Lurched türkçesi Lurched nedir

Lurched ingilizcede ne demek, Lurched nerede nasıl kullanılır?

Lurcher : Açgözlü. Pusu kuran. Dolandırıcı. Obur. Pusuda bekleyen. Pusu kuran kimse. Hırsız. Pusucu.

Lurchers : Dolandırıcı. Obur. Pusuda bekleyen. Açgözlü. Pusu kuran.

Lurches : Gidip gelmek (sarkaç gibi iki nokta arasında). Yalpa vurmak. Yalpalamak. Yalpalayarak yürümek. Birdenbire sallanma. Sallana sallana yürümek. Silkinmek. Sendelemek. Zor durum. Sallanmak.

Leave in the lurch : Terk etmek. Zor durumda terketmek. Yaya bırakmak. Yalnız bırakmak. Yüzüstü bırakmak. Zor durumda bırakmak. Yarı yolda bırakmak. Yüz üstü bırakmak. Yardımsız bırakmak.

Leave somebody in the lurch : Yüzüstü bırakmak.

Lurid : Dehşetli. Donuk. Yangın kızıllığı gibi. Fazlasıyla parlak (renk). Uçuk renkli. Renkli. Korkutucu. Kızıl. Korkunç. Dehşet verici.

Lure : Çekim. Çekmek. Kapan. Cazibe. Çekicilik. Sırtı. Ayartmak. Rapala. Yemlemek. Yem.

Luridly : Ürkütücü bir şekilde. Korkutucu bir şekilde. Parlak bir biçimde. Donuk bir biçimde.

Lurching : Sallanmak. Sendelemek. Sallanan. Sallanma. Silkinmek.

Lurex : Lureks. Plastik kaplı metal kablo markası. Bu metal kablonun el veya fabrika ürünü.

 

İngilizce Lurched Türkçe anlamı, Lurched eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Lurched ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Faltered : Bocalamak. Tereddüd etmek. Hızını kaybetmek. Gücünü kaybetmek. Sersem sersem yürümek. Sarsılmak. Düşmek. Duraksamak.

Dawdled : Boşa geçirmek. Salınmak. Aylaklık etmek. İşi ağırdan almak. Zaman harcamak. Eğlenmek. Oyalanmak. Ağır davranmak. İşini ağırdan alarak vakit kaybetmek.

A pretty kettle of fish : Güç durum.

Careened : Yan yatırmak (gemi). Bir yana yatmak (hızla giderken). Yalpa yapmak. Karinaya bastırmak. Yan yatırmak gemi. Bir yandan bir yana hafifçe sallanarak gitmek veya ilerlemek (motorlu araç). Karinalamak. Yan yatmak (gemi).

Ambles : Yavaş yavaş dolaşmak. Yavaş yavaş dolaşma. Yavaş yavaş yürümek. Salınarak yürüyüş. Rahat rahat yürümek. Rahvan koşmak. Rahvan gitmek. Salınarak yürümek. Rahvan.

Dillydallies : Oyalanmak. Zaman geçirmek. Başka bir zamana bırakmak. Ayak sürümek. Geciktirmek. Ertelemek. Vakit öldürmek. (argo) oyalanmak. Ağır davranmak.

Halt : Topallamak. Kesmek. Tökezlemek. Aksamak. Tereddüd etmek. Bocalamak. Durma. Durdurmak. Duruş.

Hole : Yuvasına girmek. Deliğe girmek. Deşik. Coğrafya, fizik alanlarında kullanılır. Hücre. Kazmak. Köşesine çekilmek. Deliğe sokmak. Delmek. Bir yarıiletkenin buzsul örgüsünde bir eksicik yerinin boş kalması; örgüden başka eksiliklerin; buyeri doldurması bir akım oluşmasına eşdeğerdir.

Halts : Bocalamak. Tereddüt etmek. Kesmek. Durmak. Topallamak. Tökezlemek. Durdurmak. Tereddüd etmek. Aksamak.

 

Yawed : Tereddüd etmek. Rotadan çıkmak. Rotadan çıkmış. Rotadan sapmış.

Lurched synonyms : scorched, ambling, cleft stick, lurches, pitch, shimmied, shake oneself, shimmies, saunter, amble, yaw, impasse, halted, dangles, dilly dally, dally, dilly dallying, dillydallied, fling out, falters, dodders, dilemma, dawdles, pitched, be slung from, dawdle along, dawdle, careen, lurch, lamentableness, reeled, careening, impasses.

Lurched zıt anlamlı kelimeler, Lurched kelime anlamı

Ride : Üst üste binmek. Yüzmek. Sürüklenmek. Geçmek (yol). Karara bağlanmamış olmak. Kafa bulmak. Süzülmek. Binmek (at veya bisiklet). Kullanmak. Arabaya binmek (sürmeden).

Wet : Kurumamış boya. Islanmak. İşemek. İçki yasağı karşıtı. Yağmurlu hava. İçki. -e işemek. Martavalcı. Nem. Islamak.