Lineup türkçesi Lineup nedir

  • Teşhis amacıyla yüzleştirme veya muvacehe.
  • Program.
  • Zanlı teşhis odası.
  • Belirli bir amaç için bir araya gelmiş olan insanlar veya gruplar sayısı.
  • Dizi.
  • Sıra.
  • Saf.
  • Satıryukarı.
  • Konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası.
  • Bir sıraya dizilmiş insanlar grubu (örn.: kontrol etmek veya kimliği saptamak için).
  • Gerçek suçluyu teşhis etmek icin (karakolda polis tarafindan) şüphelilerin sıraya dizilmesi.
  • Düzenleme.
  • Teşhis maksadıyla zanlıları veya şüpheli şahısları sıraya dizme.

Lineup ile ilgili cümleler

English: The witness identified the thief in the police lineup.
Turkish: Tanık, hırsızı polisteki yüzleştirmede tespit etti.

Lineup ingilizcede ne demek, Lineup nerede nasıl kullanılır?

Lineups : Bir sıraya dizilmiş insanlar grubu (örn.: kontrol etmek veya kimliği saptamak için). Dizi. Program. Belirli bir amaç için bir araya gelmiş olan insanlar veya gruplar sayısı. Saf. Zanlı teşhis odası. Sıra. Konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası. Satıryukarı. Gerçek suçluyu teşhis etmek icin (karakolda polis tarafindan) şüphelilerin sıraya dizilmesi.

Line adapter : Hat uyarlayıcı. Hat uyarlayıcısı.

Line amplifier : Hat amplifikatörü. Hat kuvvetlendiricisi. Hat yükselteci.

Line art : Hassas. Sadece iki renk pikselinden yapılmış olan görüntü.

 

Line at karmak : Karmakta bedene verilen ad. Mana.

Line blanking pulse : Satır boşluğu sinyali. Çizgi silme sinyali. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Satır boşluğu imi. Satır boşluğu sırasında, alıcının çıkışına eklenen, satırbaşı yapılması sırasındaki gereksiz imleri önleyen negatif im.

Line blanking : Satır boşluğu. Satır silinmesi. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Tarayıcı demetin satırbaşı yapabilmesi için gerekli süreyi sağlamak üzere alıcı ya da almaçta bırakılan boşluk. Çizgi silinmesi.

Line break : Satır sonu. Satır kesmesi. Satır sonuna. Çizgi kesme.

Line between : Ara çizgi. Araya çizgi koy. Ara satır.

Line blanking interval : Satır karartma aralığı.

İngilizce Lineup Türkçe anlamı, Lineup eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Lineup ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bench : Baro. Yargıçlık. Cimnastik sırası. Eğitim, jimnastik, madencilik alanlarında kullanılır. Oturma sırası. Kürsü. Yedek kulübesi. Hakim kürsüsü. Peyke. Basamak.

Benches : Yargıçlık. Kürsü. Baro. Tezgah. Bank. Hakim kürsüsü.

Evolvement : Açılma. Hareket. İnkişaf. İntişar. Genişleme. Evrim. İlerleme. Gelişme. Kademeli değişme veya olgunlaşma.

Cycle : Bilgisayar, bilişim, uzay, iktisat, sinema, televizyon, veterinerlik alanlarında kullanılır. Pedal çevirmek. Çoğalan bir değişkenin art arda gelen minimumlar ya da maksimumlar aralıkları ve bu aralıklardaki değişme biçimleri özdeş değilse bu olayın dönümünden söz edilemez. onun yerine art arda gelen her minimum ya da maksimum çifti arasındaki değişim bir çevrim olur. sözgelişi, güneş lekeleri sayısı tekrarlı olarak azalır çoğalır. bir tarihde gözlenen leke sayısı sıfır iken bir süre sonra bu sayı artar, en büyük değeri alır ve sonra tekrar sıfır olur. böylece bir çevrim tamamlanmıştır; ondan sonra ikinci çevrim başlar, başka hızda ve değerlerde çoğalır, yeniden sıfıra iner. bu da ikinci çevrimdir. güneş leke çevrimlerinin süresi 9 ile 13 yıl arasında değişir. Seri. Devre. Salınım. Devir. Aşama. Devir yaptırmak. Dolaşım.

 

Format : Sayfa düzeni. Bilgisayar, bilişim, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Düzenlemek. Kitap düzenlemesi. Biçim. Bağdarlama. Bir film ya da görüntülük üzerindeki resmin eni ile yüksekliği arasındaki oran. (ölçün filmlerde ve dar filmlerde bu oran 3:4 (1:1,33) tür. geniş görüntülük işlemleri bu oranın 1:2,70'e kadar çıkmasıyla gerçekleşir). tv. televizyon görüntülüğündeki resmin eni ile yüksekliği arasındaki oran; ölçün filmde olduğu gibi 3:4'tür. Çerçeve oranı. Film üzerindeki resmin, çerçeveyle sınırlanan boyu. Diziliş.

Chastest : Temiz. Lekesiz. Gösterişsiz. İlletli. Yalın. Sade. Yasaklanmış cinsel ilişkilerde bulunmayan. İffetli. Bozulmamış.

Co ordination : Uyum içinde cereyan eden hareket. Koordinasyon. Tutarlılık. İnsicam. Tertip. Eşgüdüm. Tanzim.

Composition : Yapı. Batkı sözleşmesi. Batkınlılar ile alacaklıları arasında yapılan sözleşme. Kompozisyon. Tasarım. Bileştirme. Yazı. Bestecilik. Bir özdeğin hangi kimyasal türlerden oluştuğunu belirleyen verilerin tümü. Yapıt yaratma.

Software : Yazılım programı. İletişim araçlarıyla oluşturulan bilgilerin, izlencelerin tümü. bir sinemanın bir gösterimindeki filmlerden oluşan, belirli bir süre sonunda yerini başka filmlere bırakan gösterisi. belirli tarihlerde ve gösterimlerde hangi filmlerin yer alacağını, bu filmlerle ilgili kısa bilgileri veren yazı. tv. belirli bir televizyon yayacının bir gün içinde değişik bölümlerden oluşan yayınlarının tümü. bu yayın içinde kendi başına bir bütün oluşturan bölümlerden her biri. bu bölümlerin sıralanış ve saatlerini gösteren, bunlarla ilgili kısa bilgiler veren yazı. Bilgisayar programı. Yazılım. İzlence. Bir bilgi işlem dizgesinin işleyişi ile ilgili bilgisayar izlencelerinin, yordamların, kuralların ve gerektiğinde belgelemenin tümü. Bilgisayarlı yazılım sistemi. Yazılım programları. Bilgisayar, bilişim, ekonomi, sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

Sked : Zaman çizelgesi (amerikan argosu). Planlanmış olaylar serisi.

Lineup synonyms : cleanup, cleanup position, array, cleanup spot, routine, confiding, country bumpkin, adjustment, roll, collocation, clusters, bank, batch, born yesterday, softwares, batting order, arraying, clean, amplitude, coordination, alignments, configuration, frequency, files, cuing, chains, cards, absolute, deceivable, syllabus, battery, axenic, file.

Lineup ingilizce tanımı, definition of Lineup

Lineup kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : . The formation of football players before the start or a restart of play.