirliği içinde.
Liaise : İlişki kurmak. Birlikte hareket etmek.
Joint liaison committee : Ortak irtibat komitesi. (askeriye şubeleri, devlet departmanları, vs. arasında)aralarında işbirliği yaratmak için birlikte çalışan insanlar grubu.
Liaising : İlişki kurma. Birlikte hareket etme. Birlikte hareket etmek. İlişki kurmak. İrtibat kurma.
Liaised : İlişki kurmak. Birlikte hareket etmek.
Liaison : Terbiye (yemek). Birleştirme. Bağlantı. Bir kelimenin son ses ünsüzü ile ondan sonra gelen kelimenin önses ünlüsünü veya ünlü ile başlayan ilk hecesini birleştirerek tek bir hece halinde söyleme veya okuma: deniz_anası, yıkım_emri, gök_ova, sözlük_anlamı vb. Ulama. Yemekte terbiye. Bağlama. Bitişme. Yasak aşk. Evlilik dışı cinsel ilişki.
İngilizce Liaisons Türkçe anlamı, Liaisons eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Liaisons ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Line : Oyun alanını sınırlamak, belirli ölçü ve bölgeleri göstermek amacıyla yapılan ayırıcı doğru. (genellikle kireçli su ile çizilir.). Oyun alanını bölen, sınırlayan ve belirleyen boyadan şeritlere verilen ad. Dizmek. Satır. Sahne yukarısındaki palangalar yoluyla sarkıtılıp çekilebilen, genellikle çelikten yapılmış halat. Kaplamak. Kırıştırmak. Astar kaplamak. Tarayıcı elektron demetinin yatay tarama sırasında soldan sağa bir gidişinde oluşturduğu çizgi. Çizgi.
Correlation : Bağlılık. İki değişken arasında karşılıklı nicel bağlantı. İki oluşuk ya da ayrı bölgelerdeki katmanbilgisi birimlerinin taşılbilim ve fiziksel özellikleriyle yerbilim yaşlarında ve katmanbilgisi durumlarında eşdeğerlik olduğunun belirtilmesi. Karşılıklı ilişki. Bağlılaşım. Karşılıklı bağıntı. birbiriyle eşleştirilen iki küme ölçü sonuçları ya da aynı cinsten verilere ilişkin iki gözlem dizisi arasındaki bağıntı. iki puan ya da ölçü arasındaki ilişki ya da birlik; bir puanın, bir başkasıyle aynı zamanda gösterdiği değişme eğilimi. Oran. İki niceliğin birbirine karşılıklı bağlı olma ölçüsü.
Aggregation : Birikim. Yığışma. Toplanma, bir araya gelme, kümeleşme. saldırı, canlılar arasında beslenma, çiftleşme, yuva alanının korunması gibi savunma, korku veya rekabetle ilgili davranışlar. Yığın. Agregasyon. Bir araya gelme. Sosyete teşkil etmeyen bir türün bireylerinin bir yerde toplanması. Toplam olma. Yığışım.
Communications : Ulaşım. Haberleşme. Muhabere. İletişimler. İletişim aracı. Birlikler ve levazım taşıma yolları ağı. Tebligat. Ulaştırma. İleti gönderme. İletişim.
Affaire : Mesele. Aşk ilişkisi. Hikaye.
Assembling : Toplanarak. Çevirme. Montaj. Toplu. Bir makinenin parçalarını, yerli yerine koyup, işleyecek duruma getirme işlemi. Toplanma. Kur-tak. Takma.
Link : Ulamak. Zincirlemek. Eklenmek. Birbirine bağlanmak. Bağlamak. Halka. Bilgisayar, bilişim alanlarında kullanılır. Birleşmek. Bağlantı kurmak.
Propriety : Münasip olma. Yakışık alma. Adab-ı muaşeret. Yerindelik. Adetlere uyma. Doğruluk. Uygunluk. Edep. Görgü kurallarına uyma.
Assemblage : Toplantı. Toplama. Montaj. Küme. Bir araya toplanma. Toplanma. Kalabalık. Meclis. Topluluk.
Copulation : Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Cinsel birleşme. Erkek ve dişinin yavru meydana getirmek üzere çiftleşmesi, koitus, koyitus, kopulasyon. Kopülasyon. Bağ. Cinsi münasebet. Erkek ve dişi, hayvan veya bitki hücrelerinin birleşmek için bir araya gelmesi, cinsel birleşme, kopulasyon. Kopulasyon. Birleşme.
Liaisons synonyms : sexual relationship, inter group communication, nexus, accouplement, contact, channel, commitment, assembly, aggregations, bonding, bracing, abutment, affixion, anastomosis, amalgamations, binding together, binderies, involvement, affair, affiliation, affiliations, commerces, expediency, expediencies, contingence, intimacy, bond, auto link, appendixes, bearing, relationship, connection, amalgamation.
Bu kısımda Liaisons kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Liaisons ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Liaisons anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Liaisons ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.