Müdür nedir, Müdür ne demek

Müdür; kökeni arapça dilinden gelmektedir.

"Müdür" ile ilgili cümleler

  • "Yazı işleri müdürleri böyle öyküler istiyorlar." - N. Cumalı
  • "Bir süre sonra müdürle iki öğretmenin ayrı ayrı yerlere sürüldüklerini öğrendim." - E. Bener

Müdür kısaca anlamı, tanımı:

Müdür muavini : Müdür yardımcısı.

Müdür yardımcısı : Müdürün işlerine yardım eden, yokluğunda yetkileri üzerine alıp işleri yöneten kimse, müdür muavini.

Başmüdür : En üst düzeydeki müdür.

Genel müdür : Bir kurum veya kuruluşta yönetimin en üst düzeydeki sorumlusu.

Umum müdür : Genel müdür.

Eczacı mesul müdürü : Geçici süre için yasal olarak bir serbest eczacının sorumluluğunu üstlenen kimse.

Gemi müdürü : Geminin yolculuğa hazır hâle gelmesi için gerekli donanımları sağlayarak işleri düzenleyen kimse.

Nahiye müdürü : Bucaktaki en üst görevli.

Telaşe müdürü : Çok telaşlı veya çevresini telaşa veren kimse, telaşe nazırı.

Müdür yardımcılığı : Müdür yardımcısının yaptığı iş.

Müdüriyet : Müdürlük.

Müdürlük : Yönetmenlik, direktörlük, müdüriyet. Yönetmenin, müdürün görevi veya yeri, müdüriyet.

Müdürlük etmek : Yönetici olarak çalışmak.

Genel müdürlük : Genel müdürün bulunduğu bina. Genel müdürün yetkisi ve makamı. Genel müdür olma durumu.

 

Umum müdürlük : Genel müdürlük.

İdare : Yönetme, yönetim, çekip çevirme. Yetinme. Hoş görme, göz yumma. Tutum. Bir kurumun işlerini yürüten kurul. Bir kurum veya kuruluşun yönetildiği yer veya makam. İdare kandili veya lambası. Ülke işlerinin yürütülmesi, kamuya ilişkin hizmetlerin bütünü.

Başöğretmen : İlkokullarda yönetimden sorumlu olan öğretmen, müdür, başmuallim.

Yönetmen : Bir kuruluşu yönetme yetkisi olan kimse, müdür, direktör. Tiyatro ve sinema oyunlarında oyuncuların rollerini dağıtıp oyunu düzenleyen, metin, yorum, dekor, müzik vb. ögeler arasında birlik sağlamaya çalışan kimse, rejisör. Bir televizyon programını hazırlayan görevliler arasında eş güdümü sağlayan, onları belli konularda görevlendiren, yayın malzemelerini değerlendiren ve yayının görsel sorumluluğunu üstlenen kişi.

Direktör : Yönetmen.

Müdür ile ilgili Cümleler

  • Müdür mezun olan öğrencilerin her biri ile tokalaştı.
  • Müdür bey mektup yazmakta.
  • Müdür emekli olduktan sonra Mustafa kuruluşun başına tayin edildi.
  • Jale'yi müdürle tanıştırmak zorundayım.
  • Müdür aradı ve bugün okulda olmadığını söyledi.
  • Müdür masaya vurarak adamı azarladı.
  • Ali yeni müdürü etkilemeye çalışıyor gibi görünüyor.
  • Müdür beklediğim net cevabı verdi.
  • Öğretmen okul müdürü ile birlikte.
  • Müdür kim?
  • Bu eylem Tom'un mahkumların geri kalanı için bir tehdit olduğu konusunda cezaevi müdürünü ikna etti.
  • Okul müdürü Tom'u iki gün uzaklaştırdı.
  • Bu okulun yeni bir müdüre ihtiyacı var.
  • Ali sorumlu yayın müdürü oldu.
 

Diğer dillerde Müdür anlamı nedir?

İngilizce'de Müdür ne demek? : n. manager, director, administrator, supervisor, head, gaffer, guv, guvnor, intendant, vice president; clerk, bureaucrat

v. interrogative used to ask yes/no questions changing the sentence from statement into a question (i.e. Murat geldi mi?)

v. interrogative used to ask yes/no questions changing the sentence from statement into a question (i.e. Murat, dergiyi okudun mu?)

Fransızca'da Müdür : directeur [la], gérant/e [le][la]

Almanca'da Müdür : n. Administrator, Direktor, Intendant, Leiter

Rusça'da Müdür : n. заведующий (M), управляющий (M), начальник (M), директор (M), администратор (M), управитель (M)

adj. директорский